bugün

ingiliz the times a verdigi röportaj da, "iktidar da akp oldugu için sokak ta yürürken beni fahişe diye çagırıyorlar" demesi.

http://www.habervaktim.com/haberoku.php?id=26519

not: bana göre bu kendisi ile alakalı bir sorunsal, ben hiç bir başı açık bayana sokakta "hey fahişe şu sokak ne tarafta", denildigini duymadım, çevremdede buna şahit olmadım, aşagılık bir iftiradan ve kendisini deşifre etmekten başka bir konu oldugunu sanmıyorum.
basi acik iki kadindan biri hayat kadinidir diyen öğretim görevlilerimiz varken, ece temelkuran'ın parmak bastığı önemli bir noktadır. önemli olan "hey fahişe şu sokak ne tarafta?" denilip denmemesi değil, ganzolot insanların kadına o gözle bakmasıdır.

olayın gerçek olup olmadığını bilemeyiz. hanımın abartıp abartmadığını da. ama giderek artan kutuplaşmayı ve hoşgörüsüzlüğü yok saymak aptallıktır. birini görüşlerine göre yargılarken, onun insan olduğunu unutmuş gibisiniz. bu denli yanlı, at gözlüklü olmayın!
Dengir Mir Mehmet mentalitesi ile sarf edilebilecek hakaretlerdendir.

(bkz: türbanı çıkar demek donunu çıkar demektir)
(bkz: kötü söz sahibinindir)
ece temelkuran, avrupa da akp aleyhinde bir ortam olusturmak için yaptıgı anlaşılan ihbar nitelikli röportaj, gerçeklere takla attırmak bir nevi, hiç bir dönemde bu ülkede bu tip olaylar olmadı, olan olaylarında halkla alakası yok sebebi ise bu ülke imparatorluk bakiyesi bir ülke,ermeni komsusu olan, yahudi komsusu olan bir ülke bir halk, laikçi enjeksiyon onun için tutmuyor, toplum zaten ileri düzeyde, dünyanın görmedigi kadar laik bir toplum türk toplumu, özgürlügü kısıtlamak isteyen jakoben zihniyet onun için tutmuyor ya zaten.

not: * hakim şöyle dedi, yazar a hakaretten 1 yıl, ve gerçekleri alenen ifşa etmekten 1 yıl daha, 2 yıl gecirdim sana git yatta aklın başına gelsin.

- ama ama hakimim, ben demedim kendisi söledi.
akp zihniyeti egemen olduğu sürece şeriatçı gazetelerde 5 yaşındaki çocukların bacakları mozaiklenir, mini eteklilere kezzap atılır, kolu açık öğretmenlere uyarı verilir, bakan karıları ayrı masalara oturtulur, bacak kadar çocuklar kara çarşaf için anayasa mahkemesine bağırttırılır, türban kararı beğenilmeyen hakimler öldürtülür, muhalif gazeteler bombalanır, ramazanda sigara içenler tartaklanır, aleviler yok sayılır. temelkuran'a fahişe denmesi önemsiz kalır.
herkesin işine geldiği gibi anladığı durum. aslı komik olan da ne biliyor musunuz? ece temelkuran'ı eleştirirken yukarıdaki entrylerde kullanılan cümlelerin çoğunun "ben hiç böyle bir şey görmedim, siz hiç gördünüz mü?" ya da "ben hiç bir başı açık bayana sokakta "hey fahişe şu sokak ne tarafta", denildigini duymadım" minvalinde olmasıdır. biz buna çamura yatmak diyoruz kısaca. tabii ki göremezsin sokaktaki herhangi bir vatandaşa durduk yerde böyle sataşıldığını. ama ece temelkuran'ın iktidarı, iktidarın politikalarını, gittikçe artan ve şidddet eğilimi göstermeye başlayan milliyetçilik ve muhafazakarlığı eleştirdiği ortada. bu durumda bu sataşmaların da herhangi bir vatandaşa değil de ona yapılmasında hiçbir gariplik ya da abartma yoktur. belki bu durumun salt akp'nin iktidarda olmasıyla açıklanmış olması yanlıştır; ama bu muhafazakarlık-milliyetçilik eksenli ortamda hiçbiriniz böyle olaylarla karşılaşmadığınızı söyleyemezsiniz. eğer, ben mini etek giyen birine laf atıldığını görmedim, arkdaşlarım bütün illerin bütün mahallelerinde rahatça dolaşabiliyorlar, vs. derseniz düpedüz yalan söylemiş olursunuz.
türkiye de hiç bir kadına laf atılmıyor türk erkekleri acaip efendi demiyor kimse, ece temelkuran ın bu yaptıgı gerçek olmayan bilgileri, akp iktidarda diye türkiye de bu olaylar oluyor türü yalan ve bir medya mensubunun yapabilecegi türden kirli enformasyon oldugu için eleştirilmiştir. yoksa türkiye of yavrum diyen sapık, yavrumun ne oldugundan habersiz laf atar, of anam diye laf atar, anasına mı hayran nedir belli olmayan bir sapık zihniyet sürekli hep ve tüm zamanlarda olmustur. bunun avrupa versiyonu tecavüzcülüktür, benle yatsana seni s...mi istermisin şeklinde daha ve hayvanlıgın da ötesindedir.
hala, heryerde olur böyle şeyler, her yerde kadınlara yavrum diyen pis sapıklar vardır demeye devam edenlerin, işin aslını görmediği, büyük ihtimalle görmek istemediği durum. iş her yerde kadınlara laf atan sapıkların var olmasıyla bitmiyor maalesef. bu ülkede insanlara, güzel bir kadın olmadıklarında ya da bir yenilgi sonrası beşiktaş formasıyla sokakta dolaşmadıklarında da laf atılıyor, sözlü tacizde bulunuluyor.
ece temelkuran'ın iddiası ne kadar doğrudur bilmiyorum ama türkiye'de başı açık kadınaları imanı eksik veya orospu diye niteleyen küçük bir yobaz grup var bunun aksi iddia edilemez. ama karşı grupta(maalesef ülke bölündü ben de karşı grup demeye başladım) ise her türbanlı insanı atatürk düşmanı, laik rejimi yıkmaya çalışan bir nefer görüyor. şimdi her iki görüşü de savunmuyorum ancak olaylara tek taraflı bakmak ne kadar doğru bunu tartışmak gerekir.

