bugün

fedakarlık;sonu gelmeyen birşey.tamamen karşı tarafı doyurmaya yönelik ..istekleri karşılamayla alakalı..ama insanoğlu doymaz..kendi biter ama istekleri bitmez...fedakarlık karşı tarafta hep şu soruyu ortaya çıkarır "ya sonra" verdikçe hep istenen kişi olursunuz..en basit örneğiyle;küçük bir velet annesinden oyuncak araba ister.Anne ne yapar ne eder alır o oyuncağı çocuğuna,gönlü olsun diye...bir kaç gün sonra coçuk artık oyuncak davul istemektedir...annesi onuda alır...çocuk yine ister, yine ister....sonu yok..istekler bitmez...fedakarlıkta öyle...yalnız şöle bir seçim hakkımız var...fedakarlık yapacağız ama ne ve kim için
omzun çıktığı halde 15 dakika daha oynayıp sonrasında uefa kupasını kaldırmaktır.
(bkz: bülent korkmaz)
sadece anne için yapılmalıdır, başka kimse haketmez.
her şeyin temelinde yatan, zorlama olmadan isteyerek yapılan ve yaptıktan sonra asla pişman olunmayan, kendi hayatınızdan koparıp karşı tarafa verebilmektir. büyütendir, kutsallaştırandır. bir düşünün nasıl bir insandır ki sizin için size hayatından birşeyler sunabiliyor, anlayamıyorsunuz değil mi?

dönüp baktığınınızda hak eden çok az insan olduğunu gördüğünüz halde asla pişman olmazsınız, çünkü bunu siz istediniz ve yaptınız.
kendinizi karşı tarafın yerine koyup birinin sizin için yapmasını beklediğinizi sizin ona yapmanızdır. her seferinde kendinizden bir şey verirsiniz ve her seferinde ona daha çok bağlanırsınız.
(bkz: aptallık)
uzaktan yakından seninle hiçbir alakası olmayan, hiçbir şekilde yükümlülüğün dahi olmayan ve üstelik son ödeme tarihleri de çoktan geçmiş faturaların bedelini üzerine alıp oturup ödemektir. değeri biliniyorsa ne ala, -ki bilinmez... olsundur, allah görüyor.
çok sevdiğiniz birisi için kendinizden ödün vermektir. o'nun yüzünde oluşacak küçük bir tebessüm için hiç istemeseniz de o'nun istediğini yapmaktır.
yatağını arkadaşına verip, youtube ta, sözlükte oyalanarak sabahın olmasını beklemektir.
nefse hakim olabilme yeteneğidir.
bir babanın cebindeki son parayı oğlu okula giderken ona vermesidir...
karşılık beklemeden yapılır. bu nedenle sonradan kimsenin başına kakma lüksünüz yoktur.
sınırsız, 8 mb interneti geçen ay 120 gb indirme yapmış biri olar kötü giden dersler sonucunda kendi isteğimle kapattırmak. uyuşturucu gibi kanıma işlemiş meret. *
zamanı gelince itinayla başa kakılır....
hayatta herşeyin tartısı vardır. dengedir.
uğruna fedakarlık yaptığınız her neyse muhakkak onun pişmanlığını yaşarsınız, çünkü fedarlığınızın hemen ardından nankörlük gelir.
şimdi ben evet ben ve bana dair olan şeyleri etkileyen beni ben yapan şeylerin içine sıçan bir şey için neden fedakarlık yapma ihtiyacı hissedeyim ki. bir başkasının yapmış olduğu hataların bedelini ödemek istememek ve bundan dolayı da bu fedakarlığı yapmadığınız için suçlanmak ne kadar adildir. suçlu ben miyim, yoksa hataları yapıp buna rağmen fedakarlık isteyende mi? hem de sevgi kelimesine sığınılarak. sevgi yetmez bazı şeylere hem de hiç yetmez. birinci tekil kişi kullanılmıştır, edilgen bir yapı farzedin.
görsel
yeni bir dizi ismi olabilir. intikam ve merhametten sonra.
insanı insan yapan özelliklerden sadece biridir.
az insanda bulunan bir şey..

%70 fedakar %30 sevecen biri varsa yarın birlikte nikah tarihini almaya gidelim.
eksi kirklarda arti kirklarda sirtinda 25-30 kilo cantayla sizler rahat yasayin diye olumu hice sayarak gerektiginde canini vermeye razi evini anasini karisini cocugunu geride birakarak vatan icin gorev yapan tsk nin erinden subayina kadar olan tum personelinin hergin defalarca yaptigi istir.
''Fedakarlık, başkası için yaptıklarınız değil, kendiniz için yapmadıklarınızdır. Başkası için yaptıklarınız çıkardır.''
günümüzde aptallık olarak görülendir..
karşılığı bulunamayandır. bulunmak için yapılan şeyde fedakarlık değildir zaten. öyle bir düzen.