bugün

Doğan güneş benim içimi karartan.
Kesinkes ertesi pazartesi olacak pazar gecesi değildir.
bekliyoruz gelecek fazla bir sey kalmadı.
yaptığımdır. gideyim bi' çay koyayım da daha güzel olsun.
aslında şu an kaldığım yerde güneşin doğuşunun hiçbir romantizmi yok. penceremin karşında güneş panelleri var su ısıtma sistemi güneş enerjisiyle sağlanıyor yani. güneş ışığımı sömürüyor o paneller.
Uyumamak için tatlı bir bahanedir.
Güzel bir bekleyiş. Sonrasında serin rüzgarlarla gelen bir uyku. Evet.
bir önceki entryde arkadaş ne güzel anlatmış. güneşi karşılarken bir şarkı açın, ardından bir sigara yakın, akabinde yanında yeni demlenmiş sıcak ve koyu bir çay olsun. çünkü güneşin doğuşunu bekleyen insanların çoğu sorunlu insanlardır. halbuki sorunları olmasa güneş kendilerinden çok önce uyanıp onlara kahvaltılarını hazırlamış olacaktı.
gece uyumamak için tonlarca sebepten sadece birisi. çay demleyin yanına, yakın sigaranızı, açın müziğinizi. Tadı çıkmaz yoksa. çay-sigara-gün doğumu üçlüsünün her şeyden önemli olduğunu bilin. Çayla sigaranın akşam veya sabah böyle güzel tadını çıkaramayacağınızı bilin. 1 bardak çay ve 1 sigara daha için.
en son sanırım üniversite 2. sınıfta yaptığım eylem. 3-5 arkadaşı ikna ettim bunun için bindik taksiye bebeğe geldik.
o normalde gürültüden patlayan istanbul,
sessiz.
sadece martı sesleri.
küçük dalga sesleri.
havadaki denizle karışık toprak kokusu.
uzakta yerleri süpüren işçinin süpürgesinden çıkan ritmik ses...
neyse yeter bu kadar romantizm amk.
5 erkektik sonuçta. baktık güneş doğdu döndük mal gibi.
Çokça niyetlenip sadece bir kere yaptığım ve şu an bir ikincisini yaşamaya hazırlandığım eylem. 5.kat terasta elimde kahvem, kulağımdaysa böyle anlarımda vazgeçilmezim olan ludovico einaudi çalıyor. Ah, son olarak hafif bir rüzgar esiyor hangi yönden geldiğini çözemediğim.
bazıları için her seferinde 1 saat kala uyuya kala durumudur.
karanlıktan korkan ve bu nedenle uyuyamasa da yatağından çıkamayan bünyenin sabırlı bekleyişidir.
aşık değilseniz hiçbir anlam ifade etmez. tabi bir bayan için bu.
bir tepedeyseniz açık alanda doğu ufkunu tamamen görebiliyorsanız güneşin doğuşu bir daha asla eskisi gibi olmayacak bir anlam kazanacaktır sizin için.
asker ya da aşıksınızdır,

askerseniz; nöbettesinizdir muhtemelen. dimdik ayakta nöbetinizin bitmesini beklemektesinizdir. elinizde gururla taşıdığınız çapraz tutuştaki g3 piyade tüfeği, dimdik omuzlarınızla sizleri görenlere gözdağı verirken, aklınızdan kalbinizden geçenler o kadar asil, o kadar yumuşak ve o kadar hüzünlü hikayelerdir ki anlatmaya kalksanız karşınızdaki gözyaşlarına boğulacaktır. güneşin doğuşuyla bir gün daha büyük güne yaklaşmanın haklı sevincini yaşarsınız.

aşıksanız; balkondasınızdır muhtemelen. yeni aşık olmuşssunuzdur. aşkınızın güzel yüzü gözünüzün önünden gitmemesi için uyumamışsınızdır. duyguların en asilidir. ya da uzunca bir zamandır kavuşamadığınız sevgilinize kavuşacaksanız yapılması muhtemeldir.

her iki durumda da asil bi duygu içindesinizdir. değmiştir. güneşin doğuşuyla yeni düşünceler, güzel günler sizleri beklemektedir. hele ki bir sahil şehrindeyseniz balıkçıların seslerini de duyuyorsanız keyfine doyulmayacak bir sabah olacaktır.
bazen çektiğiniz acının şiddetinden uyuyamadığınız,üstüne birde yalnızlığın eklendiği gecelerde mecburen,bazende içinizde mutluluk ve heyecan fırtınaları koparken bir an evvel sabah olsun dualarıyla ve sabırsızlıkla o muhteşem doğa olayının beklenmesidir.kimi zaman ızdıraptır,kimi zaman mutluluk ama genellikle umuttur güneşin doğuşunu beklemek.
yola koyulmak için en uygun zamanı kollamaktır.
karanlığın bitişi ve gümüş renkli günün sarımsı bir renkle sevişmesidir.
güne herkezden önce başlamak istemek uyuyanların kaçırdığı o renk değişimini izliyor olmanın verdiği garip hissi tatmak. huzursuz bi gecenin ardından huzur bulmak istemek. *
yeni günün anlam ve önemine göre değeri değişen, acılı veya umutlu bir bekleyiştir.belki bir sıcak çay ya da kahve kalp sesinizi duymanıza yarayabilir.
şehirdeki * bilimum karga, martı, kırlangıç, bülbül, albatros, serçe, karabatak, atmaca, şahin, hint bülbülü ve devekuşunun kafaları şişirmek amaçlı ötmeye başlamak için sabırla yaptıkları eylemdir.
olymposta zifiri karanlığın ardından pansiyondan araklanmış battaniyelere sarınarak yapıldığında unutulmayacak anılar arasına giren eylem
askerliğinin son gecesini yaşayan erler için bitmek bilmeyen zaman dilimidir.
(bkz: şafak doğan güneş)