bugün

Ebu Hureyre, en çok hadis rivâyet eden meşhur sahabidir. bu bazı tartışmalara sebep olmuştur.

ebu hureyre der ki dostlar; "(Bakınız!) Bağda-bahçede ağaç dikmek ve çarşı-pazarda alış-veriş yapmak gibi meşguliyetler, (her ne kadar sizin Peygamber'le (s.a.s.) beraberliğinize engel olsa da) bunlar benim O'nunla birlikteliğime mâni olmadı. Ben O'ndan sadece açlığımı giderecek bir lokma ekmek karşılığında bana öğreteceği birkaç kelimeyi bellemek için hep fırsat kolladım."

Rivayete göre, Hz. aişe (ra) validemiz bir gün ona:

"Ebû Hureyre! Senin Peygamber'den naklettiğin söylenen şu hadîsler de nerden çıktı?! Bizim duyduklarımızı sen de duymadın mı? Bizim gördüklerimizi sen de görmedin mi?
diye itiraz etmiş, o da buna:

"Evet anacığım, senin bir kadın olarak ayna ve sürmedanlıkla meşguliyetin, Hz. Peygamber'le (s.a.s.) aranıza bir mania olarak girdiği hâlde, benim Efendimiz'le (s.a.s.) birlikteliğime hiçbir şey mâni olmadı."
diye karşılık vermiştir. Ebû Hureyre'nin (r.a.) bu cevabı karşısında Hz. Âişe: "Belki de öyledir" diye sükût etmiş ve bu konuda ona hak vermişti.

Aişe Validemiz, Abdullah bin Ömer'e gelerek, "Ebû Hureyre'nin rivayet ettiği hadîslerden reddettiklerin var mı?" diye sormuş; o da: "Hayır, o cesaretli, bizse çekingen ve korkak davrandık." demiştir. O sırada orada bulunan ve konuşmaya şahit olan Ebû Hureyre (r.a.) de: "Evet, ben ezberledim, onlar unuttular. Bunda benim ne kusurum var?" diye haklılığını dile getirmiştir.

hz. ömer ile arasında şöyle bir vaka geçmişti; "Ömer'e çokça hadîs rivayet ettiğim haberi ulaştığında beni çağırıp, "Falanın evinde, Resûlüllah'la (s.a.s.) birlikteydik ve sen yanımızdaydın değil mi?" diye sordu. Ben de: "Evet (ben de oradaydım) ve bunu neden sorduğunu da biliyorum!" dedim. Ömer: "Peki neden sordum?" dedi. Ben de: "Allah Resûlü o gün, "Kim bile bile bana yalan isnat ederse, ateşteki yerine hazırlansın!" buyurmuştu' dedim. Hz. Ömer: " (Madem bunu hatırlıyorsun) o hâlde git ve hadîs rivayet et!" dedi."
hz. muhammed'in en yakınlarından biri olan hz. ebubekir'den dahi daha az hadis rivayet edilmiş fakat ebu hureyre'den 1000 e yakın hadis rivayet edildiği söyleniyor ve şöyle bir gerekçe öne sürülüyor ki peygamber efendimizden kendisi hafıza konusunda dua talebinde bulunmuş. yani o kadar hadis, duanın kabul edilmesinden geliyor.
bazı kaynaklarda ebu hureyrenin bir takım yalanları olabileceğinden bahsediliyor evet, gerçeği net olarak asla bilemeyeceğiz sanırım. en azından bu dünyada.

hakkında net olarak bildiğimiz tek şey kedilere olan düşkünlüğü ve hz.muhammet tarafından ebu hureyre (kedilerin babası) ismi verildiği.
yalan konusunda ne kadar hünerli olduğunun göstergesidir. Ebu hureyre denilen adam muaviye'nin emir eridir. Mustafa keser vardı bir ara ne okuyim derdi. Istenilen şarkıyı söylerdi hah işte ebu hureyre bunun hadisci versiyonu. Muaviye hangi konuda hadis istiyordu ise onu uyduruyordu.
(bkz: buhari nin hadis inkarcısı olması)
Peygamberimizin "Kim bile bile bana isnad ederek yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın" sözü üzerine birçok sahabi yanlış rivayet ederim endişesi taşımıştır ve hadis rivayetinden kaçınmışlardır. Arkadaşlar birde sahabiler her dakika Peygamberimizle değildi ki Onlarında ilgilenmeleri gereken işleri vardı. Sahabe arasında " ashabı suffe " diye adlandırılan sahabiler Peygamberimizle daha çok iletişim halindeydi. Zaten hadis rivayetlerin de önde olan isimler ashabı suffeden sahabiler. Ebu hureyre de bunlardan biri. Ebu hureyre'nin "muhacir kardeşlerimiz pazarda ticaretle, Ensar ise bahçelerinde meşgul olurken Ebu hureyre karın tokluğuna peygambere hizmet ediyor, onların bilmediklerine de şahit oluyordu." diye bir açıklaması bile bulunmakta. (diyanet işleri başkanlığının ansiklopedisinden 'suffe' maddesini okuyabilirsiniz.)

Ayrıca Ebu hureyre, ibn şihab ez-Zühri(tabiinden) ile uğraşanlar onların siyasi olaylar yüzünden hadis uydurduğu ortaya atan ve savunan oryantalistlerin manevi babası olarak nitelendirilen goldziher'dir. Ve peşindekiler..

Edit: aynı, şekilde imam Şafii ve Ahmed b. Hanbel ile de çok uğraşır bu oryantalistler.
uydurmaları yalan ile savunma başlığıdır.

muaviye denen şahsı peygamber ile bir tutan yalancıya sahebe demek onu kurtarmaz.
nihat hatipoğlu denen tüccar kendisini çok sever.

-ebu hureyye ağlıyorduuu !!! zırlıyordu !!! vs
"ashabin yildizlar gibidir." demiştir Efendimiz biz o yüzden muaviye r.a.deriz. hiçbir sahabesine kötü birşey diyemeyiz.
müslüman olarak peygamberle 19 ay zaman geçirmiştir. bu 19 ay da tekrarlı 5000'den fazla tekrarsız tahmini 1500-2000 civarı hadis rivayet etmiş müksirun sahabelerdendir. arapların soy bilgisi çok iyi olmasına rağmen ebu hureyre hakkında pek bilgi yoktur anası babası kendi ismi nedir sorularını sorarsanız 45-50 rivayet ile karşılaşırsınız. rivayet ettiği hadisleri çok araştırma fırsatım olmadı ancak belli başlı hadislerine bakmıştım, isteyenler şamile programını da indirip bakabilir ben yakın zaman da daha detaylı bir araştırma yapacağım.

mesela "üç şey de uğursuzluk vardır, kadında, evde, atta." bu hadisi hz. aişe daha sonra düzeltiyor diyor ki bu hadiste müslümanların uğursuzluk algısından değil cahiliye adetinden bahsediyor diyerek yanlış anlaşılmanın önüne geçiyor.

yani sahabe de hata yapabilir ancak bu onun tüm hadislerinde hata yaptığını da göstermez. bazı sahabiler devlet idareciliği ile uğraşırken bazı sahabiler ise hadis ile uğraşmışlardır. bu sebepten dolayı rivayet ettikleri hadis miktarlarında farklılıklar olması gayet normaldir.