dusunce ozgurlugu arkasinda boluculuk yapmak

günümüzün son politik ve stratejik oyunlarındandır..

herkes istediğini savunmakta özgür olduğundan, böyle bir şey yoktur.
herkes fikrini istediği yerde dile getirmekte özgürdür. buna rağmen kimse, kanunlar karşısında sorumlu olduğunu unutmamalıdır.
insanın hakkı olan özgürlüğü, yalnızca politika ile sınırlamaksa komiktir. özgürlüğün, politika altında ezilmesine izin verilmemelidir.

bölücülük düşüncesini savunmaktır. neticede o da bir düşüncedir, değil mi ? demokratik olmak lazım.

yıllar öncesinde kalmış bir tartışmadır. düşünce şiddeti övmediği, desteklemediği, şiddete yol açmadığı sürece söylenir.

(bkz: uludag sozluk dusunce suclari)*

mhp, bbp, dtp gibi insanların aidiyetleri üzerinden siyaset yapan partilerin meşguliyeti.

kürt görüşlü grupların ağırlıkta yaptığı eylemler bütünü.o kadar güzel kullanırlar ki yasanın bu açığını hala aramızdalar.
(bkz: fasist olmak ya da olmamak)

zoraki bir düşünce benimsetme çalışması yoksa "bölücülük yapma" eylemi gerçekleşmiyor demektir.her insan farklı düşünceler içerisinde olabilir bunları başkalarına da anlatabilir ama diğer insanların da bi muhakeme yeteneği vardır doğruyla yanlışı birbirinden ayırt edebilirler.modern bir şekilde fikirlerini tartışabilirler. kimse birbirine fikrini kabul ettirmeye çalışmazsa. bu fikirleri eyleme geçirmeye kalkmazsa bu fikirler sorun olmaktan kalkacaktır.

'düşünce suçlusu' gibi bir kavramı meydana getirmiş olay.

özgürlük kelimesinin anlamını bilmeyen bireylerin düşünce özgürlüğü kavramı adı altında brilerinin o beyan edilen fikirlerle ne yapabileceğini,nasıl etkilenebileceğini düşünmeden yaptıkları eylemlerdir.

Orta Dünya'daki halkların pek iplemediği bir meseledir. Mesela Cüceler düşünce özgürlüğü arkasında toprak fetişizmi yapan elflerden hiç hazzetmezler. Ama bu orta dünyada geçerli, bizim dünyamızda bölücülük yapandan hazzetmiyorlarmış, öyle duydum.