bugün
- aldatan karısının sevgilisine tecavüz eden adam12
- bana bir şey olmazcılık10
- köpekler trafikte ölmesin diye alınan önlem16
- imamoğluna bursa da şok22
- bir sene boyunca her gün 10 km koşmak9
- karısı yüzünden 3 çocuğunu asarak intihar etti11
- nefes alamamak8
- gecenin şarkısı8
- ben uyuyorum sözlük bir şey diyor musun8
- 27 ocak 2023 chp'nin erzurum da kuran dağıtması22
- kulak kiri çıkarma yöntemleri14
- 27 01 2023 sözlükte kız kalmaması12
- güzel kadınlar yokmuş gibi davranmak13
- anın görüntüsü20
- kar yağınca yapılacaklar32
- 27 ocak 2023 beşiktaş alanyaspor maçı9
- türkiyenin örnek vatandaşının kafakoparanus olması12
- radikal kemalist teorisyen9
- mezhepçi alevilerin şeriatçılardan farksız olması10
- 20 yaş büyük biriyle olur mu11
- 26 ocak 2023 sabahat akkiraz tweet i15
- arabaya cinsel ilgi duymak normal mi sorunsalı13
- seçime 2 5 ay kalması hala aday olmaması26
- 2023'ün başkomutanı9
- türk sağının bütün sermayesi ve hikayesi bitti21
- kadınlar yemek yapan erkeklere bayılır8
- frank lucas nihavend longa milas1611
- elleri güzel erkekler8
- l'e o n11
- aykolik'in kendisini gülşen'e benzetmesi14
- uykusuz dergisinin kapanması21
- sözlükte kimsenin entry girmemesi20
- italyan erkeklerinin sozlukte yazar olmasi15
- otomatik vites araba kullanan erkek11
- evlenince çocuğunun kötü olmasından korkmak18
- şişmanlarsam kimse bana tecavüz edemez8
- kemal kılıçdaroğlu11
- karım beni 12 farklı kişiyle aldatmış8
- cekirdek citlerken kola icerim14
- dogukanin babasiyim9
- tuhaf erkeklerle konuşmaktan kaçının8
- 9 yıllık karının galerici kürdün birine kaçması8
- otopsiraporlari ile arkadaş olma isteği9
- zafer partisi8
- nurculardan nefret etme sebepleri14
- üstteki yazarın ayak numarasını tahmin et11
- yaparsa akp yapar11
- 26 ocak 2023 israil'in 9 filistinli öldürmesi11
- 9 yıllık karının seni zaten hiç sevmemiştim demesi17
- aşk acısının aşırı abartı olması11
kankalık müessesinden tut, devletler topluluğuna kadar aklına gelen bütün topluluklarda maalesef mevcut durum.
kimi aile düzenini bozmamak, kimi düşmana koz vermemek amacıyla yapılır ama o toplulukları içten içe çürütür ve sonunda kaçınılmaz son gelir.
çöküş.
böyle ortamlarda beş dakika kalmak istemem. nedir ya o diktatöryel hava.
tabi kastımız, kalas gibi her şeyi höt höt söylemek değil ama söz hakkınız olan bir konuda ve söz açılmışken gerçekleri size söyletmiyorsa ya da söylediğinizde dışlanıyorsanız, bi kaç denemeden sonra kendinizi hiç yormayın. onlar zaten kendi kendilerini çökertecektir.
yalanla ne inşa olmuş ki?
kimi aile düzenini bozmamak, kimi düşmana koz vermemek amacıyla yapılır ama o toplulukları içten içe çürütür ve sonunda kaçınılmaz son gelir.
çöküş.
böyle ortamlarda beş dakika kalmak istemem. nedir ya o diktatöryel hava.
tabi kastımız, kalas gibi her şeyi höt höt söylemek değil ama söz hakkınız olan bir konuda ve söz açılmışken gerçekleri size söyletmiyorsa ya da söylediğinizde dışlanıyorsanız, bi kaç denemeden sonra kendinizi hiç yormayın. onlar zaten kendi kendilerini çökertecektir.
yalanla ne inşa olmuş ki?
