bugün

diş çektirmekten daha acılı olmayan eylem.

edit: bu başlıklar niye hep başıma kalıyor la?
çürük yüzünden dişteki hasarlı bölgeyi temizletip garip maddelerle o boşluğu doldurmak demektir. ilk kez yaptırdığım durumdur. bunu iğne vurmadan yaptırınca daha da kötü olduğunu anladım. benden söylemesi.
bir kanal tedavisi değildir.
küçükken aylık kontrolde olduğumu sandığım bir an da bana çaktırılmadan yapılan işlemdir.
çürük kısmın oyulmasından sonra içinde civa olan bi maddeyle oyulan kısmın doldurulması. dişin çekilmesinden çok acı verir. genelde iğneyle yapılır. yapıldıktan 2 saat kadar bir şey yenilmez, içilmez. belki de diş sektöründe en çok yapılan tedavi yöntemidir. eğer vücutta kasılma varsa daha çok acı çektirir. o yüzden dolgu yapılırken rahat olunuz.
bir diş köprüsü yaptırmak değildir.
berbat bir şey. daha sonrasında o dişin ipe sapa gelmeden çürümeye devam edeceğini bile bile zaman kaybı. daha sonrasında kanal tedavisi, kaplama ve en sonunda çekilmeye kadar giden bir yolun başlangıcı. salı günü son aşamaya gelip dişimi mezun edeceğim artık.
bazı cemaatlerce dinden çıkma sebebidir.

(bkz: mahmut hocacılar)
Hastalar için ağzının içinde resmen bir şantiye kurulmasıdır. Fakat bu biz diş hekimleri için dişe dolgu yapmanın, dişe dolgu yaptırmaktan daha zor olduğu gerçeğini değiştirmez. Tabi hekim işini özenmeden yapmak isterse 5 dk da da iç zahmet çekilmeden yapılabilir. (bkz: dişe dolgu yapmak)
bugun yaptırdığımdır.
çok acı verir. hele o dişin içini oyma kısmı canınızdan can alır.
"bu yaşıma kadar dişçiye gitmedim" dediğim bir günün ardından dişimde bir ağrı başladı. ve çürük olduğunu görünce diş doktoruna gittim mecburen.
doktor baktı, dolgu yapalım dedi. ben de daha önce hiç dolgu yaptırmadım ya kolay bir şey sanıyorum. hemen kabul ettim, ertesi gün rahatça geçtim koltuğa oturdum.

neyse ki doktor uyuşturdu, uyuşturmadan yapanlar da varmış. iyice uyuştuktan sonra başladı dişin içini oymaya. *
o aletin sesini duydukça bir garip oluyorum hala. öyle sinir eden bir sesi var ki. işkence aleti olarak kullanılabilir. doktor dolgu işlemlerini yaparken boğuluyordum az kalsın. burnumdan nefes almaya çalışıyorum, olmuyor. ağzımdan alınca da ağzımda biriken su boğazıma kaçtı. doktor da şaşırdı. hiç benim gibi hastası olmamıştır herhalde. napalım tecrübesizlik böyle bir şey işte.

eve geldim. ağzımdaki uyuşma akşama kadar geçmedi. 1-2 gün sonra tamamen geçti. sağlık gibisi yok gerçekten.

