bugün

ege üniversitesinde saat başı karşınıza çıkabilecek bilim ve mantık ötesi davranışlardır. artık öğrenciler o kadar alışmışlardır ki bu uygulamalara kimseden ses çıkmamaktadır. beyin yıkama dedikleri olay bu olsa gerek...

eshot, burs verecek kurumlar, sağlık giderleri için,vs öğrenci olduğunuz kanıtlamak için öğrenci kartı yada okudugunuz üniversiteden alınabilen öğrenci belgesine ihtiyaç duyuyorsunuz. harçlar yatırılıp yeni eğitim dönemine kayıt olduktan sonra hemen basılması gereken ögrenci kartları zamanında basılmadıgı için öğrenci belgesi almak durumunda kalıyoruz. ancak yeni bir uygulama gelmiş bu sene fen fak. A bloktaki ögrenci işlerine..ögrenciler ögrenci belgesini almak için A bloğun 2. katından özel kalemden 1tl karsılıgı kırtasiye katkı payı adı altında ZORUNLU BAĞIŞ ödemek zorundaymış.(verdikleri makbuzun hiçbir yasal düzenegi ve gecerliligi yok tamamen fotokopi) ben bunu ödemekte inat ettim ve fen fakültesi dekan yardımcısı ile tartıştım.her neyse malesef 1tl yi verip ögrenci belgemi aldım. kırtasiye katkı payı adı altında toplanan ZORUNLU BAĞIŞI vermemek için ögrenci belgesinin fotokopisini cektirdim 2adet.10kurus ödedim. daha sonra dekan yardımcısından aslı gibidir mührü ve imzasını istedim. imzayı ve mührü bastırdım. fotokopi başına 50kuruş istendi.bir imza ve mühre para isteyen bir zihniyet hertürlü üçkağıdın bu fakültede dönmesine zemin hazırlar diye düşünüyorum.fotokopiden ibaret bir makbuzun hiç bir geçerli yönünün olmadıgını tahmin edebiliyorum. bu ZORUNLU BAĞIŞ ların kimin cebine gittiğinide merak ediyorum. öğrencilerin yararına olmadıgı kesin.

Dekan yardımcısı ile aramda geçen tartışmanın en sonu...

-sekreter:öğrenci belgesine aslı gibidir vurdurtmuyoruz.
-ögrenci:dekan yardımcısı onay verdi.
-sekreter:bi dk sorayım kendisine (yan odaya gider)
-dekan yardımcısı: yine mi o öğrenci! çağır gelsin...
-ögrenci:aslı gibidir ve mühür lazım.
-dekan yardımcısı:tamam ama normalde böyle bir uygulama yapmıyoruz,aşağıdan alıcaksın belgeni
-ögrenci:biliyorum hiç bir üniversitede yok bu uygulama...aşağıdan zorunlu bağış olmadan veremiyorlarmış..
-dekan yardımcısı:israfı önlüyoruz bu şekilde.
-ögrenci: ögrencinin parası israf olmuyormu peki.çoğu öğrenci harçlarını bile zor ödüyor.
-dekan yardımcısı:zaten yılda 1-2kere alınıyor.
-ögrenci:1-2kere alınıyor diye yanlış bir uygulama sürdürülemez.
-dekan yardımcısı:3yıldır var bu uygulama(dekan yardımcısı saçmalamaya başladı)
-ögrenci:hayır geçen sene yoktu.
-dekan yardımcısı:diğer üniversitelerdede var bu uygulama.
-ögrenci:mesela? (konuyu degistirmeye calıstı, cvp veremedi*)
(imzayı attı mührü bastı sekreteri yanına çağırdı)
-dekan yardımcısı:1lira alıcaksın bu öğrenciden.
-ögrenci:hmm.imzaya ve mühre katkı parası ödemek,o da ayrı güzelmiş...
(sekreter şaşkın şaşkın yüzüme baktı ve makbuzu uzattı.)
-makbuzu aldım dekan yardımcısına dönüp bu üniversitede çok üçkağıt dönüyor dedim.ve odasından cıktım....

BUNLAR GiBi EĞiTiMCiLER BU ÜLKEDE YÖNETiCiLiK YAPTIKÇA ÜNiVERSiTELER BiLiM YUVASI DEĞiL.DÖNER SERMAYE VE TiCARET MÜLKLERi OLUR SADECE...
allah sabir versin. allah ogrencinin cebindeki makarna parasina tamah edenlerin kursaklarini tasla doldursun. yazik ya, insafsiz herifler. deli dumrullar, yezidler sarmis etrafi...
Bir üniversite öğrencisinin cesareti ve kendine güvenini ayakta alkışladığım başlıktır. Silik yaşamaya azmetmiş askerlik ertelemek ve baba parası yemeye kaldığı yerden devam etmeye yeminli şahısların sadece doldurmakla mükellef olduğu çoğu üniversitemizde bu uygulamalar başta bahsettiğimiz şahıslara yol, su, elektrik olarak dönerken harcını zor ödeyen ancak bölümüne aşık öğrencilerimizin paraya doymamış zenginlerin havuzlarını doldurduklarını görmek ne kadar acı.

Aynı dertler zincirinden müzdarip bir kişi olarak dumlupınar üniversitesini bırakmak zorunda kalmakla birlikte orada da askerlik erteletmenin dışında bölümüne bağlı ülkesini seven kişilerin böyle sorunlar yaşadığına şahit olmak beni "acaba bu öğrenci mi mühendis olmayı hak ediyor yoksa bu hoca müsvettesi mi?" sorusunun yanıtını aramaya itmiştir. Umarım en kısa zamanda cevabı bulup sizlerle paylaşabilirim.
önemli olan 1 tl değildir. 1 tl yi senede birkaç kere veremeyecek öğrenci yok denecek kadar azdır -hatta birçok üniversite öğrencisinin sigara içtiği göz önünde bulundurulursa- yoktur. fakat yazarın yolsuzluğa karşı duruşu takdir edilmesi gereken bir davranış.
(bkz: aslanım benim)
akıl alır da vicdan almıyor denilesi uygulamalar.
Malum dekan yolsuzluk suçlaması ile yargılanmıştır...
Fen fakültesi bölümüne laboratuarlara ve dersliklere malzeme alıyormuş, parasını devletin ödeneğinden kestiriyormuş burası güzel hoş

ANCAK aldığı malları hurda niyetine elinden çıkartıyormuş.

mesela 20bine lab. malzemesi alıyor(devlet ödüyor) 5 bine hurda niyetine satıyor.
(cebe atıyor çetesiyle parayı)

http://www.memurlar.net/haber/163693/

Zamanında garibanların 1 tl lerini cebe indiriyordu. Gözünü açmış ihaleyi büyütmüş
de-kan-emici ama enselenmiş...

ege üniversitesinde buna benzer çok fazla yolsuzluk olayları var. inşallah hepsinin foyası ortaya çıkar...

edit: vay be konuyu açtığımdan beri aradan 3 yıl geçmiş ama ettiklerini bulmuşlar. adları skandallara karışmış, önceden zaten belliydi böyle olacağı...

Şu an bir sürü yolsuzluk davası ile o mahkeme senin bu mahkeme benim sürünüyorlar...