bugün

tolgahan bostan'dan nefis bir $iir.

Diyelim ki doğru..
Zülfükâr kılıç gibi kınından çektik öfkeyi
Hançer yarası kanayan sırtımızın acısıyla
ihanete ölüm saçtık..
Kadınlarımız geride, erlerimiz cephede
Kan sıçradı paylaştığımız ekmeğe
Dualar gölgesinde ellerimizi Yaratana açtık..
Hayır mıdır,
Şer midir içinde bulunduğumuz ahval-ı ruhiye
Bilinmez..
El eteğimize yapıştı, biz kendimizden kaçtık...

Diyelim ki doğru..
Kaderimiz kötü, talihimiz teres..
Acılar kör etti ocağımızı
Kundaklanmış ateşler yüreğimizi yaktı..
Evimiz barkımız kül başımıza
Kurşunlar çağalarımızı yetim bıraktı...
Karşımızda hatırlı düşman
Arkamızda sinsi hain..
Vurdular süngü dipçik, vurdular el aman
Fevrimiz döndü, gözlerimiz şimşek şimşek çaktı..
Döşümüze vuran eli mi kınayalım
Kanımıza giren döle mi yanalım
Yeter artık yeter! ..
Anamızdan emdiğimiz süt burnumuzdan aktı..

Biz değil miydik ayağınız kaydığında elinizi tutan
Değil miydik hastalandığınızda yanınızda yatan..
Biz değil miydik varlığınıza sebep dağlarda tüfek çatan
Değil miydik inançlarınıza özgürlük katan..

Ne dalınızı zedeledik, ne gülünüzü tepeledik..
Ne elinizi iteledik, ne dilinizi engelledik..

Zenginliğimizde akil iken
Fakirliğimizde cahil mi olduk..
Güçlü iken adil idik
Zayıf iken katil mi olduk..

Üç kıtayı, beş denizi önünüze serdik..
Giymedik giydirdik, yemedik yedirdik..
Âlemlere rahmet peygamber desturuyla
Üstünüze bir gül gibi titredik..
Ne karşımızda asker ettik sizi
Ne dağda çoban
Başımızda kavuk gibi hep yücelerde gezdirdik..

Kapalı çarşıda sarraf oldunuz, hanlarda esnaf
Parayı buldunuz, boğaza nazır yalılara doldunuz..
Taht katında zarif kuldunuz, tebaada arif
Yüz buldunuz, Türk Halkını hakir kıldınız..
Çanlar çaldınız, kiliselere daldınız..
Karar aldınız, meclise mebus saldınız..

Soyunuz kurusun ulan, soykırım mıdır bu?
Yoksa inancımız gereği hoşgörü mü?

Hem suçlusunuz hem güçlü..
Hem linç edersiniz hem öç güdersiniz..
Hep taçlısınız hep haçlı..
Hep hiç dersiniz, hep piç gidersiniz..

Adam olun mert olun..
Bir kere de dürüst olun..
Dağlarda eşkıya sürüsü hoyratça esmediniz mi?
Gece köylerimizi dört koldan basmadınız mı?
Ayaklarınızın altında dedelerimizi kör bıçak kesmediniz mi?
Çığlıklarına rağmen ninelerimizin koynuna pusmadınız mı?
Susmasanıza be suratsızlar! ..
Asmadınız mı çalılara gelin kızlarımızın tumanlarını?
Beşikteki bebeklerimize kan kusmadınız mı?

Yetmedi.. Ya yetişmiş genç fidanlarımız..
Diplomat beyinlerimiz..
Barış elçisi insanlarımız..
Dünyanın gözü önünde güpegündüz bombalamadınız mı?
Kahrolası ellerinizle kurşunlara dizmediniz mi?

Şimdi gitmiş bozacının şahidi şıracı hesabı
Beybabalarınıza ağlıyorsunuz..
Kanlı gömleklerinizin üstüne
Sözde karalar bağlıyorsunuz..
Timsah göz yaşlarınızla lobilerinizi yağlıyorsunuz..
Dünya da hödük ya, inanıyor yalanlarınıza
Toprak taleplerinize koltuk sağlıyorsunuz..

O beybabalarınız ki; bizi iyi tanır..
Maraş'ta Sütçü imamı,
Antep'te Karayılan'ı,
Urfa'da Meçhul askeri düşündükçe
Kalıbından utanır..
Kimsenin yaptığı yanına kar kalmaz
Bugün göz kırpsa,
El sallasa da dağdaki benzerlerinize
Yarın ettiklerine fazlasıyla katlanır..

Allah şahit, sen şahitsin Ağrı Dağı
Ağrılarımıza tanıksın..
Keşke dilin olsa da konuşsan Aras ırmağı
Sen ki akan kanlarımıza kanıksın..
Fettan bakmayınca tarih yalan söylemez
Dokuz köyden kovulan Anadolu toprağı
Biliyoruz köz düşmüş bağrımız gibi yanıksın..

Ve sen..
Ve ben..
Yani biz..
Ey Şehit evladı! ..
Kahraman Türk Halkı! ..
Cellâdın cihanda yargıç, sen sehpada sanıksın..
Su uyusa, uyumak yok..
Düşmana karşı daim uyanıksın..

Aha buraya yazıyorum..
ihanetin hesabı sorulmazsa eğer..
Gök girsin, kızıl çıksın..