bugün

yemekteyiz programında ortaya çıkan gerçektir. ne zaman et yemeği yapılsa yiyen herkes ağzı birliği edecesine et çiğ kalmış pişmemiş demektedir. vardır bu işin bir hikmeti. bir eti bile pişiremeyen bir milletiz. biz ne işe yararız ?
ne kadar pişiremesek te pişirebildiğimiz kadarıyla mangal muhabbetinde elimize su dökebilcek bir millet yoktur.

(bkz: muhabbet olsun)
dunya uzerinde barinmamasi gereken millettir. manihaizmi bile et yasak oldugu icin "olmaz haci" diyip sutlamis bir halkin yemekteyiz gibi herkesin kendi cikari icin ugrasip yedigi kaba sictigi bir yarismayla "et pisirmeyi bilmiyor" diye suclanmasi sacma otesi sacmadir arkadas.

turk pisiremeyecek de kim pisirecek olm?
(bkz: et yemeyi bilmeyen türk milleti)
et pişirmesini değil et yemeyi bilmeyen millettir. durum öylesine vahimdir ki yemekteyiz programından örnek verecek olursak, bir blok görevlisi bile tabağında löp etleri yemeden bırakabilmektedir. lan hergün et mi yiyorsun sen derler adama?!
et pişirmesini?
et pişirmeyi?
türk?
türkçe?
sorularını zincirleme aklıma takandır.
ayda yılda bir et yiyebilen kişilerin çoğunluğu oluşturduğu bir toplumda yadsınmaması gereken hadise. bir entry'i daha levent kırca mesajı vererek bitirmenin haklı gururunu yaşıyorum.
yemekteyiz'i kaynak göstereceksek;

- türk milleti eve ayakkabıyla girer.
- türk milleti her akşam yemeğine çiçek yaptırır.
- türk milleti sini kadar tabağın içine iki lokma yemek koyar ve bitirmeden bırakır.
- türk milleti daima kepekli ve siyah ekmek yer.
- türk milleti akşam yemeğinde saçını topuz yaptırır.
- türk milleti her yemekte kıl bulur.

vs. vs.