bugün

halksa kal'am onu kal'a kılan benim.
Ölüyoruz, demek ki yaşanılacak.
Uykulardayım muazzam uykularda. Bu arada yüzyüzeyken konuşuruzu da severek dinliyorum
Alanlara , çok bilenmiş yüreğim alanlara..
Dilce susup
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak
rahma çağdaş terimlerle yanaşmak için
bana deha değil
belgeler gerekli
kanıtlar, ifadeler, resmi mühür ve imza...
Duaların yerini hayaller aldığından beri zarardayız.
...kazandım nefretini fahişelerin lanet ediyor bana bakireler de.
yaşamak, bizimçün dokunaklı bir şarkı değil ki.

(bkz: yıkılma sakın)
Çanlar sustu ve fakat
binlerce yılın yabancısı bir ses
değdi minarelere:Tanrı uludur Tanrı uludur.
Gülüşüne yağmur damlası çarpsa,
Şiir olur.
Bunu bir ben bilirim,
Bir de gökyüzü.
Bilmek. Bu da ürkütüyor. Gene de biliyorum
Dilce susup bedence konuşulan bir çağda biliyorum kolay anlaşılmayacak.
pek şiir sevmem. şiir konuşulan ortamlarda da "esenlik bildirisi" iyidir derdim. ismet özel'in bildiğim tek şiiri... bu şiirden hareketle özel'in hep tanısam seveceğim insanlardan olduğunu sandım. yüzyüze değil ama tanıdım; sevmedim.
her şey ben yaşarken oldu, bunu bilsin insanlar

ben yaşarken koptu tufan

ben yaşarken yeni baştan yaratıldı kainat

her şeyi gördüm içim rahat

gök yarıldı, çamura can verildi

linç edilmem için artık bütün deliller elde

kazandım nefretini fahişelerin

lanet ediyor bana bakireler de.

sözlerim var köprüleri geçirmez

kimseyi ateşten korumaz kelimelerim

kılıçsızım, saygım kalmadı buğday saplarına

uçtum ama uçuşum

radarlarla izlendi

gayret ettim ve sövdüm

bu da geçti polis kayıtlarına.

-celladıma gülümserken çektirdiğim son resmin arkasındaki satırlar-


çok derin anlamları var bu şiirin

fikirlerini sevmeyebiliriz lakin açıktır ki şairlik dediğimizde nokta olacak adamdır.
kendisini sahsi olarak tanima fırsatım oldu ama yalan soyleyemem siirlerini sevmiyorum.
yazılmamış hayret;

haytanın biriyim ben, bunu bilsin insanlar
ruhumun peşindedir zaptiyeler ve maliye
kara ruhlu der bana görevini aksatmayan kim varsa
laboratuvarda çalışanlara sorarsanız
ruhum sahte
evi nepal'de kalmış
slovakyalı salyangozdur ruhum
murat bardakçı'nın ayar verdiği şair.
Google-->ismet özel şiirleri-->siirantolojisi.com-->amentü...

Bu çaba içine giremedim. Ama buraya yazanların hepsi girdi, neyse.
unutulacak diyorum iyice unutulsun
neden büyük ırmaklardan bile heyecanlıydı
karlı bir gece vakti
dostu uyandırmak.
yürek elbet acıyor esvap değiştirirken
bizden artık akması beklenilen kan da aktı
kovulduk ölümün geniş resimlerinden.
Ölüyoruz, demek ki yaşanılacak...
Simdiiiii tekraaaar ne yapsaam dedirtme yarabbi.
sabaha bir şiir bıraklım.

acının omuzlanışı

Kadını bir gürültüye sapladılar.

Evler tıkırtıydı, tıkırtıydı, tıkırtı

kahkahamın düşürdüğü çiçekleri bulamadılar

fırtınalı bir geceydi çünkü bulamadılar

bombalar, bö sesleri, savaş alaborası…

Yaşamak bir tıkırtıydı, aldırmadılar.

Çocukların düşlerinde bir Markut

bir kurbağa zıplıyor yaşamamızdan

hergün zıplıyor, hergün eksiliyor, hergün

Markuuuut! Torbanı sarkıt.

Her doğal güzelliğin bir ucunda aptallık

öbür ucunda o kambersiz geçen düğün.

Kadın. Kadını bir dilime katık ettiler

Markuuuut! Torbanı sarkıt.

Siz büyüyün kan kuşları siz büyüyün

güzün gelişi bir öğürtüdür korkmayın korkmayın

ölüm bir başka ağzıdır yarasaların.

Aşınmış eşikler, aşınmış yaygaralar

aslan gibi bir kocası var mıydı bu kadının?

Gömleğimi zorlayan kuş sesleri.

ismet özel
"Benim adım insanların hizasına yazılmıştır.
Her gün yepyeni rüyalarla ödenebilen bir ceza bu"
gönendi dünya bundan istifade dünya bayındırladı.