erotik şiir denemeleri

yazarlarin iclerinde bastirdigi duygulari en ust seviyede ve ultra coskuda disariya yansitmalaridir. * *

7 sayisina adanan bir siir denemesidir.

bustiyerinle
dimdik karsimdasin
seni bolemiyorum
asaletlisin
ama meme ucun
sutyeninden cikmis
dik ve sert
usuyorsun
oteki rakamalarla
soguksun
ve yanlizsin
icimden gelen
bitmek bilmeyen
tek sayi atesini
meme ucunda hisseden
ve yavasca
icine ceken
benim rakamimsin

auuuwwww aman allahim o nedir böyle
wauwwwww alah özene bezene yaratmiş söyle
huwwwwww o nasil endam öyle
öfffffff bu kokuda ne böyle
pöffffff sarimsak mi yemiş böyle
offfffff gözüm bir daha görmesin söyle

yazari: falim reklamlarinda uwwwww diyen fötr takan yeşil gözlü ihtiyar'in kayincosu.

gel şöyle yamacıma ey dillenesi dilber
fazla naz yapma hazan gözlüm tez gel ver

ey nazlı dilber
bizim s.kimizden tramvay mı geçti
millet biri attı ikiye geçti

sende tutma kendini anlıyorum oldu mürdüm erik
e bende dayanamıyorum gel artık kamış oldu dimdik..
(bkz: anonim)

bugün yağmur var istanbul'da
feci üşüdüm
sen de öyle...
birbirimize sürtünerek
ısınmaya
ne dersin?

otobüsün karşı
koltuğunda
oturan
bayan

atılan her dil darbesiyle
klitorise,
tansiyonu yükselen
ayılıp bayılan
fantazi çorap fetişisti
gotik dilberin
anusunu
malafatımla
doldurmak,

üstelik

bunu,
içimdeki
en büyük nefretimle
-aşka olan-
icra etmek istiyorum

transparan bir gecelik var üstümde,
bir kutu cilek receli de elimde,
bir tane dövmem var, tam surda belimde,
seni istiyorum, bu güzel bronz tenimde.

geldim yavrum, beyaz slip donumla,
zor geldin eve benim zorumla,
yavas dokun, fazla oynama boynumla,
haydi dök receli, karisiversin kokumla.
*

sütun sütun bacaklar,
karpuz gibi kalçalar,
o ne biçim portakallar,
mimiğimi tırmalarlar.

dedemin malı gibi,
sönmüş benimki,
ben şimdi seni nasıl tahrik edeyim ki?
ümüğümü tırmalarlar.

(#5261946).

misal:
bu yıl fındık olmadı
yılındandır yılından
sana çorap öreyim
bacağımın kılından.

dam üstünde un eler
tombul tombul memeler
kapat göğsünü kadınım
yapışmasın keneler.
*

otuzbirci bünye

Fikfiklemek arzusiyle dolup taşan bünyem var
Sıvazlayınca patlayan fik şeklinde fünyem var
Her ne kadar dam isterim deyu feyad etsemde
Üzerinde "Otuzbirci" yazan altın künyem var...

Bağırdıkça ben hep damcık,meme,bacak,köt diye
Sanılmasın yaşıyorum lüleden yiye yiye
Ya tutuyorumdur fiki,yahut başşak elimde
Barrağımdan müteşekkil sıkıcı bir dünyam var...

Maatteessüf fikim hafif sol yana doğru yamuk
Başşaklarımda mantar var,köt çatalımda pamuk
Ayak kokmuş,saçlar yağlı,kıllarım yumuk yumuk
Sırf otuzbir çekmek için kullandığım banyom var...

Kızlar durun nolursunuz,kaçmayın böyle benden
Bir kerecik bandırayım bir arkadan bir önden
Tutun,kavrayın,dilleyin,razıyım zaten dünden
Bir bilseniz şaşarsınız,bin türlü fantazyam var...

Fikfik hayali kurarken birgün düşersem damdan
Dam fikmeden göçer isem şu ölümlü dünyadan
Taş dikmeyin mezarıma üstünde "Memo" yazan
Ölsem bile dimdik duran mermer gibi fikim var...

AŞIK MEMO

gözlerime baktığında titriyor içim
ellerine dokunduğumda ise gözlerim
damarlarıma kadar öpmene acıktı tenim
seninleyken zaman çok kısa ve az
neden vurdun ona, anlamadı elim
çok mu geldi memeye bir sıvaz?