açıkçası insanların başı açık diye fahişe görmeye, başı kapalı diye cumhuriyet düşmanı görmeye bu medya neden olmadı mı? bir tarafta hükümet yanlısı medya kuruluşları din elden gidiyor diye bas bas bağırırken hükğmet karştı medya kuruluşu da laiklik elden gidiyor, cumhuriyetimize sahip çıkalım diye yaylım ateşine tutmadılar mı? halkı iyice bölmeye teşvik ettiler şeriatçi-laik diye. bu durumdan şikayet edecek en son kuruluş sanırım medyadır.
Ece Temelkuran'in birebir ve sozlu olarak maruz kalmamis olabilecegi durumdur. Kendisi algiyi ifade etmek istemis olabilir. diger taraftan islami sekilde daha dogrusu islamcilarin tercih ettigi sekilde yasamayanlarin sokakta hakarete ugradigi gercegini de yadsimamak gerekir. ornek olarak umraniye otobuslerinde basi acik orta yasli kadinlar yerine turbanli genc kizlara yer verildigine, bu konuda tepki konuldugunda ece temelkuran'in soyledigi sozu ima eden cevaplarla karsilasildigina tarafimca defaatle sahit olunmustur. Gayet normal ve mazbut sayilabilecek bir kiyafetle sirf basim acik oldugu icin ortalik mali olarak gorunerek defalarca hakarete ugramisligim vardir. Tonla carsafli ya da yerlere kadar mantolu kadin tarafindan bastan asagiya suzulmuslugum ve hakaretamiz bakislara hedef olmuslugum coktur. bir vesileyle iki kelime etmem gereken gobegine kadar sakalli bir esnaftan hic de insani olmayan muameleler gordugumu soyleyebilirim. Bire bir beni tarif eden bir is ilanina basvurdugumda AKP tarafindan var ve adam edilmis bir insaat sirketi tarafindan reddedildigim de vakidir. Esim ile sokakta yururken beni birakip "karini nasil bu halde gezdirirsin" havasinda esimi taciz edenlere de sahit olmusumdur. bodrum otobusunde bile 14 yasindaki yegenimin mini etegi icin annesine ve babasina hakaret edenler olmustur.

Ece temelkuran yasamis ya da yasamamis cok birsey farketmez, sokakta onun ifade etmeye calistigi hakaretlere maruz kalan cok sayida kadin oldugu bir gercektir. Ayni zihniyetin destekcileri "a biz gormedik oyle seyi" dese de bu tur davranislar son 5 senede ayyuka cikmistir.
uygun olmayan bir uslupta, ülkesinin lider partisine düşmanlık etmek için olmayan bir gerçegi olmus gibi gösterme çabası.

