hacca gitmek yerine afrika ya aş göndermek

insanların dini sorumluluklarından biri olan hacca gitmek yerine afrika'daki açlara yiyecek göndermesi seçimidir. *

gayet mantıklı önerme. özellikle bu dört-beş kez gidenleri hiç anlamıyorum.

18 mart çanakkale şehitlerini anma etkinliklerinde, geziler düzenleyip çanakkale'ye gitmek yerine, her öğrenciye çanakkale ile ilgili şiir yazdırmak gibi bir şeydir.

ikiside güzel bir olaydır. fakat yerleri farklıdır. çanakkale'yi yerinde görmek var, okulda ders olarak işlemek var.

bu başlıkta ise kavramlar karıştırılmış.
"lahmacun yerine dişmacunu aldım" demek gibi bir şey anlayacağınız..

olmayacak bir önermedir. çünkü kimse görmez, birilerinin görmesi lazım. reklam olması lazım, gösterişi severiz millet olarak.

yapana kralsın!! denilmesi gereken hareket.

(bkz: bir tatil beldesi olarak mekke)

(bkz: hacca da giderim kariyer de)

hacca gitmeyi turistik gezi haline getirmiş birey için mantıklı bir önermedir. tamam bir kere gittin dini vazifeni yerine getirdin kurbanını kestin çöle fırlattın umarsızca. buraya kadar herşey normal. be adam madem defalarca hacca gidecek kadar maddi olanağın var neden dünyadaki açları doyurmuyorsun. her sene hacca giderek sevaplarını kombo mu yapıyorsun anlamadım ki? hacı olduktan sonra hacı mertebesini çeşitli çılgınca günahlar işleyerek kaybettiysen ve sana hacı denmesine alışmışsan o zamanda birşey diyemem sana, git her sene hacılık mertebeni tazele. ne derler sizde; Allah bildiği gibi yapsın.

ne vardır inanların dininde, 'komşun açken sen tok gezme'. al sana o zaman dini bir dayanak. komşun illede kapı komşun müzeyyen abla mı olacak, al sana afrika insanları.

okula gitmek yerine köprüde ayakkabı boyamakla eşdeğer eylem
edit: var mı bilader bir tarafı yiyen ?

allah katında da aç bir insanı doyurmak daha önemli olsa gerek.

öncelikle elde var bir; iyilik göreceli bir kavramdır, özneldir.

ikincil olarak islamiyet; diğer ana akım dinler gibi iyiliğin bir bedel karşılığı yapıldığı bir sistematiktir. mantığı gayet basittir 'benim hakimiyetimi kabul et sonra benim emrettiğim şekilde iyi ol.' misalen hayatı boyunca karınca incitmemiş insan eğer ki islamiyet'i tercih etmemişse cehenneme gider. lakin 30 çocuğun ırzına geçip gırtlaklarını kesip kanlarını içmiş bir insan müslüman ise azıcık ısıtıldıktan sonra cennete gider.

islamiyet'in fayda zarar analizi bu şekildedir. bir müslümanın iyi olmaktan önce yerine getirmesi gereken kurallar(farzlar) mevcuttur.

bu kuralların sebebi de toplumu oluşturan bireylerin hakimiyet alanlarının gönüllü şekilde otoritelerin eline geçmesidir.

bütün bu hakimiyet ve kanun koyuculuk kavgası içinde bir müslümandan fayda beklemeden kendi vicdanı için iyilik yapmasını beklemek(haccı boşver fakirlere yardım et örneğindeki gibi.) naifliktir.

zaten müslümanların bu şekilde yetiştirilme sebebi halihazırda bizzat budur.

kendilerine fazla yüklenmeye hacet yok. çocuklarını kurtaracağız ancak, kendileri için yeterince geç. bunu ispatlamamı mı istiyorsunuz?

geri zekalılığın lüzumu yok, bu başlık dahilinde yazılanları okuyun. kafi gelecektir.

(bkz: ikamede mantıksızlık)

(bkz: o bize yetir)

alakasız önerme, hac yapılması tabi belli bir maddi dayanağın varsa gerçekleştirilen bi vazifedir değil mi ? peki "hacı" olmanın getirileri arasında, bu yılda ramazana denk geldi espirisi yapan andavalları es geçerek kurban desem peki bu kadar hacı'nın kesilen milyon kurbanı'nın fakir ülkelere dağaldığı gerçeği pas geçilerek söylenmiş amele söylemi...

baba bu gün içelim mi? eti siz alın rakı benden dedikten sonra abbas rakı alan andaval cümlesi

islam dininde sadaka, fitre, zekat gibi bir sürü hümanist emirler, öneriler vardır. kimse kimseye hacca git ama afreikadaki fakirlere yardım etme demiyor.

merak ediyorum hıristiyanlarda da oluyor mu bu tarışmalar. bilinen şu ki onlarda da hac kavramı var.

afrikayı kalkındırmayı hayatının amacı bellemiş yeni yetme solcu cümlesi, tamam ulan tamam bildiğin tek fakir ama o ama bide o adamları düşün...

