bugün

orjinaline sadık kalmak isteyen sabırlı bir izleyici.
orijinale sadık kalmaktan çok, türkçe dublajlı halinin orijinali kadar tat vermediği için filmi altyazılı izleyen tiptir.*
ses kaymalarından ya da sesin oturmamasından rahatsız olan; filmden daha çok tat almak isteyen ve alt yazı takibinde zorlanmayan tiptir.
en güzel film zor olandır.
adamın ana avrat sövdüğü yerde kahretsin diye bir tercüme duymak istemeyen tiptir.
birde orjinal dilin altyazısıyla takip eden tipler vardır. misal ben, ingilizce filmi ingilizce altyazıyla izliyorum, en kısa sürede altyazıyıda kaldırmayı planlıyorum.
(bkz: hearing impaired)
casino filminde robert deniro'nun sesini ajdarın sesine benzettikten sonra türkçe dublaja tövbe etmiş kişinin tercihidir.
dil kulağını geliştirmek isteyen tiptir o.
Türkçe dublajla bütün o ses, mimik, tınlamaların mahvolmasını istemeyen filmden zevk almak isteyen izleyicinin tercihidir.
ses ve görüntü effect'lerinde kalite istemiyorsanız, rahatlıkla türkçe dublajlı izleyebilirsiniz.
kesinlikle filmden anlayan filmin kalitesine önem veren insandır. türkiyede kaliteli dublaj sanatçılarının ölmesiyle dublajın yerlerde olmasıyla yapılan dogru orantılı davranış biçimidir.
akıllı kişidir. Cim Keri'yi kaç kişi adam gibi seslendirebilir ki.
uzun süre bu şekilde devam ederse ileride o altyazısına ihtiyaç duymayacak olandır.
iyi kötü çirkin'i izlediğinde tamer karadağlı yerine clint eastwood'un sesini duymak isteyendir.
o güzelim ingiliz aksanını duymaktır."ayy alt yazıyı mı takip edeceksin yoksa filmimi" gibi söylemlere karşın daha da bi istekli olmaktır.alt yazılı film gibisi de yoktur.
(bkz: o hikayedeki yabancı bendim).
alt yazıya alışdıysa dublajın ne kadar kötü olduğunuda anlamıştır artık dublajlı filmlerden zevkte almaz.
zevk için değil, temel için film izleyendir.
altyazılı olsun benim olsun diyen tiptir. ne mutlu ona.
(bkz: biri bana seslendi galiba)
filmleri altyazısız, orijinal dilinde izleyebilen tip değildir.
orjinal dil her zaman daha iyidir çünkü oyuncuların jest ve mimiklerini daha iyi hissedebilir, duygularını daha iyi anlayabiliriz.
oyunculuğun yarısının ses tonu olduğunu farkeden izleyicidir. bu arada dublajlar gerçekten hiç çekilmiyor.
izlediğinden zevk almak isteyen tip. (bkz: beni mi çağırdınız)
çevirilerde oluşan mimik eksikliklerini kaçırmak istemeyen tiptir. haklıdır da. dili geliştirmek için de öyle yapıyor olabilir.