bugün

bugün aniden başlayan kavganın kökeni haliyle yeni değil...

önce safları belirleyelim...

amerika merkezli kürtçü cemaat 9/11 sonrası türeyen ve amerika'nın dış politikasını homeland security perspektifinden alan yeni nesil, devlet aygıtını kullanma konusunda biraz da acemi post-clinton'cı demokratlar tarafından desteklenen ve kullanılan bir oluşum...

akp koalisyonu ise israil'i neredeyse kutsal sayan protestan - evanjelik öğretileri hayatın merkezine almış wasp kökenlileri ve kissinger ekolünden cumhuriyetçi muhafazakar yahudi iş çevrelerini arkasına almış durumda...

cemaatin en büyük varlık sebeplerinden biri iran tehlikesini bertaraf edecek bir siyasi dengeyi türkiye ve komşularında tesis etmek. bu açıdan cemaat bir yandan muhafazakar seçmene "türk" kartını yutturmak, diğer yandan kürtçü açılım ve tavizlere giden yolu açmakla mükellef...

bu misyon doğrultusunda avantanın gürül gürül aktığı bakanlıklar ve siyasal pozisyonlar yerine cemaat milli eğitim, adalet, sağlık ve dışişleri bakanlığını almaya razı oldu. daha sonra içişleri bakanlığını da pazarlıkla kendine bağlayarak türkiyede ordudan anamuhalefete dek bir çok direnç noktasındaki hedeflere operasyonlar düzenledi.

bütün bunlar olurken bir yandan pkk'nın ileri gelenleri ve abdullah öcalan ile temasa geçip kürtler ve akp arasında arabuluculuk yapmak hatta kürtlerin isteklerinin bazılarını dikte etmek iddiasıyla kendilerini siyaset sahnesinde ve amerikalı destekçilerinin gözünde konumlandırdılar.

olan bitenin kendilerinin tasfiyesiyle sonuçlanacağını farkeden ve cemaatin etkinliğini kırmak isteyen başta erdoğan olmak üzere akp içindeki liberaller, kürtçüler ve cemaatçi kökenden geldiği halde erdoğan ve patronlarına intisab eden güruh apar topar oslo sürecini başlattılar. bu süreçte cemaatin pazarlık konusu diye masaya yatırdığı bir çok konu akp ve bürokratları tarafından tartışılmadan kabul edildiği gibi üstüne cemaatin aklına dahi gelmeyecek tavizler verilerek gülen cemaati saha dışına postalandı.

bu durum cemaatin pozisyonunu çok sarstı. hem doğu ve güney dpğu anadolu'da karayılan ile yapılan pazarlıklarla ilçelerde örgütlenen cemaat girişimleri tehlikeye girdi hem de cemaatin amerikalı patronları gözündeki saygınlığı çok düştü.

bu arada kurulması planlanan kürdistan'ın velayeti konusundaki çekişmenin de taraflarıdır cemaat ve akp...

akp'nin ağaları kurulacak kürdistan'ı israil güdümlü olarak tasarlarken cemaatin patronları amerikan güdümlü bir kürdistan'ı istiyorlar.

pkk hamlesiyle eli zayıflayan ve tongaya düşürülen cemaat çok değer verdiği sağlık bakanının tasfiyesi, davutoğlu'nun çift taraflı oynamaya başlaması (mehmet şimşek de dahil biraz buna) ve son derece başarısız valilik kariyerine rağmen içişleri bakanlığına (üstelik de reco'nun çok sevdiği taklacı idris naim'i yiyerek) getirdiği güler'in de erdoğancı olması nedeniyle büyük bir öfke ve aldatılmışlık hissi yaşadı.

bir minik parantez açalım cemaat sadece gülen'in iki dudağı arasındaki laflarla emir komuta zincirinde işleyen bir yapı değil. kendilerince karar mekanizmalarına etkide bulunabilen bir çok insan var ve cemaat politikaları uzunca istişarelerden sonra belirleniyor. (amerika'nın doğrudan emirleri dışında tabi)

cemaat, daha doğrusu cemaatin arkasındaki güçlere karşı büyük bir zafer kazanan ve çözüm adresi olarak kendini etiketleten recep tayyip erdoğan anlamsız bir çıkışla fethullah gülen'i bir kez daha zor duruma düşürdü. sağlık bakanlığındaki cemaat tasfiyesine alçak sesle de olsa söylenen gülen'i türkiye'ye davet eden erdoğan gelemeyeceği gün gibi ortada olduğu halde kıvırmalardan kıvırma beğenmek zorunda kalan fethullah'ı açıklanamayacak kadar güç bir duruma sokarak güç gösterisi yaptı. erdoğan neden bunu yaptı diye düşünürsek "yapabildiği için yaptı" diyebiliriz. yani kibir...

