bugün

tsk'nın kendisi ile çelişmesidir.

şu sıralar kafaları karışık, biraz zaman tanımak lazımdır.
--spoiler--
TSK'nın hizmet aşkı, Atatürk ilke ve inkılaplarıyla birleşmiş, ayrım yapmadan vatan ve millet sevgisi duyan Cumhuriyetin temel kanunlarına sadık olanlarla birliktedir.
--spoiler--

bu cümle herşeyi anlatıyor. abdullah gül bu düşüncedeki kişilerin selamını hak etmiyor. tıpkı cumhurbaşkanlığını da hak etmediği gibi...
halkın seçtiği iktidarın dolasıyla halkın seçtiği cumhurbaşkanını selamlanmaması durumu. tamamen halka karşı yapılmış saygısızlık. bu ülkenin huzura ihtiyacı olduğunu,boşuna yapılan gerginliklerin sadece o kuruma olan saygıyı azaltmaktan başka bir işe yaramayacağını bilinmeli.
ve zamanı gelince mecburen selam vereceklerdir.

ayrıca (bkz: demokrasi)

edit:kötüleyin tabi ama seve seve hazmediceksiniz.
(bkz: hazımsızlık)
(bkz: alışkanlık)
kafası karışmış tsk. geçer.
kafa karistiran tsk. *gecirir. *
bundan sonra her adıma her bakışa bir sürü anlam yükleneceğinin göstergesidir. belki de bilinçli yapılan / yaptırılan haberlerdir.
türk milletinin bir kısmı gibi TSK'nin de cumhurbaşkanı olarak görmediği Sayın Gül'e gösterdiği tepkidir.
artık kabul edilmesi, sindirilmesi gereken olaydır.
cumhurbaşkanlığı görevini hukuka tamamen uygun olarak devralmış türkiye cumhuriyeti cumhurbaşkanı olan x kişiye** "hak ettiği" saygıyı gösterme basiretinden yoksun olmaktır.

asker ocağına siyaseti ahlaksızca karıştırmaktır. bunu yapan kişilerin * bulgar ordusu edirne'yi kuşattığında edirne'yi savunmakla görevli olan ama kendisine istanbul'dan telgrafla emir veren komutanına "sen benim partimden değilsin, öbür partidensin. bana emir veremezsin" diyen ve görevini yapmadığı için topraklarımızın işgal edilmesine sebep olan dangalak komutandan farkı yoktur.

apoletine layık olamamanın göstergesi.
tehlike çanlarının çaldığının göstergesidir.
takdir edilesi davranış. gönderin siz Gül'ü bana ben onu bi tarafımla selamlarım.
Apoletine layık olmayan (!) adamin şahsın

mevkisine halifelik olarak bakan adama olan saygısızlığından ibaret durumdur

mine narinin değil şimdiki cumhurbaşkanımızın haberini okumanız temennisiyle.

http://img216.imageshack.us/img216/5425/agsb2.jpg
bazı arkadaşlar olaya, 'haşırt, paşalar nasıl da geçirdi' bağlamında bakabilir ancak çok tehlikeli bir ayrışmanın zirve yaptığı noktadır. Rütbesi ne olursa olsun mikrofonu eline alan askerin 'cumhurbaşkanı' diyerek bir aidiyet ötelemesi yaparsa, yarın yüzde 40 bilmem kaçın da 'paşa, çavuş' gibi 'ım' eki olmayan nidalar kullanması kuvvetle muhtemeldir. Benim, senin, onun, bunun, askeri, cumhurbaşkanı ayrışması başladıysa, sakatlık kangrene dönüşüyor demektir. (bkz: çanlar kimin için çalıyor)
disiplin yoksunluğudur. küstahlıktır. astın üstüne isyankârlığıdır. itaatsizliktir. askeri nizamlara, kurallara uymamaktır. o rütbelerle gelmiş olması gereken olgunluğa yakışmayan çocukça bir tripkârlıktır.
askeriyede sıradan bir bitli piyade olarak komutanınıza ve üstlerinize selam vermekten "benim selamımı hak etmiyor bu herif. komutanım olarak görmüyorum" tripleriyle imtina edin de görün başınıza neler geliyor, askerliğiniz nasıl yanıyor. ya da sıradan bir subay selam vermeyi ihmal edince nasıl cezalar alıyor, siciline işleniyor, tüm askeri kariyerini etkiliyor.
ama belli bir rütbeden sonra askerler kime selam verip kime selam vermeyeceğini keyfi olarak belirleme lüksüne sahip oluyorlar ki silahlı kuvvetler'in, beğenelim beğenmeyelim, meşru olarak seçilmiş "başkomutanına" karşı gereken saygıyı göstermiyorlar, bütün askeri kanun ve nizamları istedikleri gibi çiğneme hakkını, hesabının sorulmayacağını bilmenin dayanılmaz hafifliğiyle kendilerinde görüyorlar. madem bu kadar koyuyor beğenmediğin bir adama başkomutanın olarak selam durma mecburiyeti, emekliliğini istersin veya istifa edip gidersin. ama o üniformayı ve apoletleri taşıdığın sürece, bir asker, yani rütbesi erden mareşale kadar olan tsk mensubu olarak askeriyenin düzenine, kurallarına tabisin ve askerliğini bilmekle, astlarından beklediğin saygıyı üstlerine tereddütsüz ve kayıtsız şartsız göstermekle yükümlüsün.
(bkz: herkes rütbesini bilecek)
tsk'ya güven ve itibar kaybettirmiştir, nereden bakarsanız bakın hoş karşılanabilir bir davranış değil. olaylara bakarken kişiler üzerinden değil kurumlar üzerinden bakılmalı burda yapılan hareket gül ün nezdinde cumhurbaşkanına cumhurbaşkanının nezdinde de türk halkına yapılmıştır. bekir coşkun kafası ( halkı hakir görüp, seçtiğine saygı duymama ) tsk'da da mevcut ise ve tavırları bu doğrultuda olacak ise zor günler bizi beklemektedir. biz derken tsk'yı da dahil ediyorum, siyasi partilere tavır koyma zıtlaşma içine girecekler ise kaybeden büyük ölçüde tsk olur (chp'nin durumu incelenebilir).kaybeden derken kastettiğim saygı ve sevgidir. milletin peygamber ocağı diye isimlendirdiği oglunu kına yakıp kurban olsun diye gönderdiği kurum ile milletin en üst düzey temsilcisi ( değil demiyelim realist olalım) arasında sürtüşme millet nezdinde hoş karşılanmaz.
askerin cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili net, kafa karışıklığını gideren bir açıklama yapmamaış olmasından kaynaklanan durumlardan biri.