(bkz: çok canım acıdı çeksene elini)

dudakların dudaklarıma dokunduğunda
ufukta kızıl şehvet hareleri görünüyordu,
sadece sen bakarken gözlerini kamaştıran;
ama varolmadığını bildiğin bir ışık tanesinin
hayali ateşiyle savuruyordu tüm benliğini
kapılıp gittiğin ela gözlerdeki
ıslak bakışlardan akıp giden,
saplantısal aşk çemberine doğru
gökyüzünün şıklığında sıcak ellerinden
kayıp giden bir yıldızın son
dokunaklı yansıması gibi...***

eskiler bunu bilir. şaka maka bende baya eskimişim ulan.

bahçelerde bağlarda
aradığım kadın sensin
tepelerde dağlarda
aradığım kadın sensin

bahçeye atı salarım
bostana da ben dalarım
içtim mi acayip yalarım
aradığım kadın sensin

bazen ahret sorusu gibi
fethi paşa korusu gibi
kolum soba borusu gibi
aradığım kadın sensin

oklavıyam bazıyam
ahmet yörüğün sazıyam
bırak kıllarını kazıyam
aradığım kadın sensin

su kenarında sakayım
dur karşımda bakayım
yılan gibi sokayım
aradığım kadın sensin

saçıma sürerim sarıyı
koynuna atarım arıyı
ne yapayım orospu karıyı
aradığım kadın sensin

yatarım bomboş hanede
yedim içtim meyhanede
simav'da kerhanede
aradığım kadın sensin

ali iyidir elin itinden
kül bastı yaptım at etinden
ben tanırım karıyı götünden
aradığım kadın sensin...

Bilitis'in Şarkıları ve Ahmet Muhip Dranas okunmadan girişilmemesi gereken eylemdir.

hamam tası gümüşten
yeni çıkmış o işten
beni pavyona alıştıran
senin yavşak enişten

öpücük kondurdun boynuma,
hemen atladın kafasına.
berbatsın anlasana,
aldın hemen ağzına.

yemeğin salçalısı kadının kalçalısı. sarışının adı esmerin tadı.

o kadar zorki hayat bilmezsin
Kendini sorgulayıp gidersin
Daha yalamak istemesin
Bulabildiğin kadarını

Insanlar düşmüş vicdansızlığa
Vermiyorlar amaçsızca
Cığlıkların hala kulağımda
Kalkan kalktı neredesin?

Ben her okşayışımda bacaklarını
Sen okşadıkda kalınlaşırdı
Kalınlıştıkça sıcalırdı
Içimden geçenlere rağmen sesim çıkmazdı bilirsin.

Burakmadık birbirimizi
ölümsüzlüğe burakır benliğimizi
Inadına sevdik birbirimizi
Insan insanı sikermi?.

Azm-u hamam edelim, sürtüştürem ben sana,
Kese ile sabunu, rahat etsin cism-u can.
Eğil eğil sokayım, iki tutam az mıdır?
Lale ile sümbülü kakülüne nevcivan.
Diz çökerek önüne ılık ılık akıtam,
Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan.

Salınarak giderken arkandan ben sokayım,
Ard eteğin beline, olmasın çamur aman.
Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyenden çizmeyi, olasın yola revan.

Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarıda hiç,
Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan.
Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim,
Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.

Herkese vermektesin, bir de bana versene,
Avuç avuç altını, olsun kulun şaduman.

Sen her zaman gelesin, ben Vehbi'ye veresin,
Esselamun aleyküm ve aleykümesselam.

al içine beni,yer yüzünde bildiğim en sıcak yer orası
belkide dünyanın merkezidir kim bilir
senden çıkıyordur tüm lavlar
her mağaranda benden, milyonlarca küçük insanlar.

bir vadi var iki göğsünün arasında
medeniyetin beşiği olmalı
oradan yürümeli insanlık
oradan başlamalı kavimler göçü

oy şişman kız şişman kız da
ne yer böyle şişersin.
deliğini tıkadım da,
şimdi nerden işersin.

aklın kalmasın bende
Soyundum gururumu gittiginde.

Ne güzeldi o memelerin
Her gece yalardım onları
vajinandan akan sularla yıkanırdım
gel beybiliboy gel.