bugün

dünya üzerinde farkli olani avama göre düzeltmeye calişmak kadar gereksiz bir şey yoktur. cünkü monopol olan dünya görüsü kendini elestirme cüretini gösteren kişileri ezmeye calisir.

adam akıllı bir elestiri getiren bu benim kendi hayatim diyen bireyler avama uygun olmadiklari için horlanir, nefret edilir, dislanir hatta yokmuş gibi davranilir.

hangi rejim olursa olsun ister cumhuriyet, ister mutlakiyet ister fasizim, ister kominizm, ister demokrasi olsun cogunluğa uymayanlara ezilmeye mahkumdur.

cünkü ezberleri bozduklari için, eylemleri hayata bakiş acilari ahalinin kafasinda acabalar olusturmalarini engellemek için sustururlar.

bunun en büyük örnegini galilelo davasinda görmekteyiz. amma velakin günes balcikla sivanmadiği için hakikatlar ortaya cikar ve günesi balcikla sivamaya calisanlar ise kepaze olup, lanetliler bahcesini boylar.

en hazin tarafi iki taraf arasinda bir saf tutmamaktir. cünkü iki tarafindan sevaplari günahlarindan az oldugu için çözüm değil sadece kördüğümü katmerlendirdiği, temel olgulari görmeyip fasa fisolar ile tartismalar yürüttüğü günümüz türkiyesinde akli malik birey olmak elemli bir iştir. cünkü genel olarak tartişma kültürünün olmadiği ve aşik atismasi gibi polemikler(!) girla gittiği bilimsel dayanaklari kullandiği için hadi lan denmek ve bu kayikci kavgasina taraf olmamak törpülenmeye direnmek gerekir. gerci bu direniş don kisotluk olarak algilanabilir ammavelakin gercekleri yalanlara tercih etmektir.

lafi fazla dolandirmanin bir alemi yok denilecek bir tek sey var. sokraretes nizama uymadiği baldiran zehiri içmek marifeti ile cartayi cekti. ona bu cezayi veren zamanin akli malik kuvvetlerini kimse hatirlamaz ve hatta küfedilerek hatirlanir.

ama sokrates binlerce hatirlaniyor.

bilmem anlatabildim mi?
konuyu derinlemesine inceleyen alman psikiyatr için buradan,

(bkz: arno gruen)

kitaplarından başlıkla alakalı olanı için de buradan yakınız,

(bkz: normalligin deliligi)