bugün

yok artıktır .
Bizimkilere esrar deyince ilk akıllarına gelen harabe bi ev ve tenekede yanan ateş etrafına toplanmış insan evlatları gelir. Tabuları yıkma vakti gelmişte geçiyodur, çocuğun tatlılığına baksana ne güzel koşturuyor evde. Anneme izleteyimde devrimiz değişsin.

Tanım: Belçika da yasallaşan ot reklamı.
yasallaşmasını tüm kalbimle desteklediğim doğal anti-depresandır. fakat reklam filminde küçüçük bir çocuğun bu denli ön planda olmasını kesinlikle tasvip etmiyorum.
bu konu hakkında biraz uzunca bir yazı olacak. beyin kendinde haz uyandıran olaylar için dopamin salgılar. bu salgı ne kadar fazla olursa o kadar dopamin salgılanır ve alınan haz o kadar yüksek olur. bu her şey için geçerlidir. yapılan olay ne ise ( öpüşmek, sevişme vb ) ilk yapıldığında salgılanan dopamin miktarı en fazladır. sonra her seferinde biraz azalarak devam eder. eğer ara verilirse tekrar o dopamin seviyesinde artış olur ama hiçbir zaman ilk deneyime benzemez.

yani esrar içen kişi ilkinde 100 dopamin salgılıyorsa ikinci denemesinde bu % 90 vb şeklinde azalmaya başlar. dolayısıyla belli süre sonra aynı hazza ulaşmak için doz artışı ve diğer narkotiklere yönelim oluşur. bu olayın en sonu yüksek doz eroine bağlı ölüm olur.

anlattığım gibi bu tür uyuşturucu maddeler uzun vadede kesinlikle hayati tehlike oluşturur. sadece kendi için değil belli süre sonra o madde ile arasındaki herkes için. para vermediği için öldürülen ebeveynlerde bu gruba girmektedir.
sigara içenler, esrara çok zararlı diyor ne kadar saçmalık.önce sigarayı bırakın.
iradesiz insana esrar değil hamburger verseniz de kendini öldürtecektir. ne güzel yazmış hamburger yiyenin zararı kendine. ama ülkemizde sarhoş şoförler yüzünden her yıl insanlarımız ölüyor. esrar ile başlayıp sonra diğerlerine geçen insanlar bu maddeler için başkalarına zarar veriyor . çünkü o anda iradeleri yok. sadece kendine zarar verecek bir şey olsa kabul ama çevrene zarar vermenin önünü açıyor. esrarın savunulacak bir tarafı yok.