bugün

bir kaç saat önce Instagram'da gezinirken oky'a (çizer kendileri) denk geldim. biraz inceledim adamı, sonra bir zamanlar uykusuz'u okumama neden olan net çizgilere sahip ersin Karabulut'u aradım heyecanla.

gitmiş ülkeden anladığım kadarıyla...

hayatını, hislerini, geçmişini çizen birisi olduğundan tanıdık geliyor ersin Karabulut çoğu insana. sandık içi 1-2'leri bir solukta bitirdiğim için bazen çay kahve içerken anlatılanlar gibi, bazense rakı masasında anlatılmış hikayeler tadında tanıyorum adamı sanki. bir hikayesinde aslında kendinin de insanları üzen, çizdiği insan kadar hassas olmadığını dile getiren biri. kim insanları kırmaz ki?

gitmesine üzüldüm biraz... kendisiyle çok vakit geçirdim, haberi yok tabii. kaçmış kurtulmuş aslında. kitap çıkarma amacıyla Fransa'ya gitmiş. yeraltı öyküleri için çalışıyormuş şimdi. inanılmaz bir istekle beklediğim kitap üstünde çalışmasına çok mutlu oldum.

ellerine uzun uzun dalıp gitmelik, annesinden korkan yaramaz çocukları andıran, kırmızı bir balonun takip ettiği kıvırcık çizer. umarım istediği her şey güzellikle olur.
çizgileri çok iyidir. "amatör" benim yerli olarak okuduğum en başarılı çizgiromanlardan bir tanesidir. (hatta en keyif aldığımdır, ne yalan söyleyeyim)

ancak her zaman aynı tadı yakalayamamaktadır. çizgileri hemen hemen her zaman kurguladığı konunun önüne geçmektedir. ama çok güzel çiziktiriyor bea, konu leş olsa bile okunur. ("sevgili günlük" konu olarak son derece leşti bence, ama yine keyifle okumuştum)
sosyal medyada uzun zamandır takip ettiğim çizer. sanki kedileriyle birlikte sessiz sakin ve huzur dolu bir hayatı var. özeniyorum lan.
Sadece Sandik ici yuzunden olene kadar okunabilecek insan. Fakat Sandik ici disinda da elle tutulur bir ise imza atamayan adam. ( Bana gore ). yeralti hikayeleri vs tirro isler.
Başka bir instagram delisi. Çok yakışıklı maaşallah.
arada bir camdakiler'i çizer, iyidir.
çizim konusunda çok yetenekli olduğu gerçek. Fakat onları yaşadığı çarpık aşk ilişkileri yerine biraz daha hayal gücüyle dolu öykülere yöneltirse çığır açabilir. Evet biraz da şımartalım.
şimdilerde adamlığından sual olunur mu bilmem ama karikatürlerini ilk okuduğumda adam gibi adamdı. uykusuz dergisi toptan hdp yalakalığı yapmaya başlayınca şüphelerim artmadı değil. ama eski ersin karabulut ölmediyse hala adamdır. aynı ben lan. saygılar kendisine.
Birkaç aydır s.kik bir öykü ile uykusuz'un iki sayfasını hiç eden ademoğlu. Bir bitmedi de...
cizgisini falan aşırı beğendiğim samimi içten anlatımı olan yıllardır uykusuzu sırf onun için aldığım kişiliblablablablaa...

ya ben buraya ilanı aşk etmeye gelmiştim aslında, bi baktım meğer herkes aşıkmış zaten bi nebze. genç kızların sevgilisiymiş hep. neden allahım nedeennn :(

çok tatlı ki <3
birgün bir yerde kestane şekeri ikram etmek istediğim insan. sürekli suratının patates gibi olduğunu söyleyip duruyordu haklıymış ama fakat yakışıyor. en samimi duyguların insanı, anneciğinin ellerinden öpelim ve üç evetle uğurlayalım. gerçekten de çok seviyorum.
Çizgili tişörtle gezen kestane seven açıksözlü insan.
neredeyse her çiziminin bi karesine muhakkak balon yerleştiren çizer. detaylarını sevdiğim.
bu hafta uykusuzdaki köşesini boş bırakan çizer. şahsen kendisi tek başına benim için dergiyi alma sebebi.

sandık içi kitabını bir çırpıda okudum ve kendisini neden bu kadar sevdiğimi tekrar anladım. bu adam kendini değil; beni, seni, onu çiziyor. çizdiklerinde kendimden bir parça buluyorum. kıza ilk açılışı, öğrencilik hayatında yaşadıkları, kurduğu hayaller, korkuları, mutlulukları... hepsinde kendimden bir parça buldum.

bu arada kendisine "samimi değil" diyenlere aldırmamalı. dibine kadar da samimidir, kendisini gömecek kadar da kendisiyle barışıktır. umarım ömrü yettiğince böyle çizmeye devam eder.
hayatın içinde yer alan ama kolay kolay dikkat çekmeyen detayları sandık içinde samimi bir dille işleyen karikatüristtir.
Münevver karabulut un amcasıdır.
Sosyal mesaj içeren yazılarıyla uykusuzu açar açmaz ilk göz gezdirdiğim sandık içi adlı köşenin çizeri. Gerçekten güzel konulara değinip insanın yüzünde bir tebessüm oluşturmayı başarıyor.
Eskiden daha bi güzel çiziyordu sanki, bir tek bana mı öyle geliyor?
Senin bi daha instagram hesabına bakan ne olsun.
Hani \"amatörleri\" destekliyorum hesabı, uykusuz dershanesini yaptın, amatör diye çizgi öykü çizdin ya valla o instagram hesabında çizdiklerini görünce elimdeki tarama ucunu gözüme sokasım geliyor, çiziktirdiğim sayfaları yiyesim geliyor.

Bühühühüğ ne güzel çiziyon ya bühühüğ çizmesin öyle...

http://instagram.com/ersinkarabulut?modal=true
çocukluğu 80' lerde, gençliği 90' larda geçmiş olanların yazıp çizdiklerinde kendinden çok şey bulabileceği sempatik çizer.
3 sene once izmir tuyapta konustum kendisiyle , bir onceki hafta kosesinde haftaya tuyapa leopar desenli taytla gelicem sizde giyin tarzi bisi cizmisti , neyse tuyapta imza sirasi bize gelince abi biz giydik leopari icimize hani sen giyicem dedin giymemissin ehehe dedigimizde yok ya giymedim ehehe diye karsilik verdi. O an dedim hah naif bu , tam bir pampa .
konu sıkıntısı çektiği belli olan yazar. öykü felan yazar yakında yine.
En sevdiğim çizerlerdendir .Bilen bilir, sandık içine uzunca bir ara verdikten sonra tekrar yazmaya başladı ancak eski tadı alamamaktayım nedense biraz zorlama gibi geliyor tahminimce okur ısrarıyla tekrardan çizmeye karar verdi
Artık iyiden iyiye umudu kestiğim çizer. Gözden ırak olanın gönülden de ırak olduğunu en acı biçimde öğretti bana. En acı diyorum çünkü uykusuz almamın sebebi olan insanlardan biri kendisi. Çok severdim yani ama aylardır yok. Üzülüyoz.
kendisine benzemek istemediğim bünyesi zayıf, kimseyi dövemeyen, top oynayamayan, vb. kimsedir.

hoş insan mayhoş insan oluşu benim gönlümde ayrı bir sevgi kazandırır. böyle samimi... ama patates kafasını soyup kızartması yapılası kimse.
güncel Önemli Başlıklar