bugün
- icardi1905 silik olsun kampanyası21
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey9
- sözlük kızlarının ayakkabıları14
- akp seçmeni16
- online olup entry girmeyen yazarlar9
- bebek kokusu10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı10
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler12
- arda güler10
- karınıza range rover alır mısınız18
- ekşi sözlük9
- şu anda çalan şarkı9
- susmayan durmayan israile gemi ticareti10
- icardi190510
- ali erbaş11
- anın görüntüsü17
- bülent uygun15
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır10
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar10
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu21
- güzel kızların size abi demeye başlaması12
- sözlük yazarlarının pankekleri14
- çirkin erkeği yakışıklı gösterecek şeyler10
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü23
- ismail kartal12
- sivasspor'a verilen penaltı27
- sinemaların batma aşamasına gelmesi22
- patiswiss17
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı14
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi19
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı31
- trollerin karışması8
- fenerbahçe12
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- stanleywhite10
- junkman8
- siklememenin getirdiği huzur9
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington13
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
istanbul'da bir tersane. fatih sultan mehmet zamanında yapılmıştır. üç kuru havuzu vardır. önce askeri amaçlarla kullanılmıştır. çeşitli dönemlerde yapılan genişletme ve modernleştirme çalışmalarıyla kapasitesi artırılan ve geliştirilen tersanenin alanı 75000 m2'dir ve 457 m uzunluğunda bir rıhtımı vardır.
"550 yıllık tarihi ve aktif bir tersanenin sıradan bir müze düzeyine indirgenmek yerine yaşayan bir tarihsel üretim tesisi olarak gelecek nesillere aktarılmasına da vesile olacaktır. haliç tersanesi cari değeri 70 milyon, ikame değeri 200 milyon doların üzerinde olup 800 kişiye doğrudan, 4 bin kişiye dolaylı iş imkânı yaratabilecek kapasitededir. ayrıca geçmişte değişik yolcu gemilerini başarıyla inşa etmiş ve şu an boş bekletilen camialtı tersanesi'nin tezgâhları, kızakları ve atölyeleri böyle projeler için kolayca ve kısa sürede tekrar işler hale getirilebileceği de dikkate alınmalıdır."
(bkz: metin koncavar)
(bkz: metin koncavar)
unkapanı köprüsünden beyoğluna doğru giderken solda bulunan tersanedir.
Fatih Sultan Mehmet tarafından 1455 yılında kurulmuştur.
"Tersane-i mire günümüzde Haliç Tersaneleri adıyla anılmaktadır.
Beyoğlu ilçesi, 916 Ada, 1. Parselde tapuya kayıtlı hepsi tarihi yapıda 3 havuzu, 3 atölye binası, kapı ve çeşmesiyle 550 yıllık sanayi mirası niteliği taşımaktadır."
(bkz: http://halictersanesi.com/)
Fatih Sultan Mehmet tarafından 1455 yılında kurulmuştur.
"Tersane-i mire günümüzde Haliç Tersaneleri adıyla anılmaktadır.
Beyoğlu ilçesi, 916 Ada, 1. Parselde tapuya kayıtlı hepsi tarihi yapıda 3 havuzu, 3 atölye binası, kapı ve çeşmesiyle 550 yıllık sanayi mirası niteliği taşımaktadır."
(bkz: http://halictersanesi.com/)
(bkz: haliç liman projesi)
ilber ortaylının haliç tersanesi ve haliç projesi hakkında yazısı aşağıdadır.
--spoiler--
250 dönümlük arazide iki yat limanı, iki adet lüks otel, bin kişilik cami ve tabii kutsal AVM ile lütfen bir park yapılacakmış.
Osmanlı ile Bizansın bariz bir farkı nedir diye sorsanız, Haliç ve imparatorluğun diğer yerlerindeki tersaneler diyebiliriz. Kuşatma sırasındaki gemicilik problemlerinden olacak ki genç hükümdar II. Mehmedin fetihten sonraki ilk işi büyük bir tersane yaptırmak oldu. Aslında yüzde 90 nüfusu köylü ve göçebe olan imparatorluğun, tersane ve tobhane inşasının ulaştığı sayı ve coğrafi dağılım hayrete şayandır. Galiba gemiciliği, son asırlarında italyanlarla rekabet edemeyecek Bizanstan Osmanlının teknik yönden farkı buydu. Fatihten sonra II. Bayezid ve hiç deniz seferi yapmayan Yavuz Sultan Selim Han ve sonra Kaptanıderya Piyale Paşa ve Sokullu Mehmet Paşa, Haliç tersanelerini kudretli Venedik Cumhuriyetinin arsenaliyle rekabet içinde genişlettiler, teknikleri yenilettiler.
Âdet olduğu üzere projenin ilanı söz konusu değil
Bundan 3.5 yıl önce Denizcilik Müsteşarlığı ve Profesör idris Bostan dostumuz bu tesislerin
bir müze alanı haline getirileceğini, eski tesislerin restorasyonla teşhire açılacağını açıklamıştı. Doğrusu da budur. Haliç bu kıyı bölgesinin ardındaki klasik Kasımpaşa mahallesi
ve Beyoğlu için de hem bir kültürel alan hem de bir gezi yeri olacaktır.
