bugün

ne kadar da çok şeyi geride bırakıyor insanoğlu şu dünyada...
ne kadar çok şeyden de vazgeçiyoruz aslında...
şimdi düşünüyorum da düşündüğüm kelimeleri klavye olarak sözlüğe yazarken her yeni kelimede bir öncekini geride bırakıyorum.
ve sen; her kelimeden kelime geçişlerde bir önceki kelimeyi okuyarak geride bırakıyorsun... tekrar başa dönüp okusanda; bir kelime üzerinde sabit kalsada gözlerin; eninde sonunda oda geride bıraktıklarının arasında yerini alacaktır.
aldığımız her nefesi verirken bir sonraki alınan nefeste bir öncekini ya da bir sonrakini düşünmüyorıuz bile; ama her nefesi geride bıraktıkça kimbilir kimleri neyleri geride bırakıyoruz; farettiklerimiz ve farkedemediklerimiz dahil...

dünü geride bıraktıkça sanki bir parçasımı geride bırakıyorum; cocukluğumu; gençliğimi, hayallerimi, gülüşlerimi, umutlarımı, gözyaşlarımı, hüzünlerimi, aşklarımı, ayrılıklarımı...
gün gelecek arkadaşlarımı, sevgilimi, ailemi belkide benden bir parça olan çocuğumu geride bırakacağım...
ve sonra hayatımı; beni hatırlayan biri bile olmayacak belki yıllar yıllar sonra yeryüzünde... ama diğer insanlar geride bıraktıklarıyla beraber yaşamaya devam edecekler...

hatırlansa da bir çoğu; geride kalır her biri...
geriye dönüp bakılmaması gerekenlerdir. zira geride bırakılan ne olursa olsun kişiyi hüzünlendirir. unutmak ise en güzel olanıdır.
zamanın da en değerliniz olan kişiyi geri de bırakabiliyosanız yaşamak için hala inancınız ve gücünüz var demektir.
(bkz: 2013)
kirli çamaşırlar.
güncel Önemli Başlıklar