gidilen evde sizden başka misafir olması

kimsenin içine sinmeyen, istenmeyen, keşke dedirten, zamanlamaya sokturan durumdur.

bir de diğer misafirleri tanımıyorsanız hepten ızdırap olur. muhabbet açılmaz, açılan muhabbet uzun sürmez. kimse kimseyi sevmez. misafirler birbirini suçlar "aynı anı mı buldunuz" diye, ev sahibi herkesi suçlar "40 yılda bir cevizli lokum yedik hanımı devirecez siz çıkıp geldiniz" diye.

boktan bir durumdur. hele ki misafirlerden bir taraf o gece kalmayı düşünüyorsa direkt diğerlerinin kalıp kalmayacağını düşünüp, kalmaları olasılığı karşısında evdeki odaları ve çekyat sayılarını kestirmeye çalışır.

milletcene hep küçük hesap hep küçük hesap amına koyim!

ev sahibinin dangalaklığından kaynaklanır. ararsınız, "müsaitseniz geleceğiz" diye. "gelin tabii müsaitiz" derler. bir gidersiniz ki aman yarabbi, bütün sülale orada. olayın verdiği apışma hissi ile "biz rahatsız ettik" gibilerinden laflar sarfederken, ev sahibi der ki, "bizbizeyiz yahu, yabancı yok. ehi ehi ehi". peki ulan dalyarak; ben senin sülalenle oturmaya mecbur muyum? misafirim var de, haftasonu gelin de, ne bileyim, de ulan bir şeyler...

tabii, ev sahibinin haberi olmaksızın, sizden önce çat kapı gelen misafir mevcutsa, ev sahibi yukarıdaki hakaretlerimden muhaftır.

misafir misafiri sevmez ev sahibi hiçbirini sözünü akla getiren baslik.

güzeldir, sadece ev sahibiyle sohbet etmessiniz, sohbet bir noktada tıkanmaz,diğer misafirlerle de sohbet edersiniz.bir misafirliğide kolayca noktalarsınız.