bugün

Ortak derdimizin vatan olmaması.
Hakikaten kuru ağız yormak değil her ne zaman ülkemizle ilgili bir sıkıntı olursa mutlaka kutuplaşıyoruz ve birbirimizle çatışıyoruz. Anasını sattımın abd seçimlerinde bile bunu yaşadık. Neden peki?
Neden sevincimiz ve üzüntümüz ortak olmuyor?
Tamam birlikte sevinmek için ortak yanlarımızın olması lazım. Bir partinin iktidara gelmesi herkesi toplu olarak sevindiremez ama vatanımıza her türlü zulmü reva gören şerefsizlere karşı neden birleşemiyoruz?
Ve neden (daha doğrusu nasıl) vatanımıza çaresiz kalmış bir mazoşist muamelesi yapan alçakları sevenleri sevebiliyoruz?
Dertleri vatan olan salaklardır. Canımızın derdineyiz.insanın derdindeyiz. Medeniyetin derdindeyiz.
Hangi vatanı savunacaksın ? Köle gibi çalıştığın, ömrünü tükettiğin bir ekonomiye sahip olanı mı yoksa halkı tecavüz etmekten, taciz etmekten, istismar etmekten "insan" olamayan vatanı mı ? Geçin artık vatan zırvalığını falan. Vatan dediğin yer seni korur sen onu yüceltirsin, çalışırsın insanlara yararlı şeyler oluşturursun. Senin vatanın seni prevarzatif gibi kullanıyor. Sen vatanı kollamaya devam et.
anlayışsızlığımız, her şeye hırsla şiddetle yaklaşmamız, hep telaşlılığımız, başımızı avuçlarımız arasına alamayışımız, bir gün geldiğinde öleceğimizi kabullenemeyişimiz...
Meslek sorunudur. Kimse yaptığı işi sevmemekte, gereken özveriyi göstermemektedir. Birçok kişi kolayı seçip gerçekten yeteneğinin gerektirdiği işi yapmamaktadır. Hızlı para kazanmak en başlıca amaç olmuş durumdadır. Üreten beyinler yardımcı bedenler bir kısır döngüye girmiştir.
mesleği falan bırakın, daha doğru dürüst düşünemiyoruz bile.
Çözümsüzlük.
tahammülsüzlük ve saygısızlık.
insanın başına gelen en büyük sorun varlığıdır. olmasa sorun da olmazdı.
bu ülkede: eleştirmemek.
kendimiz.
birbirinden nefret eden bir toplum oluşumuz ve adalet mekanizmasının güçlüden ve AKPliden yana çalışması.
liyakat yerle bir, rüşvet ve yolsuzluk zirvede ve bu durumu yaratanların cezalandırılacağına sürekli ödüllendirilmesi.
türkiyede eski kafalarla yönetilmek. 2. dünya savaşından ders çıkarmadan orta çağa özlem duymak. dünyaya kafa tuttuğumuzu zannedip her alanda her ülkeye muhtaç olmak, bu böyle sürüp gider kitap olur.
cehalet, -buna bağlı olarak- empati yoksunluğu.
Ne yapacağımızı bilmemek.
Konuşuyoruz ama dinlemiyoruz.

Küçüğümüzden büyüğümüze kadar durum hep aynı.
en büyük değilde ön yargıdır.
insanları insan olduğu için sevmiyor oluşumuz.
Herşeyi biliyorum havasında olup aslında hiçbirşey bilmeyisimizdir.
En büyük sorunumuz ekonomi . Bunun disinda ufak sorunlar da var tabi . Ama bir an once cozulmesi gerekmektedir . Benim gorusumle ufak ama baskasinin gorusuyle buyuk sorunlara takildigimiz icin ekonomik olarak gelisme gosteremiyoruz .
güncel Önemli Başlıklar