hadi onlar aşina olmadıkları bir durumla karşı karşıyalar görevleriyle hassasiyetleri arasında ivmesi yüksek bir salınım halindeler anladık da bu "halifeliği savunana hak ettiği tavrı sergilediler", "bizim olmayan cumhurbaşkanına bizim olan tsk selam vermez", "yakında gereğini yapacaklar" gevelemelerini yapanlar aslında ne istiyorlar, ne bekliyorlar çok merak ediyorum.

şöyle baklanın ucunu biraz gösterseler de anlasak. bu işler kenan evren'e sövüp meydanlarda özgürlük naraları atmayla olmuyor. hazmedemediğiniz bir cumhurbaşkanı karşısında ne kadar meşru tavır sergileyebiliyorsunuz görelim. zihnin de omurgası olur mu demeyin, oluyormuş.
atanmışların, seçilmişlere karşı hemde temsil ettiği savunmakla yükümlü olduğu devletinin başındaki reis-i cumhuruna yaptığı aleni saygısızlık, düpedüzde terbiyesizliktir. Sen bu ülkeyi savunmakla mükellefsin, münakaşaya sebebiyet vermekle değil. Hattızatında kapıdaki özel güvenlik görevlisi, özel koruma ya da her neyse amire müdüre selam vermeyerek aslında kendi kendine saygısızlık etmektedir. Tabii statükolar gidecek, türkiye'nin en paşa yerlerinde verilen en kral arsalara diktiğiniz sefa cemiyetlerine o şişkin bütçeler verilmeyecek ya, korkunuz ondandır gibime geliyor...

Aklıma bir osmaniye'linin askerlik hikayesi geliyor. Adam salla pati çıkmış, tüm tabur selam durmuş komutana. Fakat bu laylaylom. "Sen beni siklemiyor musun asker?" demiş, askerde "sikliyorum komutanım" şeklinde yanıt vermiş.

işin bu soru-cevap kısmını bugüne uydurabiliriz. Hani derler ya öyle saça böyle tarak, sen öyle selam vermezsen aynı şekilde selamını alırlar...
(bkz: halkın askeri selamlamaması) şeklinde karşılık bulur.
acıtır.
lakin bir de bu var:

(bkz: ege ordusunun gül ün cumhurbaşkanlığını kutlaması)
(bkz: bi soda iç bişeyin kalmaz)*
(bkz: hazımsızlık problemleri çekenlere soda önerisi)
ı ıh. öyle olmaz. ya onu oraya çıkarttırmayacaksın ya da çıkartınca düzgün davranacaksın. sonuçta demokratik yoldan oraya geldi istenilse de istenilmese de. buna hakları yok. sevmeseler de başkomutan'ı selamlamak zorundadırlar ve gül bunu onlara anlatmalıdır.
(bkz: seve seve selamlamak)
bu saatten sonra şemsiyeyi açmanın mantıklı bir getirisi olmaz. olan olmuştur çekmek gerekir.