bugün

bir gün dinin, bilimin kismen de siyasetin ayni amaca yönelik, hedefinden sasmis veya saptirilmis olgular oldugunu herkes anlayacak, o gün de bunlarin bugünkü islevinde, yerlerinde bir baska benzer bir sey olacak.
Acaba, bu hep böyle mi sürecek?

Siyaset dindir, din siyasettir, din bilimdir, bilim din(i)dir, din ve bilim siyasettir. Hepsi kötüdür.(cünkü sen kötüsün)
Eger K.Marks'i dogru anlayabilmissem, yaklasik bir bucuk asir önce degil de bugün yasasaydi "religion is the opium of the people" yani 'din toplumun afyonudur' cümlesi yerine; "din, siyaset ve bilim toplumun afyonudur" derdi.

Baselde profosör olmayi tanri olmaya yeğ tutan Nietzsche'yi istedigi bu secenekten ali koyan neydi?
Kendi söylemiyle evrenin olusumunu yarida birakma bencilligini kendinde görememesi, sonucunda bilimin ve dinin dogmatik evren tasfirlerinden ve dogmalarin bütününün kiskacindan kurtulmak icin sectigi nihilist düsünce sistemi; ergenekon efsanesindeki daglari eriten türklerin saf bir iradeyle olusturulmus yolun dogru yol oldugunu düsünmeleri gibi. Tanri öldü! Onu siz öldürdünüz, insanlarda ölüyor onlari da siz öldürüyorsunuz.

Bugün bilimim insanliga hizmet ettigini düsünmek, bilimin dolayli olarak sirtlarindan gecindigi, afrikadaki insanlari insandan saymamaktir.

Dinin ahlak düzenleyici ve yol gösterici oldugunu düsünmek; mistik bagliligi ve ayni zamanda suc ve kaos ortaminin en fazla oldugu ortadoguyu gözardi etmektir.

Siyasetin, cözüm ürettigini ve bir halk için ideal düzeni sagladigini düsünmek, spesifik olarak söylüyorum, Türkiye'yi görememektir.

Senin sen oldugunu, benim de ben oldugumu düsünmekse aptalliktir.
(bkz: din fıkıh siyaset muştur)
götten sallama bir söz...
http://en.wikipedia.org/wiki/Science
http://en.wikipedia.org/wiki/Positivism
güncel Önemli Başlıklar