bugün

torbanın içindeki,çoktan tanelerine ayrılmış nar tanesi. rengim ne kırmızı...ne bordo. ikisinin ortası.
parlak göz kamaştırıyor. serbest radikalleri önlüyor. ama kendi içimde türeyenleri// dışardan gelenleri ne yapsam durduramıyorum. hediyeler yağıyor üstüme.
nereden niye geldiğini bilmeden. bir bakıyorum parlaklığım artmış.sanki.
nar tanesinin rengi hafiften kaçıyor. soluyor.

aynı -tezgahın- kurulu kurulu bir diğer tanesi de geliyor işin içine. alıcılar onu mu alsam bunu mu? diye düşünmeye başlıyor. birden bakıyorum, aynı torbanın içinde birbirimize değiyoruz.
biri sıkıyor,suyum sıçrıyor-en çok kendime bulaşıyorum.
duyuyorum uzakta biri benden bahsediyor. sıkan ve işi laçkandırıp,cıvkını çıkaran bu deneycinin eli büyük..siması tanıdık...her deneğin denenmişliği tecrübesinin kazığını nar tanesinin içindeki çekirdek hissediyor ama bundan sonrası epey sert//geçit yok// itiraz olmaz...buraya kadar. sert!

^^arkana bakmadan yürüyeceksin^^
^^^^rüzgara tükürmeyeceksin^^^^
türk polisi yakalar canım büyütmemek lazım...*
aklıma hababam sınıfında deney yapan şevket altuğ'u getirdi, tüp her zaman deney yapan hocanın elinde patlıyodu. bu da öyle bişey olsa gerek.
Dünya gibi bişi yaratıp sims oynamak (bkz: Allah)