bugün

"Borcu bir gecede sıfırlarım"

Futbol Federasyonu Başkanlığı'ndan ayrıldıktan sonra adı Galatasaray'ımızın Başkan adayları arasında geçen Haluk Ulusoy Bugün gazetesinden Rıfkı Soysal'a gündeme bomba gibi düşecek çarpıcı açıklamalar yaptı. Galatasaray'ın Avrupa'nın sayılı kulüpleri arasında yer aldığını belirten Ulusoy, kulübün 220 milyon YTL yi aşan borcunun kendisini korkutmadığını da belirterek, bu paranın 24 saatte karşılanabileceğini söyledi.

"iLAÇ BENiM"

Gerekli kaynaklarının hazır olduğunu belirten Haluk Ulusoy, "24 saat dememin sebebi bankalar arasındaki işlemleri düzenlemek, yoksa bu parayı hemen ortaya koyacak kaynaklara sahibim" dedi. Şahsi servetinin bir bölümünü Sarı Kırmızılı kulüp için harcamaktan asla çekinmeyeceğini dile getiren Ulusoy, "Galatasaray'ın ilacı benim. En iyi çıkış yolunu biliyorum" sözleriyle iddiasını ortaya koydu.

"SEÇiM PAZARLIĞI YAPMAM"

Ulusoy bu sözlerine rağmen başkan adayı olarak ortaya çıkma düşüncesinde değil. G.Saray'da başkan olmanın kuralları olduğunu ve özellikle kulübün duayenleri ile seçim pazarlıklarına girmeyeceğini ısrarla vurgulayan Haluk Ulusoy, "Benim arkamda milyonlarca Galatasaray taraftarı var. Onların ne ihtiyacı varsa yerine getiririm. Şu unutulmamalı: Galatasaray taraftarı için var" dedi.

"AZiZ YILDIRIM'LA BEN BAŞA ÇIKARIM"

Haluk Ulusoy, Türk futbolunda oluşan yeni tabloyu da Galatasaray adına umut verici bulmuyor. "Federasyon Başkanı olduğumda o kapıdan içeri girerken üzerimdeki formayı bıraktım ve Milli Takım forması giydim. Kimsenin de etkisi altında kalmadım. Bunu her zaman yaparım" diyen Haluk Ulusoy bugünkü Futbol Federasyonu üzerinde Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım'ın büyük etkisinin bulunduğuna dikkat çekti. Ulusoy, ''Özellikle Aziz Yıldırım Federasyona kendisine yakın isimlerin girmesi için çok çalıştı'' dedi.

"YÖNETiMiN ELi MAHKUM"

Galatasaray yönetiminin özellikle yeni stat konusu nedeniyle elinin kolunun bağlı olduğuna dikkat çeken Ulusoy, "Mevcut Galatasaray yönetimi bu şartlarda, bu kafayla kulübün haklarını koruma şansına sahip değil. Oysa oyunu kurallarına göre oynamak gerekiyor. Bugün Federasyon'da ve alt kurullarda Fenerbahçe'nin dediği oluyor. Konya'da yaşananlar ortada. Aziz Yıldırım ile ancak ben başa çıkabilirim. Galatasaray'ın ve diğer kulüplerin haklarının yenmemesi için savaşırım" diye konuştu.

"CANAYDIN VE POLAT'LA YARIŞA GiRMEM"

"Ben çok iyi bir Galatasaraylıyım ve de her türlü yardıma hazırım" diyen Haluk Ulusoy, başkanlık konusunda çok başarılı olacağına inanmasına rağmen yine de uygun şartların oluşmaması halinde seçime girmeyi düşünmüyor. Bunun başlıca sebebi ise Başkan Özhan Canaydın ve yardımcısı Adnan Polat'a duyduğu sevgi, saygı.

"OYUM ONLARIN OLACAK"

Canaydın'ın veya Polat'ın aday olarak gireceği bir seçime girmeyeceğini açık yüreklilikle ifade eden Ulusoy bu konuda şunları söylüyor: "Canaydın ya da Polat'la bu tür bir yarışın içinde olmam. Bu onlara sırt çevirmek olur. Adnan Polat benim aile dostum. Eğer adaylığından vazgeçmezse seçimde benim, eşimin ve benden daha fanatik bir Galatasaraylı olan oğlumun oyu onun olacak."

"GALATASARAY KENDiNE YAKIŞANI SEÇER"

Haluk Ulusoy, Galatasaray’ın adına yaraşır bir şekilde yeni başkanını seçeceğine olan inancını da dile getirdi ve “Başkanlık için kulis yapıyor değilim. Sözlerim böyle anlaşılmasın. Küçük hesaplar içinde olmadım, olmayacağım da. Pazarlıkların içinde yer almak bana yakışmaz” dedi.