not: ece temelkuran gibi bir kadın gazeteci ye, bu şekilde bir saldırı yapılabilmiş olsa idi bu defaatle görmüş olurduk hemde anahaber bültenleri canlı yayına gecer, kim sölemiş niye sölemiş ögrenirdik, bunu böyle bir kadın gazeteci delilsiz ortaya koymaktadır. diger yandan bu tür vakıalar yokmudur vardır mutlaka ama, tersi de vardır, üstelik bu ayrımcılık başörtülü kızlara uygulanan yaptırımlar, okuldan atılmaların yanında onların hem suclu hem güçlü pozisyonları geregi bu kızları hedef göstermeleri sonucu, bazı başı açık kadınlar sokakta başı kapalı insanlara saldırmaya olay çıkartma girişimlerinde bulunmaya çalışmışlardır. benim üvey annem kapalı kadınlara pazarda bunlar çok çirkin çıkart basındaki diye saldırıyr diyen bir vatandasın da bu haberin eki yorumu okumussunuzdur. saldırgan laikler olay çıkartıp halkı gaza getirme girişimleri ahlaksızca bu tipteki kadın ve erkek kartel medyasının tutumu ile ortadadır.
ayrıca ergenkon davasında ortaya çıkmaktadır ki bu tip girişimler, toplumu kamplara bölem girişimleri en çok laikçi kesimi dine karsı düşman haline getirmiş kendi yaptıkları saldırının 100 de birine bile ugramadıkları halde ya saldırırlarsa onlarda bizim onlara yaptıgımızı bir gün bize yapar korkusu ile yasamaya başlamışlardır, tıpkı israilin yaptıgı ve yasadıgı korkuyu anımsatır bu bana, elinde silah gece gündüz katliam yaparlar en ufak bir höt girişiminde köpek gibi korkudan altına sıcarlar, en sonunda bir kaç yıl önce bir örgüt olan lübnan hizbullahı onların agzının payını verdigi gibi, müslüman inançlı oldugu için her zaman güçlüdür, ama onurludur ve uyması gereken kuralları vardır. diger taraf kuralsızdır, zulmunun sınırı yoktur ama yine de güç inanandan tarafadır.
ayrıca imparatorluk bakiyesi olan yerli türk milletinde bu şekilde bir iananca saldırıcı, inncsıza saldırı gelenegi yoktur, o saldırıyı hep adı ahmet mehmet olan ama, dedesinin adı başka menseileri işaret eden tiplerden gelmektedir.
vakit gibi bir gazetenin dediğinden yola çıkarak yapılan yorumlara gerçekten şaşırdım. yazının orjinalini bile görmeden absürd yorumlar yapan güruh ise çok komik gözüküyor..

ben burada 3 sayfa vakit in yayınladığı, provakatör yazılar, yalan yanlış haberler çıkarırım.. ama gerek yok..

ki bu gazete sapık,tecavüzcü dincileri beslemiştir. kadını hedef olarak göstermekten çekineceklerini sanmıyorum.

nasılsa din e dayandırarak bir şekilde vicdanlarında haklı çıkacaklardır..

edit: bu kadına a da kemalist dediler ya cidden umudum kalmadı artık..
'e bırakın da 100 kişiden 3'ü radikal olsun kardeşim' dedirten durumdur. kızlara bu şekilde laf atılması sıklıkla vuku bulan bir olaydır ancak laf atanlar 'ipsiz-sapsız' olarak nitelenen, dinle imanla da pek yakın alakası olmayan kişilerdir.
kişinin lakabını kendisi yayarmış a en güzel örneklerden bir tane sanırım.
böyle bir olay olduğuna inanmıyorum,hatta "hadddi len"diyorum dedirten iddiadır.

olayın palavra olduğu belli de,birisi kendisine böyle seslendi diye bunu siyasetle açıklamak tam bir zırtopozluk,nitekim ece temelkuran'ı bu memlekette tanıyan bir avuç insan var,o bir avucun yarısı suratını tanımaz.geriye kalan yarım avuç adamdan da böyle bir cümle sadır olduysa bu ece temelkuran'ın okur kitlesinin hırboluğunun kanıtıdır.

neyse biz başa dönelim;"hadddi len!"
(bkz: kafa siken kemalist zırvaları)
demek ki bu hanımın içinde ukte kalmış dünyanın en eski mesleğine karşı bir sempatisi bulunduğunu anladığım röportaj. ideolojik olarak karşıt bir düşünceye sunulabilecek en iyi demogojiyi yapmıştır halka karşı.

