bugün

ulu önderimiz mustafa kemal atatürk'ün harkulade sözü "ermenilerin bu feyizli ülkede hiçbir hakkı yoktur"un orijinal halidir.

zira bu pek bilinen sözün tamamı şu şekildedir;
"ermenilerin vesairenin bu feyizli ülkede hiçbir hakkı yoktur"

lakin, ilerleyen zamanlarda bu sözdeki "vesaireler" kısmı kaldırılmış, bu sözün sadece ermenileri kapsadığı düşünülmesi sağlanmıştır.

burada bahsi geçen vesaireler'den biri de elbette ki kürtler'dir.
Vardir. Nufusun neredeyse yarisini oluşturan kurtlerin bu ulkede hakki vardir. Olacaktir.
kafa karıştırıcı söz.

harbi böyle bişey mi söylemiş lan?
bu ulkede herkes gibi kurtlerinde esit hakki vardir fakat, bolmeye hic bir haklari yoktur ulke boluculugunu kapsayan her irktan insanin bu ulkede hic bir hakki yoktur.
toprak orada yaşayanındır, oranın halkı karar verir.

bahsettiğiniz mantıkla, ırak amerikan toprağı olması gerekmez mi?

kim derse desin, toprağın milleti ırkı yoktur, yönetme hakkı oranın halkına aittir.
gürcü demeyi unutmuş mu acaba diye düşündüren söz.
hiçbir katkıları olmadığı için hak iddia etmek gibi bir hakları yoktur. mevcut hükümet döneminde kendilerine verilen fazladan haklarla idare etsinler. çok yakın zamanda ellerinden alınacaktır.
Kurdistan sinirlari icersinde vardir.
(bkz: hain milletler).
bu sözün gerçekliği tartışılır. türk millletinin milli amacını ve heyecanını gönlünde hisseden ve milli harsımıza hizmet eden tüm vatan evlatlarının bu ülkede eşit hakkı vardır.
Ermeni ve kürtlerin Türkiye cumhuriyeti altında yaşama hakki vardır amma ve lakin olayı ülkenin içinden bağımsız olması varsa siktiri çekerim kusura bakmayın.
3 mayıs dünya türkçülük günü vesilesi ile bir kez daha hatırlatmak istediğimiz gerçek...
Bir gerçek.
tabi ki gerçek.
(bkz: atatürk ün adana nutku/#32139012)
'Biz Ermeni doğduk, çocukluğumuz Kürt olarak geçti, büyürken de Türk olduk. Ama tabii bunun içinde her zaman bir Ermenilik vardı ve öyle kaynaşmaya çalışıyorduk.

Bize dediler ki ses çıkartma, kolay kolay kimliğini gösterme... Benim ismim Mari ama sokakta Meryem'i kullanıyordum. Beş kardeşiz, beşimiz de ev dışında başka isimler kullanıyorduk. Baran'ın adı ibrahim, Aram'ın adı Halil, Seta'nın Zeynep, Silvan'ın Selva, benim de Meryem oldu adlarımız.

ilkokula Diyarbakır'da gittim. Orada adımla dalga geçtiklerini hatırlıyorum.

O döneme ait bir anım var. Dedemle çarşıya leblebi tozu almaya gitmiştik. Küçükken mavi gözlü sarı saçlı güzel bir çocuktum. O sırada birisi geldi ve beni sevdi, yanağımı falan sıktı. Sonra dedi ki "Ben gidip bir abdest alayım, ne de olsa haram kemiği elledik" dedi.

Dedem o anda elimi tutuyordu. Çok sinirlendiğini hissettim ama neye sinirlendiğini anlayamamıştım. Eve döndükten sonra dedem avluda oturdu. Babam içeri girdi. Dedem bana Mayram derdi. Çünkü annesinin adı Mayram'dı. Babama döndü ve "Bugün çarşıda Mayram'a ‘haram kemik’ dediler. Demek ki hala bizi kabul etmiyorlar" dedi.

Ermeniler hakikaten çok yoruldu. Bırakın artık. "Biz sizi çok seviyoruz. Ama..." denmesinden de çok sıkıldık artık.

Beni artık Mari olarak görsünler. Beni Mari'den önce Ermeni veya Diyarbakırlı olarak görmesinler.'

yani demem o ki ırkını milletini pek seven, ülkeye demir atan vatandaşlar, artık sınıf sınıf ayıracağınıza insanı insan olarak görün. ne ettik la biz size?

-üç hilalin önünde durup elimizde bozkurt bi itin şakşakçısı mı olduk?

-üstümüzde takım elbisemiz elimizde tespihimiz kendimizi bir bok görüp kadını çocuğu mu ezdik?

-modifiyeli tofaşlarımızı altımıza çekip laf mı attık insanlara?

-yoksa özgecanın katilleri gibi o iğrenç hilal bıyığımızla mı öptük zorla bir genç kızı?

geldiğiniz yer aynı bok çukuru. sizin haklarınız bu yukarda saydıklarımsa varsın bizde olmayıversin.

varsın bütün oklar üzerimize doğrultulsun, biz doğru bildiğimiz yoldan şaşmayacağız. insanca yaşama hakkımızı savunacağız!
bunu söylemek faşist yüzsüzlüğüdür, siz kimsiniz ulan, sizin atalarınız orta asya steplerinde çinlilerle mukoko yaparken kürtler ve ermeniler bu topraklardaydı.