bugün

Bugün itibari ile Avrupa Parlamentosu genel kurulu, Türkiye raporuyla ilgili yaptığı oylamada, Ermeni iddialarını tanınmasını öngören değişiklik önergelerini reddetti. Ve yıllardır başımızı agrıtan bir yalan olan ermeni soykırımı resmen tanınmaz oldu.
ortada bir savaş yokken amerika yüzbinlerce yerli halkı gözünü kırpmadan katletti bu bir soykırım olarak kabul görülmedi. konu türkiye olunca soykırım denildi.
^who remembers today the extermination of the armenians.^

adolf hitler 22 agustos 1939

turkcesi;

bugun ermenilerin yok olusunu kim biliyor ki?
Ermeni sorunu ilk olarak 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşı sonunda imzalanan Ayastefenos anlaşması sonucunda ortaya çıkmıştır.
1878 Berlin Konferansı'nda da rusya'nın ortaya çıkardığı sorun olmaktan çıkıp uluslararası boyut kazanmıştır.
Ermenilerin soykırımın yıldönümü olarak saydıkları 24 nisan'da osmanlı devleti, ayaklanmaları çıkaran elebaşlarının tutuklanmasına ve ermeni komite merkezlerinin kapatılmasına karar vermiştiştir.
27 Mayıs 1915'te de techir kanununu çıkarmıştır.
kimine göre özde, kimine göre sözde, dedeme göre közde olan soykırım...*

edit: ulan yakan benim dedem, size ne oluyor. Kötüleyecekse o kötülesin entryi
osmanlı-rus savaşı sırasında osmanlının ruslarla savaşırken bir yandan da ermenilerin taşkınlık yaparak ordunun savaştığı cepheyi arttırması üzerine osmanlı devletinin müttefiki olan almanyanın tavsiyesi üzerine tehcir kanunu çıkartıp ermenileri suriyeye zorunlu göç ettirmesi sırasında yolda hayatını kaybeden ermenilerin güya katledildikleri iddiasının adı.halbuki suriyeye göç ettirilen ermeniler fransız üniforması giydirtilerek antep urfa maraş gibi şehirlerde işgallere katılmışlardır.güney cephesindeki kuvayi milliye hareketinin bu denli büyük olmasının nedeni bu ermenilerin türklere işkence vs gibi insanlık dışı muamele yapmasıdır.
(bkz: hangi ermeni soykırımı)
(bkz: sözde ermeni soykırımı)
türklerin yapmadıklarını iddia ettikleri soykırım.
uyuz olduğum tabir. "soykırım" tabiri "bir neslin tükenişi, soylarının artık devam edemeyişi" gibi bir muhteviyata sahip. yahu biz bu adamların soylarını kırıp yok ettiysek, ermenistan'da yaşayan ibibikler ne sikim oluyorlar? kayıp imparatorluk atlantis'in klonları değiller ya bu koduklarım. bildiğin ermeni işte.

eğriye eğri, doğruya doğru dostlarım, o zamanlarda damarımıza bastıkları için birkaçını öldürdüğümüz doğrudur. birkaçı da tehcirde iklim koşullarından ölmüştür, ona da eyvallah, ama soylarını tüketmedik. gerçi ermeniler genetik olarak hamamböceğine en çok benzeyen millet. öleceğini anladığında olduğu yere 400 yumurtayı birden bırakırlar.
(#2988515)
an ve yıl itibariyle piç olmuştur.
canı sıkılanın sırf kıllık olsun diye ortaya attığı zikindirik kokuşmuş söylemlerden birisidir.
bugun meydana çıkıp ermeni soykırımı diye götünü yırtan bazı kesimler hali hazırda yaşanan ve yıllarca devam edecek gibi görünen ırak soykırımını neden görmezden geliyorlar. ermenistan cumhurbaşkanı bile ermeni soykırımı bizim gündemimizde değil, ab ülkeleri bu hususla ingileniyor derken ne derece kulak vermişler bu da çok tartışılır.
bilen bilmeyen herkesin bir yorum getirdiği bir soykırım.
çıkarları hangi yönde ise yorum o yöne kayar. en delikanlı tarihçiler bile. yanlış olduğu bal gibi ortada olsada.
bir tarih ancak bu kadar değiştirilebilir. biz değil miyiz osmanlı devleti dünyanın üçte birine sahip oldu diye gururlanan?
viyana ya dayandık derken iç geçiren öğrenciler olmadık mı? ee şimdi kötülüklerini neden kabullenmeyiz? kabullenilmiyor değil mi? birde halk olarak empati yapmayı öğrenebilirsek şahane olacak.

tek cümle söylenmesi gerekirse;
(bkz: ateş olmayan yerden duman çıkmaz).
hergün duymaktan gına getiren, insanı aptal aptal konuşmaya teşvik eden ne idüğü belirsiz bişey.
nedir arkadaşım bu ya; safranbolu lokumu, edremit zeytini, inegöl köftesi, trabzon ekmeği, ermeni soykırımı..o kefeye girdi artık, hergün duya duya anlamını yitirdi. ermeniler soy kırar gibi bişey kaldı aklımda. *
dünyada son yüzyılın en baba faaliyeti olan lobiciliğin ve tarih bilimine gereken saygının gösterilmemesinin açık göstergesidir "sözde ermeni soykırımı".neden mi?.

sizce kaç tane tarih konferansında tartışıldı ermeni sorunu?.ermeni uzmanlardan kaç kişilik bir heyet gelip türkiyedeki osmanlı arşivlerini incelemeye tenezzül etti.uluslararası, bağımsız heyetlerden hiç bahsetmiyorum.o anıtlar,yasalar,soykırımı reddetmeyi suç sayan kanunlar objektif bir şekilde mi yerleşti sizce bazı ülkelere?her şeyi tartışmak serbestken "sözde ermeni soykırımını" tartışmak neden fransada suç?soykırım olduğuna inandıkları için mi ?.bilimde yerçekimine inanmazsanız uçarmısınız ?

ya lobicilik böyle birşey işte.dünyada "doğru-yanlış" kavramının yerini "güçlü-güçsüz" aldığından beri,bazı güç odakları tarih kitaplarına siyahı beyaz bile yazdırabiliyor.yeterki nüfuzları,bağlantıları olsun.diğer ülkelerde sağolsunlar bir fizik araştırmasına göstedikleri titizliği(!) gösteriyorlar bu konuda.

aslında böyle diğer ülkelerin iç yüzünü görmemiz açısından iyi bir malzeme "sözde soykırım".bilimin öncüsü belkide avrupa şu dünyada.ancak etik kavramını onlara öğretecek kadar bilime saygılıyız bizler.

sakın yanlış anlamayın.ermenileri sürdük.çünkü biz bir yandan ruslarla savaşırken bizim köylerimizi bastıkları için sürdük.belki de hakikaten o dönemlerde yaşamadığımız için ne olduğunu asla gerçekten bilemeyeceğiz.ancak o dönemlerde yaşamış biri olan dönemin diyarbakır valisi ziya gökalp diyor ki:mukatele.
yani bizim elimizde ne kadar kan varsa onların elinde de o kadar kan var.ne eksik ne fazla.o yüzden hiç böyle boşu boşuna dansetmeye gerek yok.

edit:geçtiğimiz hafta fransa ermeni meselesini ve bu konudaki cezai yaptırımları meclisin tarihi meselelere karışmaması gerektiğini düşünerek rafa kaldırmıştır.yukarıdaki entrymde fransa yerine başka bir avrupa ülkesi koyabilirsiniz.nasıl olsa sayıları olukça fazla.
uluslararası hukuk alanında irdelendiğinde saçma sapan bir önerme olup çıkmaktadır. uluslararası hukuka göre,soykırım, bir sınır dahilindeki bir etnik kimliğin,ya da topluluğun sistematik imhasını gerektirmektedir.bu bağlamda, imparatorluğun doğusundaki ermenilerin imha edildiği öne sürülse bile*, imparatorluğun diğer bölgelerindeki ermenilere* herhangi bir müdahelede bulunulmadığı için, yaşanılan olayları soykırım olarak nitelemek abestir.
mütareke yıllarında kapı komşusuna saldıran, silahlanıp dağa çıktıktan sonra kendi köyünü basarak yıllarca yüzyüze baktığı hemşehrilerini kadın, çocuk, genç, yaşlı demeden katleden komitacı ermenilere en uygun sıfat olan soysuz kelimesi düşünüldüğünde, teknik olarak mümkün olmayan asılsız iddiadır.
dönemin şartlarını aklınızın bi köşesinde bulundurup yorumları o şekilde yapmakta fayda var.