şahsım böyle çöken bir kaç topluluğa şahit oldu.
biri ülkenin gerçekten iyi üreticilerinden biriydi, güzel bir şirketti.
bir dönem çeşitli personel tranferleri yapıldı yüksek maaşlar ödendi lakin pilot aklımla bakıyorum adamların zerre katkısı yok. güzel söylemlerle işi götürmeye çalışıyorlar.
sonuç: o koca şirket 5-6 senede bankalarca hacz edildi.
bir de yıllarca baskı altına alınmış iki gelinli aile vardı, komşu.
dışarıya pek bişey belli etmiyorlar ama gelinler askere giden çocukları olduğu halde asla tek başlarına sokağa adım atamıyorlar. anormal tabi. insanın dikkatini çekiyor.
sonuç: boynuz, hem de çatallı.
yapmayın lan yapmayın.
insan baskı altında bir süre yaşar. sonra ilk fırsatta size olan hınçlarını üzerinize bir şekilde boşaltır.
acımasızca ve adap dışı olmadan herkesi doğruları söylemeye teşvik edin.
ilk etapta ufak tefek kayıplarınız olabilir ama zaman içinde siz kazançlı çıkarsınız.
biri ülkenin gerçekten iyi üreticilerinden biriydi, güzel bir şirketti.
bir dönem çeşitli personel tranferleri yapıldı yüksek maaşlar ödendi lakin pilot aklımla bakıyorum adamların zerre katkısı yok. güzel söylemlerle işi götürmeye çalışıyorlar.
sonuç: o koca şirket 5-6 senede bankalarca hacz edildi.
bir de yıllarca baskı altına alınmış iki gelinli aile vardı, komşu.
dışarıya pek bişey belli etmiyorlar ama gelinler askere giden çocukları olduğu halde asla tek başlarına sokağa adım atamıyorlar. anormal tabi. insanın dikkatini çekiyor.
sonuç: boynuz, hem de çatallı.
yapmayın lan yapmayın.
insan baskı altında bir süre yaşar. sonra ilk fırsatta size olan hınçlarını üzerinize bir şekilde boşaltır.
acımasızca ve adap dışı olmadan herkesi doğruları söylemeye teşvik edin.
ilk etapta ufak tefek kayıplarınız olabilir ama zaman içinde siz kazançlı çıkarsınız.
''baskılandığı'' ifadesi her iki şekilde de anlaşılmaya müsait.
sevgili yazarın bahsettiği anlama göre şöyle ki,
ahlaki evrelere göre alt seviyelerde kalmış bir toplum için doğru söylemek, amellere ve niyetlere göre pek de değişmez. aslında doğru zaten bir tanedir. kişiden kişiye göre değişebilecek bir olgu da değildir. burada irdelenmesi gereken doğrunun söylenmesi gerektiği, hangi gerekliliklere göre dayandırıldığıdır. yazarın verdiği örnekler üzerinden değerlendirecek olursak; aile düzenini bozmamak için yalan söylemek, üst seviye bir ahlaki eylem değildir. derinine inildiği zaman düzeni bozmamak kişinin kendisi için de bir iyiliktir. yani saf çıkarcılıktır.
doğruyu söylemenin baskılanması bence bizim gibi toplumlarda daha çok, iletişim kurmayı bilmemekten kaynaklanmaktadır. ne olur içten ve samimi olmak gibi pembe pencereye sokmayın durumu. doğru ve uygun bir iletişim yöntemiyle kişiye ve duruma uygun sözcükler ve ifadeler her zaman mevcuttur. kanımca açık sözlülük, açık sözlüyüm demek tamamen içinde bulunulan iletişim kurmayı bilmemezliğe giydirilen bir kılıftan ibaret. benim gözümde kişi ben açık sözlüyüm diyorsa, aynı zamanda özür dilerim ben etkili iletişim kurmayı bilmiyorum diyordur.
neyse çok dallanan budaklanan bir konu oldu. bence doğrunun baskılandığı bir topluluk, konuşma ve iletme becerisini etkili ve uygun şekilde kullanamayan insanları oluşturur. maalesef ki katılıyorum. evet çöküştür.
