bugün
- anın görüntüsü20
- sinemaların batma aşamasına gelmesi20
- sivasspor'a verilen penaltı21
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi12
- fenerbahçe12
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı11
- sözlük yazarlarının pankekleri13
- yoga eğitmeni uzun boylu motorcu şamatacı erkek9
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı8
- profesyonel fotoğraf makinası tavsiyeleri10
- patiswiss15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi13
- inmesi binmesinden daha zor olan şeyler14
- 22 nisan 2024 sivasspor fenerbahçe maçı33
- stanleywhite10
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı9
- junkman8
- belediyeler el değiştirince bütün foyalar döküldü19
- siklememenin getirdiği huzur9
- icardi190511
- fenerbahçe'nin bu sene de şampiyon olamaması8
- yazarların en rum özelliği11
- bülent uygun9
- galatasaray9
- bakire misin diye soran erkek12
- xdearm8
- johnny bellington21
- nihavend longa19
- icardi1905'in adam gibi adam olması15
- chp genel merkezi önündeki aşırı üks araçlar9
- icardi1905 silik olsun kampanyası16
- binali yıldırım'ın servet15
- mersinden kıbrısa yüzmek12
- evlenmezsek yaşlanınca ne yapacağız sorunsalı9
- sözlükte fake alacak kadar ezik olmak8
- güzel kızların size abi demeye başlaması11
- arda güler9
- türk kızlarının zenci sevdası13
- susmayan durmayan israile gemi ticareti8
- bir insan sizi ne kadar kırabilir13
- şu anda çalan şarkı11
- sevgili kendim12
- afrika ülkeleri ve türkiyedeki enflasyon oranları29
- abberline tarzı saçma sapan başlıklar açmak8
- icardinin bir haftada 600 üzeri entry girmesi8
- ekşi sözlük17
- türk kızlarının beğendiği erkek tipi16
- bir kadına yaklaşıp adres sormak9
- 21 nisan 2024 real madrid barcelona maçı19
- ona bir şey söyle12
geçen yıl bu zamanlar diyordu bir şarkısında ferdi tayfur. öyle bir şey işte bu durum da...
geçen yıl bu zamanlar türkiye cumhuriyeti başbakanlık koltuğunun işgalcisi, anayasa değişikliği referandumu ile ilgili propaganda yürütme eylemlerine startı vermiş ve türlü ebleklikler yapar hâldeydi.
erdal eren'in mektubunu, gözyaşları içinde okudu ve sonunda da vurucu tespiti ekledi:
"insanlar düşünceleri yüzünden, söyledikleri yüzünden ölmemeli; anayasa değişmeli" diyerek.
gel zaman; git zaman dünyaca ünlü müzisyen bono, türkiye'ye konser için geldi ve başbakanla görüştüğü esnada gene aynı duygusallıkla(referandum süreci malum):
"şiir okudum diye hapis cezasına çarptırıldım" diyerek şanını yürüttü başbakan.
referandumdan istediğini(öyle veya böyle) aldı ve gün dolandı, devran döndü.
başbakanın, seçim çalışmaları kapsamında gittiği hopa'da insanlar "birşeyler söylemek" istediler. polisler, inşaatın dibinden kalkanlarını kuşanıp da onları kışkırtana kadar da herşey yolundaydı. "başbakan geçecek buradan" diyerek taciz edilince de insanlar, hâliyle tepki gösterip yeni "birşeyler söylemek" gereği duydular.
derken metin lokumcu adında bir vatandaşımız(emekli öğretmen), hayatını kaybetti(ilk raporda darp unsuru varken, otopsi sonucu kalp krizi olarak tayin edildi ölüm nedeni) bu sefer o "insanlar düşünceleri yüzünden ölmemeli, söyledikleri yüzünden yargılanmamalı" diye propaganda yapan başbakanlık makamı kullanıcısı;
"umrumda değil, biri de ölmüş mü n'olmuş" normlarında açıklamalar yaptı.
takip eden süreçte de kendisine bu tutumunun doğruluğunu soran ve belki de biraz olsun vicdani bir belirti arayan bir adam karşısında:
"söylediklerini bir duysaydınız onun"
diyerek insanların "söyledikleri şeyler" hasebiyle ölmesinin münasip olduğu mesajını veriverdi.
şimdi daha da uzatıp, hukuki açıdan zora girmeye gerek yok bence.
günün birisinde recep tayyip erdoğan elbette geberip gidecek. ve ben ardından bütün yaptıklarına rağmen "Allah rahmet eylesin" diyeceğim. bize, insanlığı böyle öğrettiler zira. ve karşılığında kimseden de oy veya bu türden en ufak bir menfaat beklemeden yapacağım bunu. kendisini, en ağır günahlarım kadar sevmiyor olsam da; "neler dediğini duymuş" olsam da...
geçen yıl bu zamanlar türkiye cumhuriyeti başbakanlık koltuğunun işgalcisi, anayasa değişikliği referandumu ile ilgili propaganda yürütme eylemlerine startı vermiş ve türlü ebleklikler yapar hâldeydi.
erdal eren'in mektubunu, gözyaşları içinde okudu ve sonunda da vurucu tespiti ekledi:
"insanlar düşünceleri yüzünden, söyledikleri yüzünden ölmemeli; anayasa değişmeli" diyerek.
gel zaman; git zaman dünyaca ünlü müzisyen bono, türkiye'ye konser için geldi ve başbakanla görüştüğü esnada gene aynı duygusallıkla(referandum süreci malum):
"şiir okudum diye hapis cezasına çarptırıldım" diyerek şanını yürüttü başbakan.
referandumdan istediğini(öyle veya böyle) aldı ve gün dolandı, devran döndü.
başbakanın, seçim çalışmaları kapsamında gittiği hopa'da insanlar "birşeyler söylemek" istediler. polisler, inşaatın dibinden kalkanlarını kuşanıp da onları kışkırtana kadar da herşey yolundaydı. "başbakan geçecek buradan" diyerek taciz edilince de insanlar, hâliyle tepki gösterip yeni "birşeyler söylemek" gereği duydular.
derken metin lokumcu adında bir vatandaşımız(emekli öğretmen), hayatını kaybetti(ilk raporda darp unsuru varken, otopsi sonucu kalp krizi olarak tayin edildi ölüm nedeni) bu sefer o "insanlar düşünceleri yüzünden ölmemeli, söyledikleri yüzünden yargılanmamalı" diye propaganda yapan başbakanlık makamı kullanıcısı;
"umrumda değil, biri de ölmüş mü n'olmuş" normlarında açıklamalar yaptı.
takip eden süreçte de kendisine bu tutumunun doğruluğunu soran ve belki de biraz olsun vicdani bir belirti arayan bir adam karşısında:
"söylediklerini bir duysaydınız onun"
diyerek insanların "söyledikleri şeyler" hasebiyle ölmesinin münasip olduğu mesajını veriverdi.
şimdi daha da uzatıp, hukuki açıdan zora girmeye gerek yok bence.
günün birisinde recep tayyip erdoğan elbette geberip gidecek. ve ben ardından bütün yaptıklarına rağmen "Allah rahmet eylesin" diyeceğim. bize, insanlığı böyle öğrettiler zira. ve karşılığında kimseden de oy veya bu türden en ufak bir menfaat beklemeden yapacağım bunu. kendisini, en ağır günahlarım kadar sevmiyor olsam da; "neler dediğini duymuş" olsam da...
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar