durup dururken buzdolabi karistirmak

evde her canı sıkılan bünyenin hayatında en az 1 kez yapmış bulunduğu eylem. Televizyon izlerken, müzik dinlerken sıkılan bünyeyi rahatlatmak icin düşünülen şeylerin yarışından genelde birinci olarak cıkar namussuz. Gidersiniz mutfağa , halbuki ne karnınız actır, ne susamışşınızdır ne de kafanızda "bir şeyler atıştırayım bari be." düşüncesi vardır. Sadece mutfağa gider ve buzdolabının kapağını acıp icine bir bakış atarsınız, sonra tabi ki kapatılır kapat, "lan bari su iceyim ayaktayken." dersiniz, iyi de yaparsınız; icin tabi.

1 sene yurtta kaldıktan sonra özlemişim lan buzdolabını, çamaşır makinasını.

(bkz: can sıkıntısı)

- Oğlum ne arıyorsun buzdolabında?
+ Belki yiyecek bir şey vardır.

buzdolabının açılıp içindekilere alıcı gözle bakılması eylemi. genelde yenebilirliği olan bir nesne göze kestirilir ve aç olunmasa da yenir. paso kilo aldırır bu eylem. bi de anneler ikidebir dolabı açıp kapayan evlatlarına karşı pek bir acımasız olurlar, kovarlar mutfaktan. oldu mu şimdi anne. insan evladından yemek esirger mi be?

gecenin bir yarısı bilgisayar başında sıkılan kişinin yapması durumunda, öyle mal mal bakarken buzdalabının bir süre sonra "kapak açık kaldı" diye salak saçma uyarma amaçlı ötmesi sonucu, evin içinde yaşayan her an yemek yemeye , her an yemek yapmaya hazır olan bir babanın sinyal almışçasına yataktan fırlamasına, sabaha karşı yemek yiyip göbek yapmanıza, "sittir alt tarafı can sıkıntısından bakmıştım, boş işlerde üstüme yok" demenize sebep olan durum.

diğer versiyonu;
kapağını açıp önünde anlamsız anlamsız dikilip kapatmaktan ibaret olan eylemdir...

70 kilo üstü her türk gencinin yapması muhtemel eylem.

(bkz: sözlük beni gözetliyor)

Can sıkıntısı karsısında,bünyenin kendi kendine geliştirmiş oldugu bir savunma mekanizmasıdır.

ramazan ayinda refleks olarak artacagini dusundugum durum .

aslinda bir sey yemek istersiniz. ama o seyin ne olduguna karar veremezsiniz. o sirada cozumun buzdolabi oldugunu dusunup elinizde muhtemelen t. v kumandasiyla sallana sallana buzdolabina gidip dakikalarca bos bos bakarsiniz.

kilo almanin en büyük nedenlerinden biridir. en cok cumartesi pazar yapilir bu eylem.

hımm böyle içinizi ferahlatıcak bir şeyler arasınız,
ya da tatlımsı bir şeyler,
evet evet midenizi rahatlatmak için soğuk bir soda ya da bir elma mı yeseniz?
acaba muhallebi falan yapıldı mı ki?
süt bitti mi acaba?
ay ay yarına ne pişirilse? (bu mühim karar buzdolabı karıştırılarak alınabilir.)

alakasız bir eylemdir o an için ama durup dururken değildir buzdolabı karıştırmak, çağırmıştır buzdolabı sizi.

Can sıkıntısı belirtisidir.