bugün

kadınlar için en vahşi, en zulüm verici olaylardan birisi olan kadının sünnetinin en ağır şeklidir. islamda yeri yoktur. ama bazı afrika ve arap ülkelerinde uygulanmaktadır. dünya sağlık örgütüne* göre 3. tip ve en ağır tip olan sünnettir. klitoris* ve prepus** ile birlikte küçük ve büyük dudakların neredeyse tümüyle kesilmesi, açık yaranın dış çeperlerinin biraraya getirilerek yaranın tümüyle dikilmesi, sadece idrar ve adet kanamasının akabileceği ve ancak küçük parmak genişliğinde olan bir açıklık bırakılması için yapılan müdaheledir. amaç kadının sex arzusunu ve zevk almasını engellemek daimi bakire kılmaktır.
erkek sünnetinin en azından tıbbi bir açıklması vardır. ama bu durumun hiçbir tıbbi açıklaması yoktur. resmen zulümdür.
sünnet sünnettir, farz değildir. göze sürme çekmek ne kadar sünnetse, sünnet olmak ta o kadar sünnettir. kadın olsun, erkek olsun sünnet olmayı tercih etmek gerekir. sünnet olmayı tercih eden bir kadın, cinsel yaşamından vazgeçmeyi göze aldığı için çok sevaba girebilir, sonuç olarak allah aşkı için dünyevi bir zevkten mahrum ediyorsun kendini ancak henüz cinselliğin tam olarak ne olduğunu bile bilmeyen bir kız çocuğunun ailesi tarafından zorla sünnet edilmesi o kız çocuğunun tercihi olmaktan çıkar. aile zoruyla sünnet olan bir kadın gözleri yakıldığı için namahreme bakamayan körden farksızdır.

her sünnet kişinin tercihine bırakılmalıdır, şayet herhangi bir sağlık sorunu yoksa erkek çocukları bile büyüyüp kendi isteği ile sünnet olmalıdır. şayet susuzluk sorunu olan bir bölgede yaşamıyor ve günlük temizliğimizi yapabiliyorsak günümüzde erkek sünnetinin de sağlık açısından gerekliliği yoktur.

vakti zamanında peygamber efendimiz (s.a.v)susuzluk nedeni ile bu güzel yöntemi bulmuştur veya kendisine bildirilmiştir ancak günümüzde çok ta gerekli değildir. şayet kişi, su sıkıntısı olan bir bölgede yaşamıyorsa, her gün duşunu alabiliyor veya kişisel temizliğini yapabiliyorsa! tuvaletlerde taharet musluğu olan günümüzde çocuğu sünnet ettirmek kız çocuğunu sünnet ettirmekten çok farklı değildir.

insanların her gün duş alamadığı, su sıkıntısı çekilen yeterince gelişmemiş bölgelerde halen daha çok işe yarıyor olabilir ancak büyük şehirlerde yaşayıp, her gün duş alma lüksü yaşayabilen insanlar için sağlık bakımından gerekli değildir. sünnet olmayanlar pistir, hastalıklıdır şeklinde bir söylem günümüzde geçerli değildir.

bizler çocukken her kurban bayramında kesilen hayvanları izlerdik ama şimdi artık yasak olduğundan yeni nesil çocuklar böyle manzaralarla karşılaşmıyorlar. bizler onlarca kişinin, akrabaların, komşuların gözleri önünde sünnet edildik. doktorlara değil, sünnetçilerin ellerine teslim edildik. başkalarının sünnetlerini izledik ama artık hastanelerde sünnet olunuyor, doktorlar yapıyor bu işi. dolayısı ile yeni nesiller bu manzaralardan uzak büyüdüklerinden yıllar geçtikçe bu gibi olaylar insanlara vahşice geliyor.

nasıl ki bugün kadın sünnetine vahşice diyorsak, gelecekte erkek sünneti için de aynı söylemleri kullanacağız. kızların canı can da, erkeklerinki değil mi? canlı canlı pipisinin kesileceğini öğrenen bir erkek çocuğunun yaşadığı psikolojik travmayı kim inkar edebilir ki? sünnet öncesi hazırlık döneminden sünnetin yapılacağı güne kadar pipisi ile o kadar alakalı olur ki erkek çocuğu, sonrasında dünyanın en önemli şeyi kendi pipisi oluverir. sünnet düğününde giydirilen o şaşalı pelerini giyen, tüylü padişah şapkaları takıp asası eline verilen çocuk pipi sahibi olmayı büyük ayrıcalık olarak görür, pipisiyle gurur duyar...vs ya da işinin ehli olmayan sünnetçilerin hadım ettiği erkeklere ne demeli? türk erkeği doktora gidip kolay kolay ''benim pipimi yanlış kestiler, ben tam olarak yapamıyorum o işi, tam olarak zevk alamıyorum, çabuk boşalıyorum'' gibi cümleler kurabilir mi? hayır. bu yüzden yanlış sünnetin zararları hiç konuşulmaz, sokakta gördüğümüz travestilere söverken sünnetçilerini hiç hesaba katmayız mesela.

kim ne derse desin, eskiden güneş gözlüğü olsaydı onu takmak yerine sürme çekmek gerekmeyecekti, eskiden insanların evlerinde çeşmelerden sıcak su akıyor olsaydı her sabah boy abdesti sünnet olacaktı.

siz siz olun, erkek çocuğunuzu henüz bebekken ve mutlaka doktorlara sünnet ettirin ya da bırakın büyüyüp kendisi karar versin (şayet su kıtlığında büyümeyecek ise), kişi 30 yaşında da olsa peygamber efendimizi çok sevdiği için kendi isteği ile sünnet olabilir. lokal anestezi diye bir şey var artık. böylesi hem kişinin psikolojik gelişimi adına, hem de tercihen ve aklı başında bir şekilde tercih edilmesinden dolayı alınacak sevap açısından çok daha makbul olabilir. sünnetler kişilerin tercihlerine bırakılmalı, tıpkı farzlar gibi. kızı, erkeği yok artık bu işin, belli bir yaşa gelmiş ve ''ben sünnet olucam, hayatımda sex istemiyorum, arzularımı köreltmek, nefsimi yenmek istiyorum'' diyen kadına saygı duyarım, belli bir yaşa gelip, kendi tercihi ile peygamber aşkı ile sünnet olan adama saygı duyarım.

belki inandıkları gibi çok büyük sevap kazanırlar
belki yanılmışlardır ve vücutlarına zarar verdikleri için günaha girerler

belki daha sağlıklı olurlar, belki sağlık sorunlarına yol açarlar

mühim olan kişinin kendi tercihi olması, şayet sevabı var ise böylesi daha sevap olur. yahut en azından çocuğun aklı kemale ermeden, tüm hayatını etkileyecek bir travmaya dönüşmeden, mümkünse bebek yaşlarda ve mutlaka doktorlar tarafından yapılması.
http://www.doktornevra.co...ellik/kadin_ve_sunnet.asp
insana eziyet edene ve bu işleri islam adı altında yapana allah lanet etsin denilmesi gereken durumdur.
güncel Önemli Başlıklar