- al oğlum para
- afrika...

hac ibadetinin ilki farzdır. yerine hiçbir şey ikame edilemez. bu namaz kılmak yerine yetim doyuruyorum, oruç tutmak yerine yaşlılara yardım ediyorum manasında bir söz olur. tamam yaptığın iyilik için sevabını alırsın ama bu yerine getirmediğin sorumluluktan kurtarmaz seni. ayrıca islam alimleri de zaten zorunlu hac ibadetini yapmışsan umre hacı yerine fakire fukaraya yardımın daha makbul olacağını belirtmişlerdir. yani düşünce bu yöndeyse doğru bir önerme islam da destekliyor zaten bunu ama yok farz olan hac ibadeti yerine yapıyorum dersen yerine olmuyor işte. islam inancını referans alarak konuşursak farz ibadetini yapmadığının cezasını çekersin, yaptığın iyiliğin de mükafatını görürsün.
not: ayrıca neden afrika'ya gönderdiklerini de anlamadım. kendi memleketlerinde aç mı bitmiş? zekatta da, kurbanda da uygulanan bir kural var: ilk önce dairenin en içinden başlayacaksın. senin ailende aç varken zekatı kurbanı komşuna vermen caiz değil, komşun dururken mahalle dışına çıkmak olmaz, kendi ilin dururken diğer il olmaz. kaldı ki taa ebesinin nikahı afrika. oraya gelene kadar doyurmanız gereken daha çok insan var güzel kardeşim.

birden fazla hacca gidenlerin ve daha da gidebilecek potansiyelleri olanların hacca gitmek yerine bunu yapmasının kat kat daha sevap olacak olan durum.

tanrıtanımaz bir insan olarak diyebileceğim tek bir şey var ki; sana ne! ha birisi afrikadaki aç insanlara aş göndererek vicdanını temizlemiş; ha birisi, belki çift basamaklı sayılarda hacca giderek sonsuz refah ve huzuru elde edebileceği rüyasına kanmış.

sana ne?!! sen önce kendi kapının önünde ki çöpü süpür, sonra yan komşununkinini süpürmeye yardım et, sonra karşı komşununkini, sonra ...

birden sonraki gidişler kişinin nefsi ile ilgilidir. ilk gittiğinde ibadetin yanı sıra büyük keyif almıştır ve aynı tadı tekrar yaşamak istemektedir. birden fazlası için belki olabilir ama hac imkanı olan müslümanların ikame edilmeksizin yapması gereken ibadettir.

bu tür önermeleri direk anlamıyla algılamak safça bir yaklaşımdır. asıl mesele başkadır; özüne inmek ve ne denmek istendiğini kavramaya çalışmak mantıklı olandır.

sırası karıştırılmaması gereken 2 eylemdir. öncelikle imkan varsa hacca gidilmeli, sonra hala imkan varsa afrika' ya aş gönderilmelidir.

Amaç dinimizi bir kenara bırakıp açları doyurmaksa kişinin tercihidir.Ama sevap umuduyla farz bırakılmaz.Bu aynen namazla vaktimizi boşa harcamaktansa çalışıp para kazanıp insanlara faydalı olalım demeye benzer.ikisini birden yapana helal olsun denir.Sadece ibadet edip hayır yapmıyanada şunu okuması tavsiye edilir.''Allah Firavundan kaçan yahudilere açlıktan ve susuzluktan ölmek üzerelerken çölün ortasından on iki pınar fışkırttı,gökten kudret helvası ve bıldırcın eti gönderdi yahudiler bunlara şükredeceklerine menüyü beğenmediler allahın eli sıkı diyerek allahı cimri olmakla suçladılar,Allahta cennete giremesinler diye onlara elleri bağlanasıcalar diyerek beddua etti, Allahın bedduası ne kötüdür,Yahudiler bundan dolayı hep zengin ama cimridirler.Fakir ve açlara yardım etmedikleri içinde cennete giremiyeceklerdir.''vermenin ne kadar önemli olduğunu Allahın bedduası ile anlıyoruz.Allah hepimize yetecek kadar rızık gönderiyor ama bazıları allahın rahmetini gaspedip fakirlere vermek istemiyor günah işliyor verende allahın rızkını yeryüzünde dağıtan vekili olup cenneti kazanıyor,allah cömertleri sever cimrileri sevmez .