yıl 1915, yaşanan ilk dünya savaşı. osmanlı bir hiç uğruna bir savaşa girmiş ve maddi yönden aşırı derecede zayıf. ülkenin büyük bölümü işgal altında ya da işgal altına girmek üzere. çok şiddetli çatışmalar yaşanmakta. bunun üstüne yıllarca beraber yaşadığın komşun rusların gazına gelip, eline silah tutuşturulup senin orduna pusu kuruyor ordunun ikmal yollarını kesiyor, bir yandan da yıllarca beraber yaşadığı halkı bölgeden çıkarmak için şiddete başvuruyor.
böyle bir durum içersinde milletten sağ duyulu olmasını beklemek saçmalık olur. ermeni çeteleri türk köylerine baskın yapar milleti katleder. hemen arkasından bu sefer türk çeteleri ermeni köylerine baskın yapar intikam alır ve bu halka zamanla büyür çatışma ortamı bütün bölgeye yayılır. nitekim bölgede bulunan toplu mezarların yarısı ermenilere aitse öteki yarısı da türklere aittir. bu da çatışmanın çift taraflı olduğunu destekler. bu durumda da kimse kalkıp ilk kurşunu kimin attığına bakmaz.
başta osmanlının halinden az biraz bahsetmiştik. o zamanki durumu daha iyi anlamak için sarıkamışa bakabilirsiniz. tam sayısı kesin olarak bilinmemekle birlikte teçhizatsız 70 bin askeri o soğukta savaşa yollayacak kadar vahim bir durum.
o durumda yapılacak tek birşey vardır o da osmanlı'nın defalarca kez çatışan aşiretleri ayırmakta kullandığı bir yol; tecrit. olaylara karışan bir tarafı başka bir bölgeye sürmek. şimdi bile 500-600 km yolu otobüslerde gitmenin ne kadar zor olduğunu gözünüzün önüne getirdiğinizde bu yolculuğun ne kadar zor olduğunu az çok anlarsınız. kağnılarla 500 bin civarı insanı 100 lerce km götürmek. üstelik savaş ortamında. nitekim kayıtlara göre en büyük kayıp bu sırada yaşanmıştır. bu iş için binlerce askeri görevlendirmek de mümkün değildir. salgın hastalıklar, tedavi için ilaç eksikliği olayın farklı bir boyutudur. buna rağmen osmanlı arşivlerine göre 550 bin civarı insan tecrit için yola çıkmış bu insanlardan 50 bin civarı hayatını kaybetmiştir. sağ salim ulaşmayı başaran ermeniler de bir çoğu suriye olmak üzere ortadoğuda değişik yerlere yerleştirilmiştir.

yukarda belirttiklerim* olayı az çok açıklar nitelikte bilgilerdir. ermeni soykırımı destekleyen iddialara göre ölen ermeni sayısı 1,5 milyon. ama osmanlı arşivlerine göre o sıralarda osmanlı topraklarında yaşayan ermeni vatandaşların sayısı bile 1.5 milyon değil. üstelik bu arşivler tahrip edilmiş ya da sahte belgeler de değil.

ermeni diasporasının savını desteklerken kullandığı sahte belgeler* bile olaya direk olarak soykırım demeyi zorlaştırırken, kalkıp da kanıtlanmamış bir şeyden kesin bir dille bahsetmek çok büyük bir hata olur. nitekim bu görüş, olayın incelenmesi ya da boyutları bir yana hukukun temeline aykırıdır; malum suçu kanıtlanana kadar herkes suçsuzdur.

