din uğruna yapılmış savaşlar

(bkz: islam hoşgörü dinidir)*

(bkz: benim hayali arkadaşım seninkini döver)

islam dini için; bedir, uhud, hendek'tir...

bak sana aklıma gelen bi dinden bahsediyim hayali karakter arkadaşım... islamiyet... aa ne tesadüf dimi %99 filan akla hemen bişeyler getiriyor. (bkz: osmanlı) (bkz: hz ömer) (bkz: ilk çatal) (bkz: ilk diş fırçası)
(bkz: hangi gerilik)

ya bi yürüyün gidin...

(bkz: haçlı seferleri)

din uğruna yapılanlarlardan daha çok aynı dine inanlar arasında yapılan savaşlar en kanlı olanlarıdır.

aslında tüm savaşlar din uğruna yapılmıştır.dini kullanmadan nasıl götürebilirsin binlerce, onbinlerce insanı ölüme ?

islam için yapılanlar cihad ve gazve olmak üzere ikiye ayrılır.

din kisvesi adı altında yapılan ticari savaşlardan ibarettir.

neticesinde komünizmin çarpık ideolojisi doğrultusunda ölen milyonlar kadar zaiyat olmamıştır.

(bkz: #6294260)

neticesinde komünizmin çarpık ideolojisi doğrultusunda ölen milyonlar kadar zaiyat olmadığı için, bunlar savaştan sayılmaz. ölümden sayılmaz. ölen insanlar komunizmin rakamını geçemediğimiz sürece önemli değiller.

bunu düşünen bireye artık hangisine inanıyorsa allah/buddha/god/elohim/zeus belasını versin.

genellikle, misyonerlik faaliyetleri ve konkistator fatihlerin icraatleriyle paralel götürülür. hem dini, hem ticari yani.

bartelemeo dias'ın bile ümit burnuna varır varmaz, oraya bir haç diktiği bilinir. bunun amacı; "buralar bizim toprağımız artık ayık olun" olmakla beraber, "hem misyonerlik hem de sömürgecilik faaliyetleri"nin beraber yürütüldüğünü de sembolize etmiştir.

genellikle din için yapılan savaşlarda tepki alan zümre hıristiyanlıktır ki şahsıma adına da, islamiyete gelene değin bilhassa katolik hıristiyanların şok daha fazla eleştirilecek noktası vardır. şu meşhur kastilya kralı ii. philip o yenilmez armadayı ne için kurmuştu dersiniz? pek tabii, reform süresince kana bulanan hollandayı elinde bulunduran protestan dinsiz ingiltereye karşı savaşmak için. ha, sonunda eline vermişlerdi o ayrı tabii.

lakin dikkatimi çeken bir nokta, bu tip eleştiri sohbetlerinde müslüman kardeşlerimizde hasıl olan aşağılık kompleksidir. "din uğruna sa...." der demez, "yok abi müslümanlar yapmadı öyle" bir şey deyip sıyrılmaya çalışıyorlar. efendim, kimsenin müslümanlığı eleştirdiği yok. yazıldığı gibi, katolikler dururken kimse o kötü şöhreti çalamaz, merak etmeyin. misal, arnavutluktan osmanlının aldığı vergi 13 milyon altın dolayındayken, 16 milyon altın gideri vardır. bunu bir ingiliz veya fransız yapmaz işte.
bir kere ciddi bir donanma gücüne asırlarca ulaşamamış osmanlının deniz aşırı seferleri pek yoktur. sömürgecilik veya misyonerlik faaliyetinin olduğunu söylemek güç. öte yandan katolikler, bol kaynak ve gemicilik hünerleriyle, dias ve gama'yı hint diyarına; kolomb, bilbao, cortes gibi adamları batıya, amerikaya yollamışlardır. belki, özellikle iskan politikası sonrası ve sultan süleyman devrindeki kara fetihlerinin artması üzerine varılan coğrafyalarda islam hamiliğinin olması söz konusu edilebilir ama yine zayıf kalır bu.

haçlı seferleri bile kudüs ve çevresi için planlandı sanılır lakin bunla beraber, kudüs dolaylarındaki sapkın hıristiyan tarikatlar ve doğu kilisenin nüfuzunu kırmak amaçlıdır da. barbarossa göksu da boğulduktan sonra bunun ilahi bir işaret olduğunu varsayıp almanyaya dönen çok cermen olmuştur.
bir ara hırsızlılarıyla ünlü venediklilerin aziz markonun incilinin sahifelerini çalarak venediğe kazandırdıkları, sonrasında aynı adla kurulan cumhuriyeti bir savaşa sürükledikleri bile bilinir.

her bir şeyleri ilahi bir temele dayanıyor yani. museviliğe girmiyorum bile. ahdi atikte bile palestinlilerle toprak için kapışırlar.

demem o ki, bu tip konularda müslüman dostlarımız sakin olsunlar. politika ve tarih bilen her genç, katolikliğin çok kötü bir kariyeri olduğunu, sicilinin temiz olmadığını bilir enine boyuna. müslümanlara gelene kadar bunları eleştirir.