bugün

söz konusu bahanenin özellikle halkın belirli bir kesimi tarafından her fırsatta dile getirildiği ve münferit hadiselerin genelleştirildiği görülmektedir. insanların büyük çoğunluğunun çeşitli dünyevi hırs ve çıkarlar sebebiyle dini kurallara aykırı davranışlar sergilediklerini görmek mümkündür.
Bu davranışlardan herhangi birini sergileyen kişi dindar ya da çevresi tarafından dindar algılanan biri de olabilmektedir. Ancak insanların çok basit bir şeyi gözden kaçırdıklarını ya da gözden kaçırmalarının işlerine geldiğini görmek zor değildir. Yapılan hata ya da işlenen suç kendi başına hata ve suçtur. Kimin tarafından yapılıp yapılmadığı ancak ikinci üçüncü dereceden önemli olabilir. Dindar olan ya da o şekilde algılanan bir kişinin işlediği suç da herkes gibi kendisini bağlar. Çünkü bu suçu işlemesinin sebebi dini inancı değil, kendisidir. inandığı pek çok şeyi uygulamayan sayısız insan vardır hayatta.
Örneğin dini kabul etmeyen biri de yalan söylemenin, hırsızlık yapmanın kötü olduğunu kabul eder. Bunlardan birini yapması ise kabulüne aykırı davrandığının göstergesidir. Ancak gerçek, gerçek olmaya devam eder. Yani kişilerin gerçeğe aykırı davranışı gerçeği değiştirmez.

Dindar insanlardan ahlak dışı davranışların beklenmemesi gayet doğaldır. Ancak burada önemli olan kişilerin olaylar karşısındaki algılarında samimi olup olmadıklarıdır. insanlar işledikleri bir suç karşısında kendilerini temize çıkarmak için dindarların ya da dindar geçinenlerin de benzer şeyler yaptıklarını söyleyebilir. Ya da dine inanmak istemediği için özellikle kötü örnekleri seçip bu örnekler üzerinden dine ve tüm dindarlara iftirada bulunmak da istiyor olabilir. Bu gibi kişilerin samimi ve vicdan sahibi olmadıkları açıktır. Bununla birlikte dindar kişilerin de hatalar yapıyor olmalarını delil getiren kişilerin bu durumun kendi üzerlerindeki sorumluluğu kaldırmayacağını ya da yüklerini hafifletmeyeceğini bilmeleri gerekir.
Özellikle ülkemizde 70'li ve 80'li yıllarda çekilen Türk filmlerinin önemli bir kısmında en fazla işlenen temalardan biri "üçkağıtçı hacı hoca" temasıdır. Ne hikmetse söz konusu filmlerin hiçbirinde samimi bir Müslüman karakter ile karşılaşmanız mümkün değildir. Kötü ve bağnaz dindar örneklerinden hareketle dinin ve dindarların aslında ne kadar geri kafalı ve çağ dışı olduğu mesajı verilmeye çalışılır. Nerede bir hile hurda, nerede bir ahlaksızlık varsa altından hep dindar görünümlü birini çıkartırlar. Neredeyse birkaç neslin dine karşı önyargı ile yaklaşarak dinden uzak durmasının ardındaki önemli etkilerden biri de kasıtlı olarak yapılan söz konusu bu zihin inşasıdır. bunu bir çok şeyde görmek mümkündür, bilgisayar oyunlarında, kullanılan haritalarda islam/teror" olgusu hiç eksik olmaz.

Din, daha ziyade insanların manevi dünyalarına hitap eden yönüyle kötü niyetli insanların elinde yanlış yorumlanmaya maruz bırakılabilir. Kimi kişiler din üzerinden siyaset yapabilir ya da ekonomik çıkarlar gözeterek insanları aldatabilirler.
Ancak şüphesiz bu konularda paranoyak olmak değil; dikkat li olmak gerekir. Çünkü bu gibi durumlar dinin kendisinden değil kötü niyetli insanlardan kaynaklanır. Bu gibi olumsuz durumlar ile karşılaşmamanın en etkili yolu ise insanların dinlerini bizzat kaynağından öğrenip günlük yaşamlarına yansıtmalarıdır. Koşulsuz güvenilip bağlanılacak tek söz yalnızca ilahi kelam olan Kur'an'dır. Bu yüzden dini konulardaki iddia ve öğretiler kabul edilmeden önce mutlaka Kur'an süzgecinden geçirilmelidir. Allah'a iman, insanın tüm yaşamını olumlu yönde etkilemelidir. Eğer etkilemiyorsa ya kişide ya da kişinin imanında bir sorun var demektir. Din "hacının hocanın" ya da herhangi başka bir kişi ve kurumun tekelinde değildir. insanlık için indirilmiştir. Dolayısıyla bahanelerin ardına sığınmayı bırakarak kötü örnekleri değil, iyi örnekleri dikkate almak ve herkesin kendi hesabına dinini doğru bir şekilde öğrenerek yaşaması gerekir.
ateistten alevinden korkmayan yazar beyanı. bunların hakkında yazsana birazda göreyim o nazik poponu.
son derece doğru önermedir sayın totoşlar.

şu fani dünyada ne türlü pislik varsa, ne tür bir sinsilik çakallık varsa bunun genel yaratıcıları, din, iman, allah kitap diye ortada gezinen örümcek kafalı, karanlık beyinli, ahlaksız kitapsız dinci bezirganlardır.

hırsızlık bunlarda, sübyancılık bunlarda, gıybet bunlarda... ne tür bir pisliksiniz mına koduğum totoşları ya..
hacıdan hocadan korkacaksın, bir de karanlık geceden deyişi bir önermenin ötesinde din kisvesine bürünen içi ayrı dışı ayrı zevat için mükemmel açıklayıcı niteliktedir.
güncel Önemli Başlıklar