bugün

şimdi geçen stv yi izliyordum.orada islamcının biri çıkmış islamyetin endonezya da yayılma sürecini anlatıyor.güya müslüman tacirler oraya gitmişler ve oradaki halka iyi davranmışlar.örnek veriyor ilahiyatçı kardeşimiz,mesela diyorki yaşlı bir endonezyalı kadın bir torba dolusu unu sırtına dayamış yürüyor,bunu gören bizim müslüman aman teyze sen bu yükü nasıl taşırsın ver ben taşıyayım diyor.kadında aman evladım olur mu öyle,bu benim yüküm felan derken bizim müslüman tacir sırtlıyor yükü kadının kapısına kadar getirip bırakıyor.sonra bizim yaşlı kadın aman allahım (bu tabir stv deki adama ait) bunu neden yaptın diyor.bizimki hemen sırıtıyor.teyzeciğim biz din böyle emreder diyor.kadın da yaaa demek böyle bir dininiz varmış deyip kelimei şehadet getiriyor.
şimdi gelelim bu kıssadan hisenin mantık hantasına ne yani islamiyete kardeşlik var da hristiyanlıkta yokmu,bir yahudi ya da bir budist git zina yap,hırsızlık yap der mi,aç olanı tekmele kimseye yardım etme der mi.peki şu halde islamiyet neden diğer dinlerden üstün olsun.manevi anlamda kardeşlik hukuku v.s. anlamında islamiyetin tek bir üstünlüğü yok.ve zaten hiç bir din diğerinden üstün değil biri tanrı üç tanedir diyor biri iki tane diyor biride aslında tanrımız nirvana diyor.yani tamamen teknik anlaşmazlıklar söz konusu diyeyim.
olmayan sorunsaldır. din kavramı kişinin vicdanıyla alakalı olduğu için bireyseldir (toplu yapılan ayin ve ibadetler de bireysel istek doğrultusunda yapılır). hiçbir dini inanç diğerinden alt ya da üst kademede olamaz. kimse inandığı din yüzünden aşağılanamaz ya da yüceltilemez.
islam; tek ve gerçek din olduğu için (bkz: dinlerin birbirine üstünlüğü sorunsallı) başlığının cevabıdır.
din osuruk gibidir, herkesin kendi dini kendi osuruğu gibi güzel gelir diğerlerinin osuruğu yani diğerlerinin dini kötü gelir.

bu bir hakaret değil ünlü bir filozofun sözü.
Allah katında din, ancak islâm dinidir. (Ali imran süresi, 19)