bugün

altın portakalın suyudur.
ticaret yapılması durumudur, sonuçta döverek zorla satmıyorlar ya, istemezsen almazsın yada portakalını alır evinde paşa paşa kendin sıkar kendin içersin.
(bkz: altın portakal)
ido feribotlarında tek bırakılmayan, diğer bütün ürünler gibi fahiş fiyata satılan üründür.

misal: ufak şişe su 1.25 liradır.
vapur ve feribotlarda da rastlanabilecek ayaküstü adam skme kampanyasının ana öğesidir.
içerken güzeldir ama merak edip şöyle bir adisyona baktığınızda o sıkma portakal suyu insanın boğazını sıkmaya başlar.
isterken tereddüt ediyorum artık portakal suyunu.bi cüzdanı kontrol etmek lazım .
hazır olmayan tüm içecekler genelde pahalı olduğundan, türkiyede şaşılmaması gereken bir durumdur. bu ülkede açık ayranı da 4 tl'ye satan büfeciler vardır.
tek çözümü, sokakda gözümüzün içine içine sokulan o güzel-sağlıklı içeceğin albenisine kapılmayarak içmemektir. alırsınız 3-4 kilo. evde oturur, litre litre içersiniz.
yaklaşık 2 gün önce kız arkadaşı güzel bir yere götürmek amacıyla cebeci kampüsüne yakın bir cafede içtiğim ve çıkışta hesabı öderken türlü türlü küfürler etmeme sebep olan altın fiyatına satılan portkal suyu.

babama portakal suyuna ödediğim hesabı söylemeye kalksam sen bile o kadar etmezsin der.*
herşey dahil tesislerde portakal suyunun tüm yerli içeceklerden daha farklı bir gözle görülüp ücretle satılmasının nedeni sıkma portakal suyunun henüz sahtesinin icat edilememesidir.
her şey dahil 5 yıldızlı tatil köyünde (adını vermeliyim) club voyage bodrum sıkma portakal suyunu parayla satıyor ama açık büfesinde bilumum baklavalar mı dersin, gözlemeler, döner, balık ne ararsan bedava ama yok arkadaş o sıktıgımın portakal suyu paralı.
o fahiş fiyata alıcısı olduktan sonra satışları devam edecek olan meyvanın suyudur.
üşengeçlere atılan okkalı kazıktır. sen misin evde portakal sıkmaya üşenen misali.
pahalı olduğu yetmezmiş gibi bir de portakal kabuğu tadı gelen dandik portakal suyudur. evde yapılanın yerini tutamaz. hem fiyat hem kalite açısından.
ben lise 1 deyken * çeşme de bi barda sikma portakala 5 milyon verdiydim o zaman YTL yoktu.şöyle bir hesap yaptım üniversite 1 de 40 YTL haftalık ile * bursanın .mına koyabildiğinize göre dayım kaç yaşında?
(bkz: valencia portakali)
portakal denince güzel yurdumda akla gelen ilk yer olan alanya da 7,5 ytl gibi bir fiyatla içtiğim içecektir. dışarıdaki tabelada 7 rakamının ortasına çizgi çekmeyen uyanıklar vatandaşın bunu 1 olarak görmesini sağlamışlar. adını da açıklıyorum: otogardaki çay bahçesi. (bkz: yazdım ben bunları sözlüğe)
ciks mekanlarda bakkalda 1 milyona satilan meyve suyunun 4=5 kati fiyata satilmasidir.
birinin buna dur demesi gerektiğini düşündüğüm hadisedir. bu taze sıkılmış portakalın artistliği nedir ben de anlamış değilim. dünyanın portakal ihtiyacının %70'ini karşılayan bir ülkeden bahsediyoruz**. fakat beşiktaş'ta bir yer var barbaros bulvarı'nda, burger king'i geçince yürü yürü yürü hah! orda taze portakalı gözlerinin önünde sıkıp 1 lira'ya satan bir insan evladı var, maliyetine göre o da pahalı ama bir bardağına 8 lira isteyen kendini bilmezler varken 1 lira helali hoş olsun derim. kısaca o abiden sebepleniniz ey istanbullular. haydi ankara, haydi izmir, antalya, bursa..aydınlat gençliğini, hiç mi yok ucuza satan bir portakal sucu oralarda..

portakalım yaz geldi
sana yine zam geldi
sana verdiğimiz parayla
hawaii'den granadilla geldi.

hadi bakalım..kalın sağlıcakla..
istanbul'da da taze sıkılmış portakal suyu, c vitamini deposu diye sıcak yaz günü insanın canını istetirler. para harcamak için bahane de verirler çok vitaminli diye. gel de içme. içme tabi şahsen hiç içmedim dışarıdan.
bir kaç yıl önce bir arkadaşımla kuşadası nda ismi lazım değil (bkz: derici otel)de kalıyordum.akşam yemeğinde portakal suyu içmek istediğimi söylediğimde garsonun ilk söylediği şey
- efendim önceden uyarmalıyım. portakalsuyu biraz pahalıdır.bu konuda bayağı bir şikayet olduğu için önceden söyleyeyim dedi.
- olsun ya ne kadar pahalı olabilir ki sen getir.dedim.
garson getirdi.ama o zamanki rakam neydi şimdi pek hatırlamıyorum ama iki bardak portakal suyuna verdiğimiz rakam o gece yediğimiz mükellef yemek tutarıyla aynı tutardaydı..
biz kazıklandık.. ama garson uyarmıştı. siz siz olun yazın ortasında güney de ya da ege de portakal suyu içmeden önce iyice düşünün.
(bkz: çirkin kadın yoktur az fanta vardır)
(bkz: işte size eve fanta götürmek için bir sebep daha)
"sıkma portakal suyu pahalıysa fanta icsinler"

sulbart
03.08.2006 nepal
ankara güvenparkta görülesi hadise.kilosu 50 kuruştan alınan portakallar şişesi 1 liraya satılır. (bkz: küçük 1 büyük 2 lira)
portakalın en çok yetiştiği yer olan antalya ve civarında bile gözlenebilecek durum.
hemen hesaplayalım.

1 kiloda ortalama 7 orta boy portakal olduğunu ve portakalın 6 kilosunun şu an için antalya'da 1 tl olduğunu varsayarsak, (ki halden alındığında çok daha ucuza alınabilir) 42 portakalı 1 tl ye alan adamın, 6 tane portakaldan 0, 14 tl ye elde ettiği portakal suyunu, 3 milyona başka laf bulamadım geçirmesi olayıdır.

daha açık anlatmak gerekirse; 1 koyup 21 alan bir şerefsizlik örneği.

yaptığı iş 6 portakalı ortadan kes, 12 kere dooozzzzt, doooozzzzt sık. bardağı kurbana ver.

bir de bunun her şey dahil tatil köyleri boyutu vardır. rakıyı, birayı fıçıyla bedavaya veren ibneler, sabah "bir bardak sıkma portakal suyu" istediğinde, "yalnız o ücretli" derler.

niye mına koyim, niye? lan ben orada içtiğim bedava 1 bira ile zaten 3 bardak portakal suyunu çıkarıyorum.

şeytan diyor yeme içme akşama kadar 500 birayı lavaboya dök.

portakaldan tiksindirdiniz lan.