bugün

kız erkek olaylarına girmeyeceğim bu devirde evlenilecek kızda erkekte bulmak zorlaştı.

aile baskısıyla evlenmeyi ya da ilk gördüğü insanı leyla mecnun sanıp 2 sene sonra küfürleşerek kahvaltı isteyenleri kastetmiyorum. harbi harbi 60 sene geçirmeyi göze alabileceğin, kavgaların kalp kırmadığı, birbirinin eli kolu bacağı olabilecek evlilikler.
insandan ziyade evlenecek para bulmanın zorluğunu tartışmak gerek.
paranın yok etmeye çabaladığı bir müessese daha .

evliliğin ne olduğunu bilmeyenlerin çok büyük bir kısmı ayrılıyor .

zannediyorlar ki evlendikmi hep mutlu olucaz .

böyle olmayınca da ayrılıp yine mutsuz dul ve bekar hayata dönülüyor .

hedefler aynı olmaz ise ayrılık zaten kapıda bekler .

önemli olan iki tarafın bunu bilip ayrılığa kapı açmamalarıdır .

o kapıya zincir vurmaktır tuğla örüp betonla kaplamaktır .

sıkıntılara birlikte göğüs germektir yükü hafifletmektir .

biraz onun biraz bunun taşıması dır .

öyle iki sıkıntıda bitti diyenler konuyu anlamamış oluyorlar yani .

ilk çare oldu şimdi ayrılık .

halbu ki en en en en son olması gerekiyor .

insanlar çok keyifci oldular keyifleri biraz kaçmaya görsün zırt diye ne kadar gemi varsa sandal yakar gibi yakıyorlar .

herkes hata yapar ama benim eşim yapamaz gibi düşünmemek lazım çünkü sende yaparsın o hatayı yeme kimseyi yani .

dünyanın bir ton hali var şeytana uyması var ! önemli olan bir daha aynı hataya düşmemektir !

ayrılık en son düşünülmesi gerekendir .

gönül ister ki herkes eşiyle birlikte mutlu ve mesut yaşasın ve birlikte bu yalan dünyaya gözlerini kapasınlar .

ne kadar güzel bir hayat örneği teşkil ederdi bu .

eskiler gibi sevip eskiler gibi birlikte ölmek . gerçek sevgiler eskiden di artık gizli saklı kalmadı tabi .

teknolojinin yan tesirleri bunlar bana göre . aklı olan insan bence teknolojinin dibine kadar girmemeli .

sadece bu konu da değil her konu da kendisini ve sevdiklerini korumalı temkinli yaklaşmalı balıklama dalmamalı .

yan tesiri hesabı .
büyük sorun. bir kere önce olaya hemcinslerimin açısından bakacağım. her geçen gün psikopat, kadını sahip olduğu mal olarak gören, şiddet uygulayan, aldatan, karısı olduğu için ona tecavüz etmeye hakkı olduğunu sanan, hatta hunharca katleden şerefsiz kaynıyor ortalık. kimsenin alnında ne olduğu yazmıyor. yalnız ölmek istemiyorum, yanımda sevdiğim ve beni seven biri olsun istiyorum. anne olmak da istiyorum tabii -biyolojik saat denen bir şey var- fakat kimseye de güvenemiyorum.

ayrıca erkekler de kendi cephelerinden bakınca haklılar. ihanet etme potansiyeli olan, "bakireyim" diye yalan söyleyen -bu arada erkek de ilk evliliği ise bakir olmalıdır, yok öyle her haltı yemiş olmak- ama bazen de bekareti bozulmasın diye başka her türlü haltı yiyen kadınlar var. çocuğunun babası olduğunu zanneden ama başkasının çocuğuna babalık yapan erkekler var. kim kime neden güvensin?

bunun bir çözümü var mı bilmiyorum.
bunlardan biri evlenmek istememek. bu bir tercih meselesi tabiki.

bununla birlikte evlenmek isteyip evlenilecek insan bulamayan bir yigin insan var ülkede. korku, güven, bitmeyecek sevgi, ask, ekonomik etkenler, secicilik, detay, kafa dengi, kriterler ve digerleri. hakikatten zor bir durum olsa gerek. belki de kimileri icin en zoru. bol sans demekten baska elden bir sey gelmez.
Ekonomik sorunlarin yanı sıra, sosyal medya çılgınlığı devam ettiği sürece, bu zorluk devam edecektir.
boşanma davaları çok uzun sürdüğü için, evlenmeye uygun ve tecrübeli olanların boşa çıkamamasından kaynaklı.
güncel Önemli Başlıklar