ben tekrar soruyorum; #3049419
türkiye'de, desteklenmesi ahlaki suç sayılan soykırım.
ermeniler rusların gazına geldi, sonra ayaklandılar, türklere saldırdılar bizde onları sürdük..
bu kadar basit mi bu olayı açıklamak? ermeniler niye ayaklandı? ermenileri sürerken yoldaki çerkes ve kürt çetelerine bir yaptırım uygulandı mı? sağ kalıp kurtulan ermenilerin mal varlıkları kimler tarafından gasp edildi? bugün hala anadoluda ermeni olduğunu gizleyen ve hatta bilmeyen kaç bin insan var?

bu tartışma asla çözülemeyecek bir tartışma, sözde? özde?
bir kere devlet arşivlerinin açıldığı masalına inanılmamalı, açılan bir arşiv yok. o dönemin haritalarına ulaşabilmek için bile aylarca kabul beklemek gerektiğini kaçımız biliyoruz? açılan arşivlerin hiç dokunulmadan, imha edilmeden bugünlere gelebildiğini kim bize garanti ediyor?

ne türk tarafı bunun bir soykırım olduğunu kabul edecek ne de ermeni tarafı bu iddiadan vazgeçecek. öldürülen ve ölen yüzbinlerce ermeni ve türk varken bu iddialardan vazgeçilmesini beklemiyoruz sanırım.

bu konuda çok fazla ve çok yönlü kaynak araştırmış biri olarak şunu söyleyebilirim; kimse ermenilerin öldürüldüğünü inkar etmiyor, bugun türk tarafının yaptığı savunma, "önce onlar başlattı" ve "ölen ermeni sayısı fazla ama 1,5 milyon değil" şeklinde. komik duruyor değil mi?

ermeni tarafı ise herkes çok masumdu durduk yere geldiler bizi sürdüler masalını anlatıyor, buda çok komik sanki..

sonuç olarak 1915 bir başlangıç değil bir bitiştir, o tarihe kadar zaten onbinlerce ermeni öldürülmüş, bir o kadarı da sürülmüştü. 1915te son darbe vuruldu.. bunun adının soykırım olması veya olmaması yüzbinlerce insanın öldürülmesini meşru kılmaz, kılmamalı..
var mıdır yok mudur ilgilenmiyorum da 1915'le ilgili tek ilgilendiğim o kadar insana ne olduğudur... neden suriye'ye,çöle sürüldükleridir. neden terör örgütlerine karışan sayılı ermeninin yaptığı şey tüm ermenilere mal edilmiştir. neden suçsuz günahsız insanlar evlerinden alınıp bir daha geri getirilmemiştir.neden 1915 konuşulduğunda herkes ermenilerin ihanetinden, onların da türkleri öldürdüğünden bahsetmektedir. ermenilerin kimseyi öldürmediğini söyleyen yoktur zaten ancak bu 1 milyondan fazla insana böyle bir haksızlığın yapılmasını mı gerektirir?

vicdan taşıyan herkes ermenilere haksızlık yapıldığını kabul edecektir ama yusuf hallaçoğlu tripleri ve tarih bilgisinden kurtulabilirse...
"soykırım" sözcüğü uluslar arası litaritüre 2.dünyasavaşından sonra girmiştir ve suç sayılmaya başlanmıştır.
1900lerin başında yaşanmış bir olay günümüz mantığıyla düşünülemez.
sonuçta 1900lerin başında "soykırım" sözcüğü uluslararası litaritüründe yoktu.
nasıl suç sayılabilir ki...
bizimki gibi şanlı tarihi olmayan ermenilerin, kimliklerini tutkallamak için kullandığı farazi olay. bunları da hoş görmek lazım, ne de olsa ne cihan hakimi ülke geçmişleri, ne de onurlu bir kurtuluş savaşları var, bunun savunulmasını bu zaaflarına vermeliyiz.
yanlış kullanılmış bir ifadedir. doğrusu asılsız ermeni meselesi olacaktır.