bugün

alışkanlık denen nesneyi bilir misin, nuri usta?bilir misin ki insanoğlunun hem en büyük kuvveti, hem en büyük kepazeliği bu alışkanlık denen nesnedir!...
O güzel insanlar
O güzel atlara binip gittiler
Demirin tuncuna
insanın piçine kaldık.
sevdiğin birini kaybetmenin ne demek olduğunu bilirim. Yüzünde hep bir hüzün olur insanın. Gülerken bile gözlerinde saklar onu, mutlu olurken bile gizliden gizliye pişmanlık duyar. Sen, sen gülünce, sen gülünce çok güzel oluyorsun tenten kafa. sen hep gül.
leyla ile mecnun.
görsel
Ve seni bayram sabahına uyandıracak bir gece de karşına bu not çıkıyor..
olgunlaşma,kimseye ve hiçbir şeye güvenmemeyi öğrenmektir.
(bkz: ziyan)
Eskiden bu hayatta en kötü şeyin yapayalnız kalmak olduğunu düşünürdüm. Hayır, değil. Hayattaki en kötü şey, seni yalnız hissettiren insaların arasında kalmak.

World’s greatest dad.
“aşağılık insanoğlu her şeye alışır.”

(bkz: fyodor dostoyevski)
Vicdanını yitirmiş dünyadan başka nedir ki cehennem.
git şu yüzündeki güzelliği yıka da geçsin biraz
bakmaktan öleceğim
şarkılar filan söyleyeceğim yoksa
görsel
görsel
"bu senin hayatındı oğlum hikmet. böyle bir oyun üzmedi mi seni?"
(img:#2073181)
"Sen, Seni, Vereme Yakalansan, Kötü Huylu Bir Kansere Tutulsan Kör Kalsan, Yatalak Olsan, Sevebilecek Birini Kaybettin. Sen, Tanrı'nın Sana O Muhteşem Elleriyle Uzattığı Armağanı, Tuttun, Duvara Vurdun. Sen, Tanrı'ya Ayıp Ettin." *
"Sizi acıdan kurtaracak iki yol var." der Nietzsche: "Hızlı bir ölüm ve uzun bir sevgi"
“Yatağımın karşısında bir pencere var. Odanın duvarları bomboş. Nasıl yaşadım on yıl bu evde? Bir gün duvara bir resim asmak gelmedi mi içimden? Ben ne yaptım? Kimse de uyarmadı beni. işte sonunda anlamsız biri oldum. işte sonum geldi. Kötü bir resim asarım korkusuyla hiç resim asmadım; kötü yaşarım korkusuyla hiç yaşamadım.”
"bu senin hayatındı oğlum hikmet. böyle bir oyun üzmedi mi seni?"
"Ben, her şeyi olan ama kaybedecek hiçbir şeyi olmayan adamım."