bugün

Bazen Sebebini bilmeden karşımdaki bir insanın bir hareketini falan görürüm ve ona karşı yoğun acıma hissederim. Aşağılayıcı bir acıma değil bu. Durup dururken oluyor. Anlam vermeye çalışıyorum ama bi türlü anlayamıyorum. Bir insanın başına bi şey gelir, kötü durumda olur. Oyle bir durumda acımak normal ama bir insanı su içerken ya da başka bir şey yaparken görünce neden ona acır insan.

Ekleme: bu başlığı açmadan önce tereddütte kaldım. Böyle bir şey ancak bende olur deyip millet okurken ne diyo bu falan olur dedim kendi kendime ama daha bu gün akşam üstü bi çocuğun is yerinde kapıdaki eşyaları içeri çektiğini görünce birden bire o duygu geldi bana. O yüzden içimde tutamadım. Hatta abisi çok boş konuşur diye sinirlendigim de olurdu ama o andan sonra ufak bi vicdan azabı çektim ve bi daha kötü dusunmicem dedim kendi kendime. Gelen mesajlardan anladım ki çoğu insanda oluyormuş. illaki bunun da vardır bir açıklaması.
Acımak duygusu karşılaştığım insanların yüzde doksan beşine karşı içimde oluşan bir histir. Yalnız benimkisi durup dururken gelen bir acıma hissi değil sadece insanların içine gömüldüğü karanlıkta kalmaya ısrar etmesine acıyorum. Bu durum tıpkı platon'un mağara alegorisi gibidir aslında.

insanlarımız Doxa'larla (sanı) zincirlenmiş mağara insanları gibidir. Gördükleri şeyleri gerçek ve değişmez doğru (yani ışık) olarak görüyorlar. oysa gördükleri şeyler ışığın nesneler üzerindeki kırılmasının duvara yansıyan gölgesinden ibaret. Daha da kötüsü episteme'ye (bilgi) dayalı sistemimizi reddedip sanılarında boğulmayı tercih ediyorlar ve gerçek ışığı (episteme) gördüklerinde gözleri kamaşıyor,rahatsız oluyor ve mağaralarına geri dönüyorlar.

Umarım bir gün her şey düzelir ancak ben düzeleceğini düşünmüyorum maalesef.
sadece empati kurabilecegim kadar tanıdığım insanlara karşı, durup dururken olmamak üzere yer yer nükseden his.
Acıma duygusunu sevmem, kimseden üstün değilim. insanlara acıyarak bakmam. Mümkünse siz de öyle bakmayın. Merhamet gibi bir duygu değil bu merhametli olmak ayrıdır acımak ayrıdır.
Ankaralı arkadaşlarımla konuşurken geliyor bu his bana. Mesela biraz önce Ankaralı bir arkadaşımla konuştum, yine geldi. Üzücü çünkü.