sevgili yazarın bahsettiği anlama göre şöyle ki,
ahlaki evrelere göre alt seviyelerde kalmış bir toplum için doğru söylemek, amellere ve niyetlere göre pek de değişmez. aslında doğru zaten bir tanedir. kişiden kişiye göre değişebilecek bir olgu da değildir. burada irdelenmesi gereken doğrunun söylenmesi gerektiği, hangi gerekliliklere göre dayandırıldığıdır. yazarın verdiği örnekler üzerinden değerlendirecek olursak; aile düzenini bozmamak için yalan söylemek, üst seviye bir ahlaki eylem değildir. derinine inildiği zaman düzeni bozmamak kişinin kendisi için de bir iyiliktir. yani saf çıkarcılıktır.
doğruyu söylemenin baskılanması bence bizim gibi toplumlarda daha çok, iletişim kurmayı bilmemekten kaynaklanmaktadır. ne olur içten ve samimi olmak gibi pembe pencereye sokmayın durumu. doğru ve uygun bir iletişim yöntemiyle kişiye ve duruma uygun sözcükler ve ifadeler her zaman mevcuttur. kanımca açık sözlülük, açık sözlüyüm demek tamamen içinde bulunulan iletişim kurmayı bilmemezliğe giydirilen bir kılıftan ibaret. benim gözümde kişi ben açık sözlüyüm diyorsa, aynı zamanda özür dilerim ben etkili iletişim kurmayı bilmiyorum diyordur.
neyse çok dallanan budaklanan bir konu oldu. bence doğrunun baskılandığı bir topluluk, konuşma ve iletme becerisini etkili ve uygun şekilde kullanamayan insanları oluşturur. maalesef ki katılıyorum. evet çöküştür.
Size Öyle Geliyorsa Öyledir, Luigi Pirandello'nun yazdığı oyundur.
Gizemli kâtip Bay Ponza, eşi ve eşinin annesiyle birlikte yeni taşındıkları küçük yerleşim merkezinde, yaşama biçimleriyle yerli halkın dikkatini çekerler. Durağan seyreden yaşamlarına bir farklılık getiren bu aileye kuşkuyla yaklaşan kasaba halkı; çözemedikleri aile ilişkilerine farklı, anlaşılması güç yorumlar getirirler.
izleyici, damat-kayınvalide-genç kadın üçgeni arasındaki sır dolu ilişkilerin, bu yorumlarla nasıl değişeceğini oyun boyunca sorgular.
(Alıntıdır)
Gizemli kâtip Bay Ponza, eşi ve eşinin annesiyle birlikte yeni taşındıkları küçük yerleşim merkezinde, yaşama biçimleriyle yerli halkın dikkatini çekerler. Durağan seyreden yaşamlarına bir farklılık getiren bu aileye kuşkuyla yaklaşan kasaba halkı; çözemedikleri aile ilişkilerine farklı, anlaşılması güç yorumlar getirirler.
izleyici, damat-kayınvalide-genç kadın üçgeni arasındaki sır dolu ilişkilerin, bu yorumlarla nasıl değişeceğini oyun boyunca sorgular.
(Alıntıdır)
Ağzıyla değil, karniyla konuşan toplumlar da görülen, sahtekarlık hastalığıdır.
ikiyüzlülüğü kendine huy edinmiş bir toplumda sadece ikiyüzlü olmayanların zoruna gider.
Abdullah (b. Mes"ûd) tarafından nakledildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Doğruluktan ayrılmayın. Çünkü doğruluk (insanı) iyiliğe, iyilik de cennete götürür. Kişi devamlı doğru söyler ve doğruluktan ayrılmazsa Allah katında "doğru/sıddîk" olarak tescillenir. Yalandan sakının! Çünkü yalan (insanı) kötülüğe, kötülük de cehenneme götürür. Kişi devamlı yalan söyler, yalan peşinde koşarsa Allah katında "yalancı/kezzâb" olarak tescillenir.”
(M6639 Müslim, Birr, 105)
(M6639 Müslim, Birr, 105)
güncel Önemli Başlıklar