Ulusoy, 2000 yılında kazanılan UEFA Kupası ve Süper Kupa'dan yeterince yararlanılamadığını düşünüyor. "Galatasaray milenyum şampiyonu. Böyle bir unvan ancak binyılda bir kazanılır" diyen Ulusoy, "Yöneticilerin de kulübün büyüklüğünün farkında olmaları gerekiyor" şeklinde konuştu. Kulübün transferde zorlanmasına anlam veremediğini de belirten Ulusoy sözlerini şöyle noktaladı:

"KiMi iSTERSEM ALIRIM"

"Galatasaray gibi büyük bir kulübün, milenyum şampiyonunun transfer edemeyeceği oyuncu olamaz. Yerli ya da yabancı, Hamit Altıntop'tan, Yıldıray'a, Ronaldinho'ya kadar alamayacağım hiçbir futbolcu yok. Galatasaray'ın bütçesi küçük rakamlarda kalmamalı. 100 milyon dolarlık transferler kimseyi korkutmamalı. Ben o kaynaklara sahibim. Kimi istersem de alırım."
dinsizin hakkından imansız gelir diye düşünürsek güzel bi gelişme.
daha önce bu görevi senelerce yaptığından çokta fazla bir değişiklik getirmeyecek olgudur.
hak ettiği yeri bularak varlığına son verecek girişim..
derhal, acilen yeni oyuncağını eline almak isteyen şahsın isteği.
yıllardır dışardan idare ettiği galatasaray'ı artık içerden idare etmek istediği için gerçekleşmiş hadisedir. ha adnan polat onu seçimde yer mi? çatır çatır yer.
şekip mosturoğlunun federasyondaki görevini bırakıp fenerbahçe ikinci başkanı olması kadar doğal olan durum.
ropörtajda açıkça aday olmayacağından bahseden, buna gerekçe olarak da adnan polat ve özhan canaydın'a rakip olmayacağını dile getiren haluk ulusoy'un, sanki aday olmuşca lanse edilmesidir..

yahu okumanız yok mu?

olduğunu varsayıyorum;

--spoiler--
CANAYDIN VE POLAT'LA YARIŞA GiRMEM"

"Ben çok iyi bir Galatasaraylıyım ve de her türlü yardıma hazırım" diyen Haluk Ulusoy, başkanlık konusunda çok başarılı olacağına inanmasına rağmen yine de uygun şartların oluşmaması halinde seçime girmeyi düşünmüyor. Bunun başlıca sebebi ise Başkan Özhan Canaydın ve yardımcısı Adnan Polat'a duyduğu sevgi, saygı.
--spoiler--
eğer haber gerçekse ve ulusoy aday olacaksa, kongreye tek aday olarak girmelidir.

(bkz: aziz kaç haluk geri geldi)
başkan adayı olursa galatasaray lisecilerinin büyük bir ihtimalle içine sindiremeyeceği kişidir. fakat bence kendisi başkan olursa galatasaray için çok büyük faydaları olur. bunun nedeni müthiş bir tecrübeye sahip olması ve arkasının, cebinin güçlü olmasıdır ama seçilebilir mi zannetmem.
kazanması halinde fenerbahçe ile olan rekabet ve gerilimi birkaç adım ileri taşıyacak adaylıktır. futbol federasyonu gibi bir kurumun başkanlığında adı şaibelere karışmış birinin galatasaray'da yapabileceklerini tahayyül bile edemiyorum. peki ister miyim galatasaray'a başkan olmasını? kesinlikle, tüm kalbimle isterim. bir kere büyük bir kulübün başkanının her yönüyle kuvvetli biri olması gerekir. her türlü bağlantısı olmalı. zaten futbol turnuvalarının hangisinde şaibe yok ki? avrupalı kulüplerle boy ölçüşebilmemizin tek yolu bu kapasitede başkanlara sahip olmamızdır. mesela aziz yıldırım, çok takdir ettiğim bir başkan. çünkü haluk ulusoy için saydığımız özelliklerin hepsine sahip. ha, henüz çok büyük bir başarısı yok. ama sabredilirse yakındır.
kazanması halinde yıllardır perde arkasından yürüttüğü görevine dönecektir, bunda abartılacak bi durum yok ki !
galatasaray'ın nasıl 4 sene üst,üste şampiyon olduğunun açık ve net ifadesini simgeleyen adaylıktır.

(bkz: zoruna gidenin borusuna gitsin)
kazanması söz konusu değildir.
bu olayı takiben fatih altaylı'nın da galatasaray teknik direktörlüğüne getirilmesi...sonra fatih altaylı'nın ''yahu beni siz gene başkan yardımcısı yapın en iyisi...teknik direktörlüğü murat bardakçı'ya bırakın'' şeklinde duruma karşı çıkması..