bugün

ülkemizde şehir efsanesine dönüşmüş işaret. efendim dilimizde, düzeltme işaretinin imladan kaldırılması tamamen bir şehir efsanesinden ibarettir. kesinlikle dilimizden bu işaret kalkmamıştır.

--spoiler--
Yeni kılavuzda "şapka işareti" olarak bilinen düzeltme işaretinin kesin olarak kullanılması gereken yerlerin de vurgulandığını kaydeden Akalın*, düzeltme işaretinin kullanımının hiçbir zaman kaldırılmadığını, ancak zaman zaman bazı düzenlemeler yapıldığına dikkati çekti.
--spoiler--

--spoiler--
Geç de olsa 1941'de basılan imlâ Kılavuzu, Türk imlâsının birçok sorununu çözmüş ve imlâda sorun olabilecek birçok konuyu istikrara kavuşturmuştu. imlâ kurallarının çoğu 1929'dan 1965'e kadar, tam 36 yıl hiç değişmemiş ve böylece bir gelenek oluşmuştu. Ancak başına "yeni" sözü eklenerek ve 1. baskı olduğu belirtilerek 1965'te basılan Yeni imlâ Kılavuzu bazı değişiklikler getirmiş ve oluşmuş geleneği sarsmıştır. Söz gelişi 1965'e kadar düzeltme işaretiyle yazılan lâstik, klâsik, plân, Lâtin gibi kelimelerden 1965'te düzeltme işareti kaldırılmıştır. 1965'e kadar ayrı yazılan baba tatlısı, mine çiçeği, salkım söğüt gibi kelimeler, 36 yıl sonra birleştirilmiştir. 1965'e kadar arabasiyle, ordusiyle şeklinde yazılan kelimelerin 1965 kılavuzuna göre arabasıyla, ordusuyla şeklinde yazılması gerekmiştir. Burada birkaç örneğini gösterdiğimiz değişiklikler 1965kılavuzuyla sınırlı kalmamış, yerleşmiş düzen bir defa sarsılınca artık sık sık değişikliklere gidilmiş ve imlâdaki istikrar iyice bozulmuştur. Söz gelişi 1965'te sadece batı kökenli kelimelerden kaldırılan düzeltme işareti, 1970'te lâtif, telâffuz gibi doğu kökenli kelimelerden de kaldırılmıştır. 36 yıllık arabasiyle sözünü 1965'te arabasıyla yapan yeni kılavuz 1970'te bu defa arabasıyle biçimini benimsemiş, 1977'de ise tekrar 1965'e dönmüştür. Meslekî, millî, resmî gibi kelimelerde 1977'ye kadar, tam 48 yıl kullanılan düzeltme işareti 1977'de nispet î'sinin üzerinden kaldırılmıştır. 1965'teki Yeni imlâ Kılavuzu'yla başlayan ve burada ancak küçük bir kısmını gösterdiğimiz bu değişiklikler, hem imlâmızdaki gelenek ve istikrarı ortadan kaldırmış, hem de toplumda birçok tartışmalara yol açmıştır.
--spoiler--

hâlâ: http://www.tdk.gov.tr/TR/...amp;Kelime=h%C3%A2l%C3%A2
dükkân: http://www.tdk.gov.tr/TR/...p;KELIME=d%C3%BCkk%C3%A2n

efenim bir kişi çıkıyor. üç kuruşluk bilgisiyle "şapka kalktı" diye dedikodu çıkarıyor, bütün türk halkı inanıyor. yapmayın arkadaşlar. araştırmadan dedikodu ile bilgi edinip, bunlara inanmayın. bir ülkede bir kurum aslı olmayan bir dedikodu ile zedelenebiliyorsa vay halimize.

tanım:

düzeltme işaretinin iki görevi bulunur. biri üzerine konduğu ünlüyü uzatmak, diğeri ise inceltmektir.

-ünlüyü uzatma amacını taşıyan düzeltme işareti, yanlızda yazımları aynı, fakat okunuşları farklı kelimeleri birbirinden ayırt etmek amacıyla, uzun telafuz edilen sözcüğü diğerinden ayırt etmek amacıyla kullanılır.

âdet-adet
âşık-aşık

-arapça ve farsçadan alınmış bazı kelimelerde g, k, l ünsüzlerinin ince telaffuz edildiğini göstermek için, bu ünsüzlerden sonra gelen a ve u ünlüleri üzerinde düzeltme işareti kullanılır.

lâle, ahlâk, mekân, kâr

-daha önce, nispet i'sini de belirtmek üzere kullanılan bu işaret, yukarıda belirtilen,1977 yılında gerçekleştirilen bu değişiklikle, bu gibi kelimelerden kaldırılmıştır.

iktisadî*>iktisadi*

klavyede bu işareti oluşturmak için, harften önce "shift+3" tuşlarına basıp, daha sonra düzeltme işareti kullanılacak tuşa basılmalıdır.

edit: bir de resmi açıklama sunayım bu konuda;

--spoiler--
- Türkçede tartışmalara neden olan şapka işareti kalktı mı?