Ne var ki şimdi işler değişti. Her şey olacağına varıyor. Gördükleri yere otel ve çarşı yapmaya meraklı adamlar 250 dönümlük araziyi 2 Temmuzda ihaleye çıkarıyorlarmış. iki yat limanı, 400er odalık iki adet lüks otel, bin kişilik cami ve tabii ki kutsal AVM ve lütfen bir park yapılacakmış. Parkın ne kadar yer tutacağını ve nereye kapatılacağını bilemeyiz. Osmanlıdan kalma kaç lengerhane, kaç havuz, ne kadar tezgah elde kalır, ne kadarı gider onu da bilemiyorum. Âdet olduğu üzere bu gibi tesislerin projesinin ilanı söz konusu değildir. Kasaba zihniyeti Osmanlının muhteşem tersanesini ve alanını kendinin açık tasarrufunda zannediyor. Hiç değilse yapılacak binaları; yanıbaşlarındaki Sokullunun bina ettirdiği ve büyük Sinanın tasarlayıp inşa ettiği Azaphane Camiini ve arkadaki Piyale Paşayı gölgelemeyecek ve karşıdaki muhteşem camilerle arsızca boy sırası rekabetin kalkışmayacak binalar gibi düşünseler.
Konu üzerinde ileride daha çok tartışacağız, tabii yapılacak işler hasbice açıklandığı takdirde... Hepimiz gibi bu dünyadan gelip geçecek insanlar Türk milletinin dedelerinin yarattığı ve torunlarına ait eserlere karşı daha saygılı olmalılar.
--spoiler--
ilber ortaylının haliç tersanesi ve haliç projesi hakkında yazısı aşağıdadır.
--spoiler--
250 dönümlük arazide iki yat limanı, iki adet lüks otel, bin kişilik cami ve tabii kutsal AVM ile lütfen bir park yapılacakmış.
Osmanlı ile Bizansın bariz bir farkı nedir diye sorsanız, Haliç ve imparatorluğun diğer yerlerindeki tersaneler diyebiliriz. Kuşatma sırasındaki gemicilik problemlerinden olacak ki genç hükümdar II. Mehmedin fetihten sonraki ilk işi büyük bir tersane yaptırmak oldu. Aslında yüzde 90 nüfusu köylü ve göçebe olan imparatorluğun, tersane ve tobhane inşasının ulaştığı sayı ve coğrafi dağılım hayrete şayandır. Galiba gemiciliği, son asırlarında italyanlarla rekabet edemeyecek Bizanstan Osmanlının teknik yönden farkı buydu. Fatihten sonra II. Bayezid ve hiç deniz seferi yapmayan Yavuz Sultan Selim Han ve sonra Kaptanıderya Piyale Paşa ve Sokullu Mehmet Paşa, Haliç tersanelerini kudretli Venedik Cumhuriyetinin arsenaliyle rekabet içinde genişlettiler, teknikleri yenilettiler.
Âdet olduğu üzere projenin ilanı söz konusu değil
Bundan 3.5 yıl önce Denizcilik Müsteşarlığı ve Profesör idris Bostan dostumuz bu tesislerin
bir müze alanı haline getirileceğini, eski tesislerin restorasyonla teşhire açılacağını açıklamıştı. Doğrusu da budur. Haliç bu kıyı bölgesinin ardındaki klasik Kasımpaşa mahallesi
ve Beyoğlu için de hem bir kültürel alan hem de bir gezi yeri olacaktır.
Ne var ki şimdi işler değişti. Her şey olacağına varıyor. Gördükleri yere otel ve çarşı yapmaya meraklı adamlar 250 dönümlük araziyi 2 Temmuzda ihaleye çıkarıyorlarmış. iki yat limanı, 400er odalık iki adet lüks otel, bin kişilik cami ve tabii ki kutsal AVM ve lütfen bir park yapılacakmış. Parkın ne kadar yer tutacağını ve nereye kapatılacağını bilemeyiz. Osmanlıdan kalma kaç lengerhane, kaç havuz, ne kadar tezgah elde kalır, ne kadarı gider onu da bilemiyorum. Âdet olduğu üzere bu gibi tesislerin projesinin ilanı söz konusu değildir. Kasaba zihniyeti Osmanlının muhteşem tersanesini ve alanını kendinin açık tasarrufunda zannediyor. Hiç değilse yapılacak binaları; yanıbaşlarındaki Sokullunun bina ettirdiği ve büyük Sinanın tasarlayıp inşa ettiği Azaphane Camiini ve arkadaki Piyale Paşayı gölgelemeyecek ve karşıdaki muhteşem camilerle arsızca boy sırası rekabetin kalkışmayacak binalar gibi düşünseler.
Konu üzerinde ileride daha çok tartışacağız, tabii yapılacak işler hasbice açıklandığı takdirde... Hepimiz gibi bu dünyadan gelip geçecek insanlar Türk milletinin dedelerinin yarattığı ve torunlarına ait eserlere karşı daha saygılı olmalılar.
--spoiler--
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar