evlenmekten korkan erkek

Hemen yargılamamak lazım belki de:

görsel

Ya kendine güveni yoktur ya da sevgisini yetersiz görüyordur.

evliliği "basarsın nikâhı, bitti gitti" şeklinde gören ergenlerin anlayamadığı adamdır. oğlum kolay mı lan bu devirde evlenmek?

birkaç nedeni vardır. -sevdiği kişinin evlenilecek kadar iyi olmaması (güvenmemek) -evlenirse ne kendi ne de karısı nın mutlu olmayacağını düşünmesi -çocukları sevmemesi (evlenince torun isteyenlerin baskısı) -son olarak, bir bardak süt için inek almanın mantıksız olduğunu düşünmesi swh .

çocuk dünyaya getirip sorumluluğunu taşımaktan korkan adamdır. zamanında faruk nafiz bu duyguyu şu dizeleriyle dile getirmiştir:

OGLUMA

Biliyorsun ki,oğlum,ortada ne sen varsın,
Ne seni yeryüzüne getirecek bir anne:
Bir gün cihana gelmen mukadderse,anlarsın,
Bu gelişten gözümü,gönlümü yıldıran ne?

Her gün saban başında topladığın kederler
Seni yorgun çıkarır sabahın altısına
Çalışkan ellerine bakanlar kirli derler,
Leke derler alnında güneş karaltısına.

ince belin bükülmez zamanın dizlerinde,
Öpülen eteklere ayağını silersin.
Yoksulluğun yüzerek sonsuz denizlerinde
Gördüğün her kıtaya açıktan diş bilersin.

Ayağında çarıklar dökülür parça parça,
Göz yaşların çürütür gömleğinin kolunu.
Bir lokmanın ardında dolaşır haftalarca,
Sürgün gibi gezersin kendi Anadolu'nu!

Fazilet arkadaşın,hakikat yoldaşınla
Seyredersin yabancı bir ufkun baharını,
Bulutları delsen de yükselen dik başınla
Sonunda mal edersin bir dişiye varını.

Akşamları bir camın önünde seni değil,
Elindeki çıkını gözetleyen karındır.
Hakkın önünde eğil,zulmün önünde eğil!
Taçlar bile cihanda eğilen başlarındır...

Derdim,omuzlarına yük olmasın bu varlık,
Derdim,oğlum ne haktan,ne kuldan bir şey umsun.
Nasip olmaz kimseye bu kadar bahtiyarlık
Ki sen benim doğmamış,doğmayacak oğlumsun!

FARUK NAFiZ ÇAMLIBEL

parası yoktur. kılıf uyduruyor. ayfon kullandığına bakmayın.

Sorumluluk almaktan korkan, annesinin dizinin dibinde laf yiyip , oturmayı seven, *güvenmeyen erkektir. Gerçi bu bir tercihtir. Kendini iki kişilik bir yaşama hazır hissetmiyorsa, kendinide bir başkasınıda mutsuz edecek bir davranışta bulunmadığı için takdir edilesidir. Zaten evlenme meraklısı olan kızlar ve erkekler yüzünden boşanma olaylarında artış yaşanmaktadır. Evlenmenin ciddiyeti ve bilincinde olmayanlar bir anlık hevesle belkide özentiyle evlenirler. Ama birkaç ay sonra sonuç hüsran olur maalesef.

Haklı adamdır. 40 yaşına kadar evlilik yok akanzi.

genelde maddiyattan dolayi korkan erkektir.

adam ne yapsin kardes. kazandigi en fazla 2500-3000. hatta yeni mezunsa 2000 bile degil. karisi da calismiyorsa cuku tuttugunun resmidir. ev kirasi mi versin, coluk cocugunu mu doyursun, eve esya mi alsin, eve alisveris mi yapsin bu parayla?

en iyisi evlenmem bir sure kendime harcarim diyor adam hakli olarak.

günümüzde bir adamın, kadından ciddi boyutta maddi çıkarı yoksa genelde o kadınla evlenmekten korkuyor. büyük ihtimalle kararsızlık yaşıyor. ama çoğu adamın bu kadın benimle param yüzünden mi evleniyor acaba şeklinde düşünceler içinde olduğunu sanmıyorum.

benim gözlemlediğim kadarıyla adamlar tek kadına bağlanmak istemiyor. ayrıca çoğu adam sorumluluk almak istemiyor. kadına eve geç geldiğinde hesap vermek istemiyor. özgür olmak istiyor. karşısındaki kadının da özgürlüğünden feragat edeceği ve aslında çoğu sorumluluğu kadınların üstlendiği bir an olsun aklına bile gelmiyor. ya da sorunlu bir aileye sahip olduğundan, mutlu bir ailesi olabileceğini aklının ucuna bile getiremiyor.

zaten türk erkekleri genelde kadınlardan daha korkak. dişçim bile erkeklerin diş çektirme konusunda ne kadar çekingen olduğundan bahsetti geçenlerde. deprem olduğunda da bazı adamların kadınlardan daha çok tırstığına bizzat şahit oldum. bazen, hatta çoğu zaman, fatih'in torunları olduğumuzu unutuyoruz galiba.

oysa, yapılan araştırmalara göre gereğinden fazla korku ve endişenin sınavlarda bile başarıyı çok olumsuz etkilediği bulundu. aynı şekilde, kadın olsun erkek olsun bu aşırı evlilik korkusunun insanların duygusal hayatlarını çok olumsuz yönde etkileyeceğini düşünüyorum. ne de olsa her şeyin fazlası zarardır. bence insanlar bir şekilde serin kanlı davranmayı başarmalı, ve endişeyle zaman kaybetmek yerine karşısındakini gözlemlemeli, anlamaya ve tanımaya çalışmalı.

aksi takdirde, bu korkak insanlar ya önlerine çıkan tüm iyi fırsatları kaçıracaklar, ve yalnız ve mutsuz olacaklar ya da sonunda "ben yaşlandım artık, bir an önce evleneyim" deyip kısıtlı zamanda yanlış bir kararla yanlış insanla evleneceklerdir.

şunu unutmayın ki, insan sosyal bir hayvandır. yalnızlık, insana göre değildir. ya duman bile evlendiyse ve eşi ve çocuğuyla bodrum da tatil yapıyorsa ben artık hiçbir şey söylemiyorum. *

korkmaması ilginçtir. çünkü; babası zengin değilse ev geçindirme derdi var üstad ev geçindirme. baba dışarı çıkacağım 20 lira 50 lira varsa verirmisine benzemez bu işler.

(bkz: evlilik pişmanlıktır)

bunlardan biri de benim efendim. nişan yapıp köşeden dönünce insan ister istemez çekinceli oluyor.

(bkz: sorumluluktan korkan erkek)

tek gecelik çalışan erkek.

sadece kendisi için korkan erkek olmayabilir.
uzun bir yaşam paylaşacağı bayanında rahat olması gerekli.

kendisi hakkında karar verme yetkisini başka birine devretmek istemeyen erkektir.
günümüzde evlilik erkeğin, kadının hükmü altına girmesi anlamına gelmektedir.

eğlencelerinde kısıtlama eleceğinden korkan erkektir.belkide hayatının aşkının o olduğundan emin değildir.

Bütün erkekler.. Hak vermek lazım,hayat kısa doludizgin yaşa.

erkeklerin evliliği yasal seks olarak algılamasından kaynaklanır. yasal olmasa da onlar ve seksleri toplum tarafından ayıplanmadıkları için evliliğe ihtiyaç duymazlar. çünkü evlilik aynı zamanda özgürlüklerini de kısıtlayacaktır.

sevgiliyken kısıtlanmıyor sanki. yada erkekler bayanları kısıtlamıyor mu?

velhasıl kelam bu korku yaklaşık 30 yaşına kadar sürer. sonra yerini yeni bir korku alır. ya evlenemezsem? *

türlü sebepleri olabilecek erkektir.

