bugün

süregelen bi olgudur. kim olduğunu dahi bilmediğimiz her büyüğün elini öpmemiz öğütlenmiştir. hatta öpmeye yeltenmesek bile annemiz illa dirseğiyle dürter bizi. aslına bakarsan örf adetten ziyade sebebine bakmak gerek el öpmenin. kimlerin eli öpülür? senin üstünde emeği olan insanların eli öpülür. anne baba dışında birinci dereceden aile büyükleri, öğretmenimiz vb. üzerimizde hakkı olan kişilerin eli öpülür. ama hayatımızda ilk defa gördüğümüz kişilerin elini, sırf bizden büyük diye herkes en az bi defa öpmüştür maalesef.
elinin dezenfekteliğini önemsemeksizin hiç görmemiş gibi yapışıp öpülerek başa koyulma geleneğimizdir.
büyüklerimizden öğrendiğimiz davranış biçimidir "el öpmek".
çok güzeldir saygıyı gösterir. büyüklerin (anane, babane,dede vb) ellerini hastalıklarında sağlıklarında bayramlarda öpmek huzur verir.
rahmetli dedeme yaşıyor olsa her gün yapacağım eylem. tamam biraz saçma gelebilir ''moderen'' insalara ama diğer ülkelerin adetleri ile karşılaştırınca koşup baba eli öpmek istiyor insan.

örnek olarak şu an aklıma rusya gelir dudak dudağa öpüşmek. birde hangi ülkede olduğunu hatırlamıyorum ama omuz öpmek vardı.
hayat garip tabi.
başlangıcının belli olmadığı, saygı ve boyun eğme göstergesi olan Geleneksel bir eylemdir. Günümüzde çoğu yerde işlevini kaybetmiştir.
Türk kültüründe saygı ibaresi.
kimsenin elini öperken iğrenmiyorum bi gün elini öpmek isteyeceğin bir deden bir ninen olmayacak bunları düşünmek lazım *
geçmişten bugüne süregelen, türk gelenek ve göreneklerinde önemli bir yeri olan, saygıyı betimleyen davranıştır.
Hiç hoşlanmadığım bir adet. Beş kuruş etmez insanlara saygını belli etmek için uydurulan boş bir adet. Bir de bazıları görür görmez elini uzatıyor ya "o eli bi indir" diyesim geliyor.
sadece türk kültüründe olduğu rivayet olunur.
ihtiram ifadesidir. “El öpmek” de el öpülmez, pek sanatlı blr hareketle davranılır. Nitekim batılı âdetlerinde dahî hanımların elleri “saygı” kasdı ile bu tarz öpülmektedir; yani öpülmez, çevik ama nazik, sade, ne yere kapaklanır biçimde ne aşırı dik durulmadan, kısa süren bir hareket tarzı ile...
bizde büyüklerin, yani anne, baba, ağabey ve muadillerinin; baba dostlarının, özellikle piri fani dediğimiz kimselerin elleri öpmeğe davranılır; zaten, haddini ve kendini bilenler de “ellerimi öp” diye uzatmaz, uzatamaz, ayıptır; fiil ihtiram gösterene aittir.

“Fazla tevazu kibirdendir” ile “fazla mütevazı olma doğru zannederler” arasında bir köprüdür.

El öpmeğe davrananın kasdı, senin ihtiyarlığından edindiğin hayat tecrübene, kâmil hâline, iyi doğru güzel hasletlerini kendinde toplamış olmana saygı duyuyorumdur; vb...

Eli öpülmeye davranılacak olanın, elini öpülmesi için alenen uzatması, bunda gurur vesilesi araması da ayıptır.

Başka teferruatları olmakla birlikte bu güzel geleneğin ana fikri “ihtiram”dır, yani hürmet, tâzim

Neye hürmet edilip edilmeyeceği de kişinin dini inancına göre farklılık da belirtebilir.
Gereksizdir. Saygı el öpülerek, büyüklerin yanında bacak bacak üstüne atmayarak olmaz.
kimse kusura bakmasın iğrenç bir şey. tuvaletten çıktıktan sonra elini yıkamış mı, çok mikrop barındıran bir şey ellemiş mi, belli değil. allahtan artık çevremde artık elini öpeceğim kimse yok, çok mes'udum.
ankara’nın batısında azalarak bitmekte olan, çağdaş toplumlarda “istisnai” durumlar hariç azalarak bitmesi gerekendir. cumhuriyet devrimleri hala geçerliliğini koruyorsa kadın kocasının elini öpmeyecek, yok öyle.

ha peki istisnai durumlar nelerdir?

misal bir ailenin en büyük dedesiyle, ninesiyle tokalaşmak aile yapısı gereği uygun gözükmüyorsa eli öpülebilir, iki jenerasyon sonra bu da biter zaten.

veyahut bir usta çırak ilişkisi olan meslekte, çırağın kendisini usta yapan büyük ustasına minnetten elini öpmesi hoş karşılanabilir.
Kötü gelin gibi öpmeyip önce çene sonra başımı koyup cekileyim kenara diyorum bir türlü denk getiremiyorum.