cemaat kendisini anadolu seçmeninin gözünde 2 paralık eden bu hamleyi kenara yazdı ama intikam almadı. gezi isyanı sırasında refleks olarak birlikte hareket eden akp ve cemaatin arasındaki soğukluk akp'nin güneydoğudan çektiği özel birimler ve gezinin son dönemlerinde sahaya sürdüğü bdp tabanından paramiliterler yüzünden arttı.

bu duruma engel olması istenen muammer güler ise cemaatin isteklerine kulak asmadığı gibi cemaatin emniyet teşkilatına bingöl, van, bitlis, batman gibi yerlerden özellikle topladığı kürtlere karşı mardin, siirt ve karadeniz kökenli alternatif bir grubu teşkilatta yapılandırmaya başladı (bu merkezlerin önemi ve fonksiyonları başka bir yazının konusu)

--flashback--

bush döneminde ergenekon, balyoz vb operasyonları yürütme görevi erdoğan ve akp'nin kendisine bağlı kanadına verilmişti ancak sadullah ergin aracılığıyla erdoğan'ın arkasına dolanan cemaat "tc'yi bitiren adam" olarak ergin'i ve tabii ki kendisini ön plana çıkartmayı başarmıştı. burdan yediğ gol de erdoğan'ı kendi amerikalı patronlarına karşı güç duruma sokmuştu. bir de tezkereyi geçirememek var o da ayrı konu..

--flashback--

gezi sonrası biraz ısınmış olsa da aslında hala soğuk olan ilişkiler cemaatin işler durumdaki tek para ve insan kaynağı olan dersaneler ve uzantılarının tasfiyesi girişimiyle tekrar savaş haline geldi. perde arkasında yapılan yüzlerce girişim ve pazarlıktan sonra aracıların erdoğan'ın şaha kalkmış egosuna yatırım yaparak koparabildikleri "2 yıl erteleme" kararı cemaati tatmin etmedi ama arınç ve diğerlerinin verdiği " 2 yıla bir çözüm buluruz" garantisi topyekün bir savaş açmaktran daha makul geldi cemaat ve ileri gelenlerine.

tam her şey biraz zor da olsa yoluna girdi denilirken fethullah gülen'in bir fahişeye giden siyasetçi ile ilgili konuşması ortalığı yeniden bulandırdı. burada bahsedilen siyasetçinin erdoğan olabileceği üzerine dönen yorumlar akp içinde büyük infial yarattı.

ve ipleri koparan olay burdan sonra gerçekleşti...

erdoğan'ın köylüsü rizeli bir thy müdürü "fethullah hocayı da bir kadınla sarmaş dolaş çekip internete koysak ne güzel olur" diye (mealen) bir tweet attı. vekil olduğundan beri hiçbir kritik konuda ağzını açmayan hakan şükür beklenmeyen bir şekilde topa girerek bu tweet üzerinden akp ve erdoğancılara sert giydirdi. bununla da yetinmeyerek partisinden istifa etti.

istifanın ardından sa 1 gün sonra operasyon başladı ve cemaat çok sert bir mesaj verdi.

fakat cemaat gemileri yakmış değil hala...

bir şekilde barış sağlanacaktır ama recep ve kontrol edilemez öfkesi bunu cemaatin yanına bırakmayacaktır...
Özet geçiniz monşer.
rte nin tetikçi olarak pkk yı tutup cemaati bombaladığını da unutmayalım.
aradaki boşlukların doldurulması açısından.
http://www.uludagsozluk.c...rasında-kalması/@the-barz

http://www.uludagsozluk.c...t-akp-çatışması/@the-barz
(bkz: cemaat ile hükümetin arasının açılması/#20698663)
eski fotoğrafları çok severim. bazen hiç bişey söylemeye gerek kalmaz. örneğin:
görsel
görsel
görsel
anılar anılar şimdi rte nin gözünde canlandılar veeee:
görsel