bugün

(bkz: oksimoron)
çekinmeden verdim bakınızı.
entry yazmakla aşılabilir sorun. şayet entry girmekten daha uysal, terbiyeli, mülayim vb bir eylemdir kendileri.
gerçekten de var olan korku. her nasıl toplumun her kesiminde nasıl '' fikirlerimi paylaşırsam sevmeyenler olur, kaka olurum, yanlış anlaşılırım, dövülür, sövülür, kötü çocuk oluurum, dipte olurum, kimsesiz olurum'' diye süregelen düşünceler varsa, yazma konusunda da, aynı olaylar sözlükte de yok değildir. örneğin sol frame'da kafaya yatkın bir entry görüldüğünde, hemen tıklanır, okunur, sonradan da ''şuna kısa bi entry gireyim, entry'de de fikirlerimi de belirteyim'' fikri fıss diye söner. çünkü ''başkaları'' yargılamaya, eleştiriye her zaman açıktır; her nasıl gazetelerde dahi, birçok şeyi yazması gereken paspal köşe yazarları gidip de dün akşam ne yediğinden bahsediyorsa, burada da egemenlik olayı aynı şekilde sürmektedir. osmanlı imparatorluğu'nun yanında, kişisel azınlıklarını yaşayan yazarlar, her ne akdar kimseyi rahatsız etmeden, herhangi bir yeri incitmeden, istedikleri şekilde istedikleri fikri savunma hakkına sahip olsalar da, yazarlık kisvesi altında da sanki, klavyenin altında korkulan bir altyapı vardır...
çok bilmişlik yapmamak için bazen.
ukalalık olarak algılanacağını düşünen yazar kişisinin yaptığı eylem.
özellikle günün ilk entry si için yaşanılan durum.
(bkz: başlık açmaya çekinmek)
anlamlı yada önemli bir konuda başlık açtıktan sonra hiç alakası olmayan yada saçma sapan altına yazılacak entryleri düşününce yazmaktan vazgeçilen andır.
bazı çekince durumları da yazılacak olan entry için kafi derece konsantre olamamaktan doğabilir. yazdıklarınızı önemsiyorsanız zaman gelimi entry yazarken kendinizle hesaplaşırsınız/ sevişirsiniz adeta. bu başlıkta ifade edildiği üzere ''entry girmeye çekinmek'' topluluk içinde konuşmaya denk düşebilir. kendime çoğu halde fazlasıyla güvenirim. bu da bu minimal çekincelerden, kaygılardan bünyeyi arındırabiliyor.
kimin ne yazdığından öte, kendini yanlış ifade etme ihtimali var ya belki odur bu minimal sorunu yaratan. bilemiyorum. burada kendine güven- bilgiye güven devreye giriyor. ve bakıyorsunuz sorunsal aşılmış gitmiş.
çaylak ve yazar olduğum ilk hafta başımı ağrıtan kırıklıktır. Kimden çekiniyorsam artık. (bkz: zall dan korkmak) yok öyle bi dünya.
hissedilmeyen duygu.
--spoiler--
aaa öyle bir şey mi var?
--spoiler--
(bkz: entry girmeye çekinmek)
Yeni bir yazar olarak başımda olan olumsuzluk. Arkadaşlar, bir şeyler yazmak istiyorum ama utanıyorum.

Entry girsem kızar mısınız, çekiniyorum da?