bugün

insanı şaşırtan, dumur eden olaylardır.

sol frame e gelmesi engellenmiş başlıklar başlığının engellenmesi.
ankara da bir belediye otobüsünde gerçekleşen olay:
bir grup yeni yetme abaza, otobüsdeki yine bir grup yeni yetme kaşar adaylarımızı kesmektedirler.
kızlardan biri: ne o canım çok kestin çatal bıçak getireyim mi?
abazalar hafif dumura uğramış bir şekilde olayı makaraya alırlar
tabi bizler yani otobüsdeki yolcular kızımızın ders verdiğini sanmaktayızdır taki tanışıp telefon numaralarını alana kadar daha sonrada otobüsden birlikte inmişlerdir.*
- alo hayatım ben çıktım işten şimdi eve geliyorum istediğin bir şey var mı?
+ gelirken dumura uğra bikaç sipariş verdim onları alırsın.
- peki tamam.
*
tammen gerçek.
çok hoşlandığın, ilgi duyduğun ve bu kişiyle evlenirim dediğin hatunu en sonunda tavlarsın ve eve davet edersin. eliniz ayağınız titremektedir. ne yapacağınızı bilemezsiniz. heyecan son safhadadır. içkiler içilmeye başlanır. ulaşamamayacağım dedin hatun karşındadır ve bu inanılmaz bir duygudur. derken kış ayı olmasına rağmen evde bir tane sivrisinek vardır ve muhabbetin içine etmektedir. derhal öldürülmesi gerekiyordur. hemen çekmece açılır ve detan tablet alınır. Odaya detan tabletle girilir ve tam tableti açmaya çalışacakken hatun kişi seslenir; "çükcan ben prezartatifle sevişmem seni hissetmek istiyorum" der. işte o zaman yaşadığım dumura uğramak oldu. *
3 arkadaş yolda yürürken, içlerinden birinin tanıdığını görmesi ve muhabbet ederken o tanıdığının da bir tanıdığını görmesi, o kişinin de sizin ve diğer arkadaşınızın bir tanıdığı olması, ardından o 3 kişilik gruptaki ilk tanıdığı gören elemanın piç gibi dışında kaldığı garip bir muhabbete başlanması.*
başka biri tarafından yaşanıp anlatılsa da yaşamış gibi dumura uğratan olaylardır. şimdi anlatacağım gibi:
-yerel bazda, kendi çapında beste yapıp düğünlerde şarkı söyleyen bir arkadaşımız bir gece geç saatlerde dışardan sesler duyar. balkona çıkıp sokağa bakar. bir araba görür. klasik apaçi arabasıdır. hepsi sarhoştur. naralar atmakta ve şarkı söylemektedirler. tam kahramanımız sarhoş apaçilere "çektirin gidin lan. gecenin köründe milleti rahatsız ediyosunuz" diyecekken, arabanın içinden gelen müziğe kulak kabartır. apaçilerin dinlediği şarkı kendi bestesi ve cd'ye doldurduğu acıklı şarkısıdır.
işte o an kahramanımız arabesk müzik bestelemeye ve söylemeye tövbe eder. ve dışarıdaki apaçilere birşey söylemeden içeri girer.
not: anlatılan tamamen gerçek ve yaşanmıştır.
jokey olmak için at olmanın gerekmemesidir.
bir arkadaşın tanıdığı ameliyat olacaktı ve kana ihtiyacı vardı. kan grubum uyuştuğu için kan merkezine gittim. içeride sedyelerden birinin boşalmasını bekliyorum. yavaşça kapı açıldı ve genç bir adam kafasını içeri uzattı. elindeki cep telefonunu göstererek "ya ben geçen kan vermiştim de bana bi mesaj geldi "kanınızda hiv pozitif bulundu. lütfen en yakın kan merkezine başvurunuz" diye. nedir bu, ne yapmam lazım" diye sordu. hemşire umursamaz bir tavırla "dışarıda danışma var, oraya sorun" dedi. adam "peki teşekkürler" diyerek çıktı. ben apışıp kalmıştım. "Nasıl lan! vay amk! adam aids lan!" filan diye şok geçirirken ve bir yandan da adamın cehaletine şaşırırken hemşire durumumu fark etmiş olmalı ki "geliyo böyle günde 2-3 tane" dedi. omuzlarını silkerek işine devam etti!!!