bugün

New York’un hukukçu belediye başkanı Rudy Giuliani’ye sormuşlardı… “Her köşe başında eli silahlı bir saldırgan vardı, suç oranı patlamıştı, sokakta yürüyemez hale gelmiştik, adeta sihirli değnek gibi yok ettin, huzuru asayişi sağladın, nasıl başardın?”

*

Şu cevabı vermişti…
“Boş bir bina düşünün, camlarından biri kırılırsa, tamir edilmezse, oradan gelip geçen herkes bir taş alır, öbür camları kırar, ben ilk cam kırıldığında derhal tamir ettirdim. Bir köşeye çöp torbası bırakılsın, eğer o çöpü derhal kaldırmazsanız, herkes çöpünü o köşeye bırakır, kısa sürede çöp dağı birikir, ben ilk bırakılan çöp torbasını kaldırdım. Küçük büyük demedim, yankesicilik bile yapılmasına izin vermedim, böylece büyük suçlar ortadan kalktı.”

*

Kırık Cam Teorisi’dir bu.

*

Stanford Üniversitesi’nden Profesör Philip Zimbardo’nun 1969’da yaptığı sosyal deneye dayanır. “Vandalizm”in sebeplerini araştıran profesör, plakası olmayan eski model iki otomobili, iki ayrı muhite bırakır. Muhitlerden biri, New York’ta yoksulların yaşadığı, eğitim seviyesi düşük Bronx’tur. Diğeri ise, California’da zenginlerin yaşadığı, eğitim seviyesi yüksek Palo Alto’dur. Otomobilleri uzaktan görecek şekilde kameralar yerleştirir, olan biteni kaydeder.

*

Yoksul muhitteki sahipsiz otomobil, henüz 24 saat geçmeden iskelet’e dönüşür. Camları kırılır, farları kırılır, aküsü-radyatörü çalınır, döşemeleri yırtılır, zevk için tekmelenir, kaportası yamulur, kapıları sökülür, çocukların oyun alanı haline gelir.

*

Zengin muhitteki sahipsiz otomobile kimse dokunmaz. Ertesi gün, gene kimse dokunmaz. Profesör Zimbardo eline bir levye alır, otomobilin penceresine patlatır, camını kırar, yürür gider. Herkes bunu bekliyordur… Zengin ve eğitimliler, tıpkı yoksul ve eğitimsizler gibi davranmaya başlar. Otomobil anında haşat edilir, yağmalanır.

*

New York belediye başkanının anlattığı kırık cam teorisi, işte budur.

*

Memleket sahipsizse…
Ahali vandallaşır.

*

Kanunsuzluğun küçüğü büyüğü olmaz.
En büyük suçların fitilini, en küçük suçlar tutuşturur. En küçüğünü söndürmezsen, inanılmaz hızla yayılır, ülkeyi orman yangınına çevirir.

*

Üniversite öğrencileri Özgecan Aslan ve Fırat Yılmaz Çakıroğlu, gazeteci Nuh Köklü, savcı Mehmet Selim Kiraz, şans eseri yaralı kurtulan şoför Ufuk Kıran… “Sebep”leri elbette çok farklıdır ama, aslında memleketin dingonun ahırına dönmesinin “sonucu”dur.

*

Fenerbahçe otobüsünün kırık camı…
Hızla yayılan suç yangınının, Türkiye’nin sahipsiz kaldığının kanıtıdır.

yılmaz özdil in bugünkü yazısı.