bugün

zamanında benim de kapıldığım bir görüştü bu. dinlerin insanlık için zararlı olduğunu düşünüyordum. dindar insanların yanlış davranışlarının dinler yüzünden olduğunu düşünüyordum. fakat sonra insan denen varlığın ne kadar karmaşık bir düşünce biçimi olduğunu anladım. din insanların davranışlarında çok büyük bir değişken değil. örneğin çok katı bir aile düzeninde yetişmiş bir insan, sadece dini olarak değil hayatın her yönünde katı görüşlere sahip oluyor. ama hoşgörülü bir aile içinde yetişmiş bir insan her konuda hoşgörülü oluyor.

dinleri yok ettiğiniz zaman bütün bu sorunlar bir anda çözülmeyecek, tersine yeni sorunlar ortaya çıkacak. örneğin sovyetler, çin dinleri ortadan kaldırmaya çalıştı sert politikalar ile ama dinlerin ortaya çıkardığı düşünülen sorunlar aynen yerinde kaldı, iki ülkede de çok büyük değişimler olmadı. dini yönden hoşgörüsüz insan politik olarak ya da felsefi olarak hoşgörüsüz oldu. başka insanların hayatını din ile kısıtlamaya çalışan, başka görüşler ile kısıtlamaya çalıştı. türkiye'de kemalizmin bazı kişiler tarafından yorumlanışı da buna en güzel örnektir.

dinler sorunun kaynağı değil sorunlar ile birlikte çalışan bir olgudur. bu yanlışları her tür ideoloji ve görüş gibi kendisi ile birlikte devam ettirebilen olgulardır. o yüzden din karşıtlığı gereksiz bir stratejidir. insanlar mantıklı görürse inanırlar, mantıksız görürlerse inanmazlar. inanan insanda, inanmamaya başladıktan sonra mucizevi değişimler olmayacaktır.
dinlerin asıl amacını tam olarak anlamayan ya da dinde aşırıya kaçan kişilerin*, içine düştükleri karşıtlılık durumu.
insanların düştüğü boşluklardan faydalanmak için çıkarılan kuramlardır. insanın düştüğü boşluktan faydalanarak insanları kullanmanın en güzel yöntemidir