(bkz: meslek olarak fahişelik)
(bkz: cinsel masumiyetin kayboluşu)
bu baslik altinda yazan yazarlarin yarisinin ece temelkuran'nin gercekten de fahise oldugunu ima etmesi bile ne kadar hakli oldugunu gosteriyor. yok yuzde uc sapik normal, olur bunlar vs diyenler ayni sey annelerine, ablalarina ya da eslerine yapilsa yine normal karsilayacaklar mi?
olaya biraz geniş açıdan bakarsak;

ece temelkuran olarak değil de yolda yürüyen bir hatun olarak mesela.
lan istiklalde, beşiktaş sahilinde, kadıköyde, taksim meydanında, ortaköyde, bakırköyde vs yolumun düştüğü bi çok yerde insanlara kulak kesilirim, insanları gözlerim, dinlerim. Bir sürü tipi bozuk, yolda saat sormayacağın, gavur parasıyla beş para etmez tip, götü başı düzgün yada teşhire meyilli hatunun arkasından "orospuya bak nası kıvırıyo, kesin işe gidiyodur, çatır çatır sikerler bunu, kanırta kanırta sikerim elime geçse bu orospuyu, amuğa koduğumu karısını, ilik ilik bu karı, bebek amuğa koyyim" tarzında tacizlerde bulunuyor. Hadi hatun kısmını at bi kenara, yolda kız arkadaşıyla yürüyen erkeklere bile " buna da bi sap lazım" diyenlere bile şahit oldum.
Ece temelkuran. Yolda görsem tanımam. tanıyan kaç kişi çıkar onu da bilmem. Hadi geçtim ondan, lan istiklal'de ali poyrazoğlu'na mor renkli camı olan gözlük takıyor diye "ibne, top, obiçim" diyen insanlar varken, hani o* o kadar tanınan biriyken bu memlekette o* tip lafları yerken, kendisini tanıyan yada tanımayan birisi tarafından söylense pek de garip kaçmayacak durum bana göre. Nihayetinde ülkemiz çok aristokrat kökenli bi toplum değil. Bu bağlamda hepimiz durduk yere birilerinden laflar işitebiliriz yolda yürürken, gücümüz keserse "nediyon birader" diyip gider yaparız*, götümüz yemediği yerde kafayı eğer devam ederiz.*
türkiye'de her gün yaşanabilitesi olan bi durum, niye bundan bu kadar yakındığını, olayı işine göre başka taraflara çekmeye çalıştığını anlayabiliş değilim.

Bu bir nev-i tecavüz olaylarının artması gibi bi durumdan şikayet. Lan bu ülke yıllarca sinemada televizyonda tecavüzcü coşkun'u, nuri alço'yu izledi. O dönemlerde yoktu bu olaylarda akp hükümeti gelince mi olmaya başladı.
çay koysun kendine, taze taze iyi gelir.
Pek te güvenilir olmayan haber kaynağı. Bir de şunu sormak lazım. Türkiye'de bunca gazeteci,aydın,kültürlü insan var. Gazeteciler,yazarlar var.Bunların çalıştığı gazeteler ve haber kaynakları da var. Tüm bu oluşumun içinde, iletişim imkanları bu kadar kolaylaşmışken neden bu haberi sadece siyasi yanı belli olan bir site haber yapıyor? Ece Temelkuran eğer böyle bir şey dese buna sadece karşı çıkacak olan kurum Vakit Gazetesi ve türevleri midir? Bu biraz yargısız infaz oldu. Kaldı ki adı geçen kurumun ne derece yanlı ve güvenilir haber yaptığı bu denli ortada iken. internette arama motorlarında arama yaparken aynı ifadenin yer aldığı haberi Başbakanlık basın yayın ve enformasyon genel müdürlüğüne ait sitede gördüm. Yakın zamanda Ece Temelkuran gelen tepkiler üzerine bir açıklama yapar sanırım.
kendisinin iddiası, hemde yolda yürürken diyorlarmış.
ece temelkuran saçmalamaktadır. bu aralar sıklıkla görülen saçmalayanlar yurt dışı basında göz doldurdu trendi... kim ülke hakkında kötü birşey söylese bir anda yurt dışı basında. iyi bir popüler olma yöntemi.
şimdi ece hanım ayrıca bir gaf daha yapmış..

"hayrunisa gül'den nefret ediyorum" demiş...

prof. aysel ekşi de şaşırılacak derecede bir bezerlikle hayrunisa gül'den nefret ettiğin açıklamıştı, sabah gazatesi yazarı emre aköz de bu konuya ilişkin bir yazı yazmıştı. ayarın kralını vermişti.

http://www.sabah.com.tr/2...46CBB045208105A3A87A.html

o halde, aynı köşe yazısını da faa aman pardon ece temelkuran'a yolluyoruz.
uzun zamandır türk milletinin kaderine ayaklar yön veriyordu, citibankla birlikte kendi banmkasını batıran alçak başlar gördü bu ülke daha dün gazetelerdeydi bu alçak, ayaklar baş olmuş kimlerinde yazar oldugunu ece temelkuran ifadesinde hayat vermiş, ülkeyi, eskisi gibi bir ayak yönetsin diye çok didiniyorsunuz, ne aayaklar bas olacak neden ece hanjımdan köşe yazarı artık, kendisi itiraf etmiş.
(bkz: sende sallama öyle bir sağa bir sola)
güncel Önemli Başlıklar