bugün

hz isa'nın havarileri tarafından kurulmadığı için asla ekümenik olamayacak patrikhanedir. eğer ekümenik olmayı hak eden ve ülkemizde bulunan bir kilise varsa o da antakya'dakidir. yurtdışı içinse kudüs bu sıfatı hak ediyor.
burada bulunan tintin müze bekçisi ihtiyar, kiliseler sıralamasında moskova patrikliğini 5. sıraya oturtmuş böylece moskovanın nefretini kazanmıştır...
hiç bir geliri yoktur... *
şuradan üç boyutlu panoramik resimlerine bakılabilir;

http://www.360tr.com/patrikhane/
kendine avukat olarak kezban hatem' yi tutarak ve her tartışmaya 1-0 önde başlamayı başarmıştır. kadın susturuyor herkesi cırtlak sesiyle.
fenerbahçe'nin bir futbol kulübü değil, bir spor kulübü olduğunun en önemli göstergesi... burası değildi o ya.
bir an önce kapatılması gereken ihanet yuvası.
yapılan açıklamada türkiye' de kendilerini hz isa gibi çarmıga gerildiklerini beyan eden ve türkiye de ki müslümanların hz muhammed in yaşam tarzını tam anlayamadıkları, herkesin inancına saygılı ve sevgili olunmasını gerektigini anlatan, kendilerini dışlanmış gibi hissettiklerini söyleyen amcamız biraz daha ilgi bekledigini söylüyor ve ek olarak ; '' şiii amca neyin peşindesin isviçrede yasakladıgınız minareler ne iş ? sen hristiyanlık misyonunu üstlendigini ve yapmak istedigini söylüyorsun ama bırak misyonu müslümanlar kendi inançlarını adam gibi yaşıyamıyorken senin isteklerin geri planda kalsın'' dimi. işte böyle bir yer bu patrikhane.
sadece amerikan "the 20 century fox" film şirketinin patrikhaneye yıllık yardımı bir milyon dolardır...
1821'de 2. Mahmut döneminde baskın yapılmış patrikhane. sebebi ise dönemin patriğinin daha sonra yunanistan' ın bağımsızlığını ilan etmesiyle sonuçlanacak olan kanlı mora isyanını desteklediğini ve organize ettiğini gösterir belgelerin bulunmasıdır. akabinde patrik ve önde gelen bir kaç din adamı patrikhanenin orta kapısının önünde asılmışlardır. o gün bu gündür o büyük kapı kapalıdır ve "Bu kapı, ancak önünde bir Türk büyüğü asılırsa açılabilir" diye yemin edilmiştir. o kapı türkiye cumhurbaşkanı geldiğinde dahi açılmamakta ve adeta türkiye cumhuriyeti devletine kafa tutulmaktadır, tamı tamamına iki asırdır.
Türkiye Cumhuriyeti devletinin hristiyan ilahiyatına karışıp, hakkında fetva vererek "ekümenik olmadığını" bildirdiği ekümenik kilise.

hakkında doğru olarak bilinen yanlışlardan birisi de, patrikhanenin rum milliyetçiliğini hep desteklemiş olduğudur.

Aslında 19. asırda rum milliyetçiliği yükselirken, rum tüccarlarının ve entelektüellerinin ellerinde yükselmiştir. Bu durum her patrikhane mensubunu olmasa bile, çoğunluğunu rahatsız etmiştir. Zira patrikhane, kurulacak bir ulus-devlet içerisinde, osmanlı'da kendisine verilen "rum halkının idari/hukuki/dini önderliği" rolünü oynayamamaktan korkmuştur. Bu nedenle 19. yy patrikleri içerisinde de ru mmilliyetçiliğini destekleyenler, Osmanlıcılığı destekleyenlerden daha azdır.

