evi boşaltmak

(bkz: tasinmak)

ogrenciyken 3 arkadas ayni evde kalmaktaydik. gel zaman git zaman ev sahibi evi satacagini, evi bosaltmamiz gerektigini soyledi.
3 erkek bir gun boyunca eve girip girip ciktik gene de bosaltamadik kahpe evi.
yardima diger arkadaslar geldi. sag olsunlar 1-2 esya da onlar aldi eve girip; oyle bosalttik. *

(bkz: evi boşaltmak)

kuvvetli bir dil gerektirir. lakin kocaman evi boşaltmak zordur.

Önce tanım lazım: Uzun ya da kısa belli bir süre içinde yaşanmış (hele ki gerçekten yaşanmışsa daha zordur) evdeki eşyaları, içine sinen tüm 'an'larla birlikte kolilere yerleştirmektir.

-Aileyle birlikte oturulan evi boşaltmak aslında ünversite kazanıldıktan sonra yapılandır.Ne o oda senin olarak kalır tatil dönüşlerinde farkedeceğin üzere ne de sen artık o odaya tam olarak ait hissedersin kendini,
-Üniversitede yıllarca aynı evde yaşadığın arkadaşlarınla mezuniyet dolayısıyla boşaltacagın evse daha çok koyar çünkü (büyük ihtimalle) hayatında ilk kez eşyalarını kendin seçmiş, faturalarını kendin ödemiş, mutfağındaki yemekleri sen yap(ama)mışsındır.
-(Hangisi daha çok can yakar bilemedim ama)Bir de sevgiliyle birlikte yaşanan evi boşaltmak vardır ki ilk ihtimalde tüm eşyaları evle birlikte yakmayı getirir akla sonraki ihtimalde yeni taşınılan evde neyı nereye koyacagını bılemez zaten evden "ayrılan".

Demem o ki her durumda zordur.Bi evin içini boşaltmanın vakti geldiyse ortada muhakkak içi boşaltılmış başka hisler vardır.

Edit: imla.

evdeki eşyaları evin dışına çıkartmak, taşınmak üzere evdeki eşyaları kamyona yüklemek.