bugün

eğitim ve öğretimin kurumsallaşmadan geçtiğini fark edemeyerek; sadece bina ile okul olunamayacağının kanıtı okullar. öğrencinin kalitesi kurumun kalitesini de beraberinde getirir; sen kalkar öss'de barajı geçeni okula alırsan orada vereceğin eğitimden hayır gelir mi sanıyorsun diye sorarlar insana ... her şeyiyle boydan boya ticarethane olan kurum olamamış işletmeler.

bu hususta örnek verilebilecekler içinde;

(bkz: ufuk üniversitesi)
(bkz: okan üniversitesi),
(bkz: yaşar üniversitesi),
(bkz: kültür üniversitesi),
(bkz: haliç üniversitesi),
(bkz: maltepe üniversitesi),
(bkz: kadir has üniversitesi),
(bkz: istanbul ticaret üniversitesi), ...
bir düz lise bınasını alıp üniversiteye ceviren üniversitelerdir. lakin böyle bir durum yoktur.
marmara universitesi bahcelievler kampusu nü de buna örnek olarak verebiliriz.bahçesi vardır tıpkı liselerdeki gibi karşılıklı iki pota çocuklar basket falan oynarlar bahçede,koşuştururlar.eğlencelidir..
atılım üniversitesi, ufuk üniversitesi.
2 yıllık üniversiyelerın neredeyse hepsi.
türkiye cumhuriyetine yeni işsizler yetiştiren üniversitelerdir. *
yukarıda sayılan üniversiteler arasında göremeyince şaşırdığım türkiyenin en büyük lisesi gazi üniversitesi.
haliç üniversitesi.
düz liseden değil de otelden bozma üniversitelere örnek olarak "izmir ekonomi üniversitesi" gösterilebilir. cidden otelden bozmadır...
maltepe universitesini bunların dısında bırakabiliriz cunku artık kampuslesmesini hemen hemen tamamlamıs,kendini gelistirmekte olan bir universitedir.
bahçeşehir üniversitesi, tobb üniversitesi, yıldız teknik üniversitesi...(hatta biz yıldız teknik lisesi derdik oraya)
12 eylül döneminde ordu nasıl isterse öyle kesip biçilen,siyaset tartışılması engellenerek, düşünce özgürlüğü kısıtlanarak, eğitim kalitesi düşürülerek ve bir çok başarılı solcu öğretim üyesinin işine son verilerek iyice liseye çevrilen üniversetelerdir, tüm devlet üniversiteleridir.

yahu eskiden odtü'nün kampüsünde devlet jandarma görevlendirmek zorunda kalmış, peki şimdi niye kuzu gibi yetişiyor,sorunlara ve haksızlıklara sessiz kalıyor bu çocuklar diye hiç düşünmediniz mi?

bu arada prof.ihsan doğramacıyı anmadan geçmeyelim. bütün bu kesme, biçme,üniversitelerin ağzına sıçma eylemlerini yök onun eliyle yaptırdı.* sonra da parayı hamuduyla götüren bu arkadaş, gitti bir özel üniversite kurdu. şimdi de üniversitesi en iyi üniversiteler arasında. ama eğer 12 eylül olmasa vasat bir üniversite olarak kalacaktı belki. değerli bilim adamımız da parayı hamuduyla götüremeyecekti malesef..

ne kadar ilginç, çıkarcı ve paragöz profesörle bir ülkenin silahlı kuvvetleri, ortak amaçlar doğrultusunda birleşebiliyor demek.biri parasını kazanırken diğeri de "ülkeyi ben yönetecem" egosunu bol bol tatmin ediyor.
gazi üniversitesi kampüsleri özellikle iibf ve fen fakültesi.
düz liseden değil de kolejden bozma üniversiteye de tobb etü örnek gösterilebilir.

(bkz: yükseliş koleji)
(bkz: üniversite suyuna batırılmış liseler)
uludağ üniversitesi nin bursa nın ilçelerinde bulunduğu yüksekokullarının tümü.
gazi üniversitesi teknik okullar demek isterdim ama milyonların saldırısına uğramak niyetinde değilim.
atılım üniversiteside en güzel örneklerinden biridir. genelde bir özel bir okulun devamı olarak kuruldukları görülür. amaç belkide lisede okuyan öğrencileri başka bir kuruma kaptırmaktansa yine kendi kurdukları üniversiteye almaktır.
beykent üniversitesi.
çankaya üniversitesi,
başkent üniversitesi,
beykent üniversitesi.
türkiye'deki üniversitelerin yarısından fazlasının içinde olduğu grup. **
(bkz: namık kemal üniversitesi)
dumlupınar üniversite' sinin merkez kampüsünün kesinlikle katılamacağı listedir. en basitinden hayvan gibi bir kapısı vardır.
istanbul'da herhangi bir arasokakta rastlanabilecek üniversitelerdir. çay bahçesi stilindeki isimlerine de hasta olunur bunların.
akşam bizim apartmanın giriş katında tadilat vardı mesela, yarın sabah üniversite açılabilir orada.
manisa celal bayar üniversitesi'nin tüm kampüsleri bu sınıfa girmektedir. özellikle iibf fakültesi tam bir felakettir.
güncel Önemli Başlıklar