Bu durumun bir benzeri Ermeni patrikliği için de söylenebilir.
rezillik :

http://www.yg.yenicaggaze...bergoster.php?haber=46948
faaliyetine izin verilmesi bile trajedidir.
mali sıkıntı çekip zor durumda olan patrikhane. yunanistan 1 kuruş para bile vermiyormuş:
görsel
ebedi ve íslah kabul etmez fesad yuvasidir.
atatürk'ün kapatmak isteyip kapatamadığı "fesat ve ihanet yuvası" olarak tanımladığı yer. bütün hata inönü şahsiyetinin beceriksizliğidir. Lozan’da inönü ingiliz diplomatı Lord Gürzon’un ısrar ve ricalarına boyun eğerek “Ruhani alanda faaliyet göstermesi kaydıyla” istanbul’da kaldı yoksa Fener Rum Patrikhanesi Aynoroz Adası’na nakledilecekti.
(bkz: fener rum patrikhanesi kin kapısı/#23617103)
patrick bartelemeo'nun ağası olduğu ibadethanedir.
1994 de avrupa birliğindan "vatikan" statüsü alan patrikhane. Lideride "bizans devlet başkanı" ilan edilmiştir ab tarafından.

http://www.agos.com.tr/tr...dunyasinda-girit-heyecani

16 haziran 2016 da girit te ortodoks cemaatlerin katılımıyla bir konsil toplanmıştır. Batıya yakın duran tüm ortodoks kiliseler bu konsile katılmış ancak en büyük ortodoks cemaate sahip rus kilisesi katılmamıştır. Bulgar-gürcü ve sırp kiliseleride katılmaktan vazgeçmiştir. Özellikle bulgar ve sırpların ve gürcülerin üzerindeki rus etkisi düşünülünce muhtemelen bu kiliselerin katılmamaları rus ortodoks kilisesinin kararı ile ilgilidir.

Konsil tarihi de enteresan tabi. Hani diyalog sevgi fetö mevlana falan fıstık diyorum.
farkında olmadan müze zannedip girdiğim patrikhanedir. şunu baştan belirteyim ki sonradan sıkıntı çıkmasın, amatör istanbulluyum.

sınıf arkadaşımın istanbula yeni gelmesi ve uzun süredir görüşememiş olmamız doğrultusunda fener-balat gezisi yapmaya karar vermiştik. gün sonuna doğru şura neymiş, bura neymiş diye bakınırken patrikhane binasını gördüm. kapıda xray cihazı ise bu temiz ve düzgün binanın bana müze olduğunu söylüyordu. girdim bizimkinin koluna, gel lan müze buldum burayı da gezelim diyerek sürükledim. avludaki insanların simalarının yabancı turiste benzemesi bana haklı olduğumu söylüyor gibiydi. ayrıca bir yerli turist rehberinin, arkadaşlar telefonlarımızı sessize alalım, içerideki insanları rahatsız etmeyelim uyarısı da beni destekliyor gibi gelmişti.

girdik içeri. daha önceden gezenler bilir, giriş holünde seyyar pilavcı arabasına benzeyen bir araç var, mum dolu, yakıp dikiyorsun. sordu bizimki, "bu mumlar ne ?" diye. kanka dedim, bunu yakarken dilek tutuyorsun. yaktı, tuttu dileğini dikti. mumlarımızı diktikten sonra, salona geçtik. hoppala. sadece özel günlerde gördüğüm bartholomeos bağıra bağıra incil okuyor. lan burası müze değil miydi ? öte yandan başka bir papaz ise elinde tütsü, sallaya savura yanımıza geliyor. biraz önce bana omuz atan japon turist hz.isa'nın resminin bulunduğu çerçeveyi öpüyor.

ömründe ilk defa farklı bir dine mensup insanların ibadethanesine girmiş olmanın getirdiği şaşkınlığı üzerimdeydi. kimseyi rahatsız etmeden, sessizce bir köşede izledim neler olup bitiyor diye. artık pasajı mı bitirdi yoksa yoruldu mu bilmiyorum, bartholomeos emmi yanındaki diğer papaza bıraktı okumayı. akabinde biz de dışarı çıktık.

