bugün

günümüzde çok az görülen bir eylemdir.kızlar nedense daha yakın olurlar anneye babaya.erkek çocukla baba arasında çoğu ailede hep bir seviye vardır.aslında günümüz türk toplumunda aileye sevgisini göstermemekte yaşıtlarım,yakına kadar ben ve küçüklerim.baba çalışır..çalışır..çalışır..emekli olur yine çalışır..bi tek amacı vardır hayat boyu evlendikten sonra.çocuklarının geleceğini hazırlamak için para kazanmak..baba sigara içmezken çocuk en pahalı sigaradan içer.içkinin amına kor.tembelliğinden çalışmaz okulunu uzatır o babanın verdiği emeklere saçındaki beyazlara karşı..iş işten geçtiğinde farkeder herşeyi..yediği bokun haddi hesabı olmadığını.bu azabın altında daha duramayacağını anlar.ve yüzleşir babasıyla.herşeyi anlatmıştır açık açık..o yaşına kadar bi fiske vurmamış oğluna der ki sadece 'olsun oğlum'..en çok koyanı da bu olmuştur hani.ve o an babaya sarılamasa da telefonda hüngür hüngür ağlayarak çıkan sözcükler ancak 'seni seviyorum baba..seni çok seviyorum baba..' olmuştur boru sesinden..
gorunurde eyleme gecmeyen ama cogu zaman evladın da babanın da bakıslarıyla bıle gerceklestırebıldıgı gonul olayıdır...gercek sevgının dısa vurumudur...yetıstırme tarzından mıdır toplum gelenegı mıdır bılınmez ama erkek evlada fazla yuz verılmemesı tercıh edılegelır...bundan dolayıdır kı babanın ısteyıp de yapmadıgı evladın ıse alışmamazlıktan bırazcık da cekıngeclıkten cesaret edemedıgı ama gercek anlamda hasret duyulan...gunumuzde emsalıne az rastlanan tarıf edılmez ancak yasanır olaydır...
Oidipus sendromuna tamamen aykırı bişeydir Freudu yalancı cıkarır.Babam ve oğlum filminde siz de görüp ağlayabilirsiniz.Ama bunlar külliyen yalandır.Freuda saygısızlık etmemenizi tavsiye ediyorum.
yeti$tirilme $ekline gore yapilabilitesi degi$en eylem. erkek evlat surekli arada belli mesafeler birakilarak yeti$tirilmi$ ise babaya sarilip aglamasi cok zordur. bunun insanin icinde nasil bir cokuntuye sebep olabilecegi ise bir cok ki$i tarafindan tecrubeyle sabitlenmi$tir, kelimelere dokulemeyecek kadar agirdir. babaya sarilip aglamak yerine tuvalete kacip, kafayi fayanslara yaslayarak aglamak daha kolay gelir insana. s.kerim boyle mesafeyi denmek istenir ki denir zaten.