- Halk arasında "şapka işareti" olarak bilinen düzeltme işareti kullanımdan kesinlikle kaldırılmadı. Kâr, Hakkâri, kâğıt gibi sözcüklerde şapka işareti duruyor ve bu işareti kullanmazsanız büyük sorunlar ortaya çıkıyor. Düzeltme işareti bu tür sözlerde mutlaka kullanılmalıdır.
--spoiler--
http://www.tdk.gov.tr/TR/...49816B2EFB380FA94475E3982
bol bulununca kıça sürülmesine gerek olmayan işaret.

bir de, ân diye bir sözcük yoktur türkçede.
--spoiler--
Düzeltme işaretinin kullanılacağı yerler aşağıda gösterilmiştir:

1. Yazılışları bir, anlamları ve okunuşları ayrı olan kelimeleri ayırt etmek için, okunuşları uzun olan ünlülerin üzerine konur: adem (yokluk), âdem (insan); adet (sayı), âdet (gelenek, alışkanlık); alem (bayrak), âlem (dünya, evren); alim (her şeyi bilen), âlim (bilgin); aşık (eklem kemiği), âşık (vurgun, tutkun); hakim (hikmet sahibi), hâkim (yargıç); hal (pazar yeri), hâl (durum, vaziyet); hala (babanın kız kardeşi), hâlâ (henüz); şura (şu yer), şûra (danışma kurulu).

UYARI : Katil (< katl = öldürme) ve kadir (< kadr = değer) kelimeleriyle karışma olasılığı olduğu hâlde katil (ka:til = öldüren) ve kadir (< ka:dir = güçlü) kelimelerinin düzeltme işareti konmadan yazılması yaygınlaşmıştır.

2. Arapça ve Farsçadan dilimize giren birtakım kelime ve eklerle özel adlarda bulunan ince g, k ünsüzlerinden sonra gelen a ve u ünlüleri üzerine konur: dergâh, gâvur, ordugâh, tezgâh, yadigâr, Nigâr; dükkân, hikâye, kâfir, kâğıt, Hakkâri, Kâzım, mahkûm, mekân, mezkûr, sükûn, sükût. Kişi ve yer adlarında ince l ünsüzünden sonra gelen a ve u ünlüleri de düzeltme işareti ile yazılır: Halûk, Lâle, Nalân; Balâ, Elâzığ, islâhiye, Lâdik, Lâpseki.

3. Nispet i'sinin belirtme durumu ve iyelik ekiyle karışmasını önlemek için kullanılır. Böylece (Türk) askeri ve askerî (okul), (islam) dini ve dinî (bilgiler), (fizik) ilmi ve ilmî (tartışmalar), (Atatürk'ün) resmi ve resmî (kuruluşlar) gibi anlamları farklı kelimelerin karıştırılması da önlenmiş olur.

Nispet i'si alan kelimelere Türkçe ekler getirildiğinde düzeltme işareti olduğu gibi kalır: millîleştirmek, millîlik, resmîleştirmek, resmîlik.

--spoiler--
türkçe karakter devrimiyle sözlüğe kazandırılamamış işaretlerdendir. yoksa kazandırıldı mı lan?

edit: hâlâ merak ediyorum.
türkçe kelimelerde bulunmayan işarettir. bu işaret bulunuyorsa o kelime türkçe değildir.
a ve i harfinin ustune gelen şapka seklindeki isarettir. o yuzden şapka işareti de denir.
sözcükleri uzatma ve inceltme özelliği sayesinde anlam ayracı görevi görür. mesela bazı zamanlar dikkatsiz yazarlar "hala" yazdığında, babalarının kız kardeşlerinden mi yoksa süreklilik içeren bir şeyden mi bahsettiklerini anlamakta güçlük çekiyorum. oysa süreklilik içeren bir şeyden bahsettiklerinde "hâlâ" yazsalar ne kadar kolay olur okuması. öyle değil mi sözlük?

(bkz: sözlük yazarlarının itirafları)
türkiye türkçesi'nde sesli harfi hem uzatmak hem de inceltmek gibi iki farklı görevi olan işaret. kullanmamak kötüdür ama tek başına şapka da yetmez. türkçe'de iki, yabancı dillerden dilimize yerleşmiş sözcüklerle de iki daha olmak üzere toplam dört farklı a **** vardır. bunlardan üçünü göstermek için tek bir işaret kullanmak karışıklıklara neden olmaktadır.

hala*: ikisi a da açık ve kısadır.
hâlâ**: ilk a uzun, ikinci a kapalı.

telâfi: a ince-uzun.
telâffuz: a ince.

örnekler çoğaltılabilir.
tdk'nın 18 kez kaldırıp 19 kez kullanıma soktuğu imdir.

bunun nedeni de dille ilgili değil tümüyle politiktir. hükûmeti kuran parti dîni öne çıkarıyorsa kullanıma sokulur, laisist ise kaldırır.

konunun türkçe'yi bağlayan bölümü aslında tektir ama konu arapça'dan geçen sözcükler olduğunda değişir işte. arap götü yalamak için türkçe'de birebir karşılığı varken arapça kullananlar için olmazsa olmazdır. düşünsenize o kadar arapça sözcüğün yanlış okunduğunu... gümrük muhafaza!
Seksi bir işaret herkes kullansın.
Kalkması durumunda büyük sıkıntıya sebep olacak işaret.
güncel Önemli Başlıklar