bugün

yeni sevgili buluncaya kadar geçen süredir, bulamazsa uzar gider.
psikologların dediğine göre, geçirilen ilişki süresinin yarı zamanı.
kişinin psikolojik durumuna göre 3 ya ile 5 yıl arası sürer.
not : psikolog arkadaşımın yorumudur.
cıkma süresi(sene) * yeni sevgili bulma olasılığı (0.5 , 0.3 vs.) * bağlılık yüzdesi * kötü arkadaş sayısı ( ara la kesin barışırsınız diyenler)

olarak formülüze edilmitir.

sonuç sene cinsinden bulunmakta olunup. yeni sevgili bulma olasılığının artmasının süreyi kısaltıcı önemli bir faktör olduğu tespit edilmiştir. eğer kötü arkadaşınız yoksa değeri 1 alınız. *
her göz göze gelmede uzayan süredir.
tam olarak 1 ay 19 gün 21 saat 55 dakika 41 saniye 8 salisedir.

eski sevgiliyi unutma süresi diye birşey mi olur lan? insandan insana değişir bu. bazısı çabuk unutur, yoluna bakar. bazısı unutamaz derbeder olur.
(bkz: 7 ay)
Kendilerini unutturmamak için g*tlerini yırtanlarda vardır ki aman aman hiç açmamak lazım o konuyu. *
çok aşık değilseniz yenisini bulma süresine tekabül eder.
niye böyle şeyler yapıyorsun sen sözlük. yazık değil mi bize. ne gidebildim ne kalabildim ama süre hala işliyor.
formüle edilemez ama denenir.
x; sevgili, y; süre, z aşkın sayı*
limx (eksi sonsuza giderken) y (üzeri eksi z)
şahsi kanaatim eski sevgili yoktur, eski fuck buddy vardır. zira sevgili eskimez zamanla eskidiği düşünülen kişi asla sevgili olmamıştır veya olamamıştır. bu itibrla asla unutulamaz.
nereden mi biliyorum?
sırılsıklam aşık olduğu ilk göz ağrısını unutan bir kişiye bile rastlamadım henüz.
benzeriyle çıkana kadardır. (bkz: hala unutmuş degilim)
"sevgili" ve "eski sevgili" sıfatı içerisinde yaptığı hal ve hareketler sonucunda törpülenilen duygu ve düşünce ile alakalıdır.Bu sebeple kesinliği belli olmayan süredir.
Bulunan sonraki sevgilinin unutturma kapasitesine göre değişir.
yenisini buldum günü gözlerinde kayboldum saatine kadar.
mutlak unutma yoktur. ancak sevginin derinliğine göre hatırlama ve acı çekme sıklığı değişir. zaman olur hiç öyle biri yokmuş, yaşanmamış sanırsınız ama an gelir hatırlarsınız. işte o an dudağınızın kenarında küçük bir tebbessüm ise unutmuş sayabilirsiniz kendinizi.
ayrıldıktan sonra, annenizin aradığı her telefona o arıyor diye koşmanız, turkcell'in attığı mesajlarda yürek çarpıntıları yaşamanız, her gün emaillerinizi heyecanla bir şeyler yazdı mı diye kontrol etmenizle geçen yaklaşık iki ayın sonu olabilir. bunların hiç birini yapmadığı ve artık sizi unuttuğunu kabullenmeniz gereken an gelir sonunda. kendinize bir deadline belirleyip, o güne kadar bir girişimde bulunmazsa artık onu özlemeyeceğinize yemin edersiniz.
yenisini bulana dektir.
(bkz: dante alighieri)
eski sevgiliye ''eski'' diyebilmek için yeni bir sevgili edinmiş olmak gerekir. Bana göre 4 senedir, fil hafızası varmış bende de mubarek!
sancılı bi süreçtir.
ilişki süresinin yarısına tekabül eden dönem.

şimdik, altı aydır mı beraberdiniz, bitti, hopp üç ay sonra unutmuş oluyorsunuz. * *
kişiden kişiye değişen süredir. eski sevgililerin sayısı arttıkça aşk acısıda ayağa düşüyor.
sevgiliye göre değişen süredir. kimi vardır ki çok sevmişsinizdir ve hiç unutmazsınız. üzerine başkalarını sevebilir ve onlardan da ayrılabilirsiniz işte o yalnızlık anında tekrar canlanır bu en çok sevilene duyulan özlem. hepsinden ayrı bir yerdedir. hiç değişmez hiç gitmez. zamanla alışırsınız artık acısına aklınıza ara ara geldi mi gittiği ilk andaki o yangını içinizde hissedersiniz her defasında.

eğer siz de benim gibiyseniz tek hissedebildiğiniz de bu kalmıştır hayatta zaten.
kaldığı süre kadardır üç günlük aşk üç günde gider yıllanmış aşkları harcanan yıllar belki siler .