öğrendik ki mum dikmek ortodoks hristiyanların kiliseye girdiklerinde yaptıkları ilk şey imiş. müze gezelim derken galiba yanlışlıkla dinden çıktık.

(bkz: bu da böyle bir anımdır)
görsel
ATATÜRK 25 Aralık 1922’de Lozan’da izlenecek politikayı anlatırken, Patrikhane’nin
“fesat ocağı” olduğunu söylüyor:
“Rum Patrikhanesi için Türkiye’nin kendi arazisi üzerinde bir sığınak göstermeye
ne mecburiyeti var?! Bu fesat ocağının hakiki yeri Yunanistan’da değil midir?..”
Gazi, sözlerinin devamında, Lozan’a giden Türk heyetine de bu yönde talimat
verildiğini belirtiyor.
Ocak 1923’te Lozan’da bu konuda büyük tartışmalar oluyor. ismet Paşa ve
Rıza Nur günlerce Patrikhane’nin tarih boyunca nasıl bir siyasi fesat yuvası
olduğunu anlatıyorlar, Türkiye’den çıkmasını istiyorlar.

Atatürk aslında Hilafet’le birlikte Rum, Ermeni ve Süryani patrikhaneleriyle
Musevi Hahambaşılığını da kaldırmayı düşünmüş, 4 Mayıs 1924’te New York Herald
gazetesine de bu niyetini söylemişti. Ama dört gün sonra Anadolu Ajansı bu
sözlerin “tümüyle uydurma olduğunu” belirten bir bülten yayımlayacaktı!

https://www.milliyet.com....khane-fesat-ocagi-1177961

****************************

istanbul Patrikhanesi ve Yunan Konsoloshanesi esliha ve cephane deposu halini almıştır ve
hatta kiliseler ibadet yerinden ziyade askerî ambarlar gibi kullanılmaktadır. Ermeni Patriği Zaven
Efendi de Mavri Mira heyeti tarafından satın alınmıştır. Rum mekteplerinin, evvelce bizim yapıp da
tam şimdi sırası iken maalesef terkettiğimiz, izci teşkilâtları tamamen Mavri Mira heyeti tarafından
idâre olunmaktadır.

istanbul, Bursa, Bandırma, Kırkkilise, Tekfurdağı ve mülhakatında izci teşkilâtı itmâm
olunmuştur, izciler yalnız çocuklar değildir. Yirmi yaşını mütecâviz gençler de dahildir.
Anadolu’da Samsun ve Trabzon cephane tevzi mahallidir. Müsait bir halde bir yelkenli
Yunan sefinesi istasyon halinde cephane ve eslihayı hâmilen bu mahallerde
bulundurulacaktır. Ermeni hazırlığı da tamamen Rum hazırlığı gibidir.

Mustafa Kemal

https://tr.wikisource.org..._b%C3%B6l%C3%BCm/Vesika_1

pekiyi rum , ermeni patrikhanelerini kovabildik mi ????

görsel

Bartholomeos: Gülen’le çalışıyoruz!

ABD’de yayımlanan Chicago Tribune gazetesine konuşan Bartholomeos, liberalleşme
için Fettullah Gülen’le beraber çalıştıklarını dile getirdi.

https://www.timeturk.com/...-beraber-calisiyoruz.html

haydi arkadaşlar görelim ....
görsel

dünya lideri tarafından ziyaret edilmektedir ...
biri kalkar imamoğlu ermenilerin noelini kutladı onu koyar, türkçüler kalkıp rumlarla tokalaşan erdoğanı.

bu ülkenin vatandaşları lan bunlar hep... adam buralı buralı... göçmen de değil 7 kuşaktır buralı.

rumlar da ermeniler de cumhuriyeti yıkmaya mı kalktı? fetöcülük mü yaptı? hepsi hala yakın geçmişi hatırlayıp diken üstünde yaşayan bir avuç insan lan bu insanlar.

yapmayın ayıptır.
güncel Önemli Başlıklar