--spoiler--
gerisini okumazsan okuma ben kendi sebeplerimden sadece birini yazıyorum, genel geçer mi bilmiyorum yani.
--spoiler--

niçin korkmalı bir erkek öznel olmadan, nitel olmadan, nicel sayılara dayanarak? evet düşündüm. onlarca istatistik yapabiliriz. lakin ben birine kafayı taktım.

bir kadın evlenmek için erkek aradığında veya erkekleri o gözle sorguladığında ilk önce "parası var mı" veya "varsa ne kadar var", "olan bana yeter mi" sorusuna göre erkeğin diğer özelliklerine bakmaya başlıyor. daha bu ilk üçlemeden geçemezseniz, kadının size evlenilir mi diye bakması olasığı kalmıyor.

ben bu ikiyüzlülüğe kılım hocam. düşünün bir erkek evleneceği zaman para pul aramaz. sevebilir mi, ömür boyu sevebilir mi ona bakar. nasıl incelerseniz inceleyin rakamlar hep bunu gösterir. para için evlenen erkekler istisna olacak kadar azdır. lakin kadın kısmına bakarsan oran çok büyüktür.

--spoiler--
lan bi dinle amk. bir oku önce. uzun ama oku. sonra karar ver.
--spoiler--

para için evlenen, parası daha çok diye ihtimaller arasında seçme önceliği belirleyen kadınların oranı hakikaten fazla. kimse kadın olduğu için savunmaya geçmesin. biz uzaylı değiliz. görüyoruz amk. hatta senin de osurduğunu biliyoruz. salak değiliz.

e şimdi hani kadınlar ince ruhluydu? hani duygusallardı? ulan evlilikte sevgi arayan benim. ince ruhlu neden sensin? eşitlik diye bir olay çıktı. -ama değişik bir olay lan bi oku hemen atlama. oku bi.- ağır işe gelince centilmenlik yutturmacasına erkeğe iteleme durumları hep var. buna itirazımız yok. ama sorumluluk alanında da bu yutturmaca var. ben seni döveceğim demiyorum ki zaten. konumuz evlilik. şimdi sen parası çok olanlar arasından tercih yapıyorsun. bir yuva kurarken beraber kuralım mantığın baştan iflasta. çünkü para arıyorsun. önceliğin bu. e haspam eşitliğe noldu? ekonomik özgürlük işin bitince dehlemek için mi bizi? e ben sana nasıl güveneceğim? nasıl korkmayacağım evlilikten? hiçbir erkek bir kadınla evlendiğinde kafesledim demez. çünkü kadını değerlidir. orta konuşmalarına meze etmez onu. ama zengin koca ile evlenen kafeslemiş oluyor. bu tarz kavramlar zaten bir günde oluşmadı. bakış açınız bu evliliğe.

inkar etmeyin amk. eksi basarsınız çok çok. ama korkumuzu böyle yok edemezsiniz.

atacağı imzayla evlilik sporun siyah formasını (bkz: damatlık) üstüne geçirip son forması olacak kar beyaz formayı (bkz: kefen) giyene kadar hep aynı sadakatle, aynı forma için mücadele etme konusunda zamana ihtiyacı olan erkektir. o şimdi gollerini bireysel antrenmanlarda atmakla yetinmektedir. doğru zaman, doğru yerde hayalindeki evlilik spor için boş mukaveleye imza atmaktan gurur duyacaktır.

gayet makul karşılanması gerekilen erkektir. bugüne kadar sorumluluğu yalnızca kendine ait olan, yaşadığı kötü olaylar da alıp başını gitme özgürlüğünü kaybedeceği için tedirgin olur. bir yaşamı paylaşabileceği birine olan güven eksikliğini tam aşamadığı sürece bu yola girmemesi tavsiye olunur.

(bkz: Bekarlıktan bıkmamış erkek)

artık özgür olamayacağını düşünen erkektir. kadının korkması daha doğal gibi gelir insana. çünkü kadın çalışsa da evi çekip çevirecek yemek temizlik vs yapacak gerektiğinde hesap kitap yapacak asıl özgürlüğü kısıtlanacak * olan kişidir. Ama annesinin evinde olduğundan farklı bir iş yapmayacak olan erkek yani oturup TV izleyecek yemek yiyip yatacaktır ve üstüne bu durumdan korkmaktadır. en kötüsü evleneceği kızın yemek yapmayı bilmemesi ve temizlik yapmayacak olmasıdır ki böyle bi duruma pek rastlanılmaz.