meğerse dişe dolgu yaptırmak dünyanın en zor olaylarından biriymiş. Allah o koltuktan hepimizi korusun.
dişe dolgu yapmak kadar zor değildir. gerekli dişi bölgesel olarak uyuşturursun tamam hastanın ondan sonraki en büyük derdi ağzını açık tutmak olur ama esas iş yapan için başlar çürüğü dikkatli bir şekilde temizle pulpaya yaklaştın mı derdi var çevre dokuları(dil, dudak, yanak) ekarte etme derdi var, kaviteyi kuru tutma derdi var, uygun malzemeyi incelikle yerleştireceksin, diş şekli vereceksin, yükseklik varsa alacaksın...velhasıl yapmak daha büyük derttir.
zirkonyum diye bir madde varmış, ağız ve diş yapısına en uygun olduğu söyleniyor. ama kim bilir kaç paradır da kara kara dolgulara kalır garibim insan.
1 ocak itibariyle paralı olacak eylem.
korkutucudur. küçüklüğümden beri sürekli dişçiye gitmiş, hiç korkmamış bir insanım. kanal tedavisi, tel takılması, çıkarılması.... yıllarca onlarca defa dişçiye gittim ve toplamda on iki dişim çekildi. dişçiden korkmaya üniversitede başladım. kendisine dişçi denmesi uygun görülmüş adamın biri dişime iki dakikada kanal tedavisi uyguladı ve ardından günlerce ağrı, antibiyotik sonunda uğruna o kadar acı çektiğim dişi daha çok acı çekerek çektirmek zorunda kaldım. şimdi de azı dişime dolgu yaptırmam gerekiyor ve maddi imkansızlıklardan ötürü özel hastanede yaptıramayacağım. uykularım kaçıyor sözlük iki gündür uyuyamıyorum daha on gün var dolguya.
20 senelik dolgum aklıma geldi de, adam ne saglam yapmıs be helal olsun.
uzun süreli geçici çözüm.
Bir kanal tedavisi değildir.
basit bir işlemdir. bir kanal tedavisi değildir.
Dişe yapılan tedavilerden en az acı verenidir.

Bundan 1.5 yıl önce 14 yıllık aile doktorumuz olacak diş doktoruna gittim. "Dişin feriştahını öpmüşsün" dedi herif bana açık açık.
"Hoppp hayırdır ne bu sam..." cümlemi bitiremeden soktu ağzıma o aynalı şeyi. Bir yandanda çengel gibi bir şeyle dişimi kanırtıyor bildiğiniz " Acıyor mu?" demez mi birde üstüne ! Uğraştı bu baya tespit etti dişleri 2 diş gitmiş dedi.
En sevdiğim dişlerim haline geldi bir anda o iki gereksiz arkadaki dişler. Lan bir saniye ben günde minimum 2 kere fırçalıyorum o dişleri... Sonra bir anda hesap yapmaya başladım.

Pek nadirdir kaçırdığım genelde hep 3 kere fırçalarım

Her seferinde 3 dakikadan günde 9 dakika
Her ay düzenli değiştirilen diş fırçası 15 TL
Ehh ayda listerin diş macunu filan derken 50 TLde oraya gidiyor...

Ayda 270 dakika, 65 TL... tam gereksiz yere harcadığım para ve zaman ile yapabileceklerimi hesaplarken " Aç ağzını, yum gözünü" dedi herif. Yanımda gelen kız arkadaşım olmasa ben o herife yapacağımı biliyordumda neyse... Uyuşturucu bir iğne yaptı ve biraz bekleyelim dedi. 5 Dakika geçti hafiften bir dudağım uyuştu ama ilk deneyimim olduğu için ne olması gerektiğini bilmiyorum tamam oldu herhalde uyuştu dedim! Demez olaydım!! ağzıma şimdi bile benzeri bir şey duyduğumda içimin titrediği bir ses çıkaran alet soktu. ilk deneyimim olduğu için ne yapıyor dişime anlamadım fakat 1.97 - 135 kilo bir insanın bağırması olmaz diyerek gurur yaptım. Onun yerlerine vücudumun heryerinden ter atmaya karar verdim. 6-7 dakika geçti uğraşıyor o herif öyle fakat bana 6-7 yy. gibi geldi o tabii. En son dayanamadım elini tuttum sevgili aile doktorcuğumun " Uyuşmamış bu tekrar yapsanız ya şu iğneden" dedim. Herif demez mi " Yok zaten baştan başlayacağız olmuyor dolgu yapacaktım fakat kanal tedavisi yapmak zorundayım. öyle bir söyledi ki bunu herif dolgu yaparken böyle acı çektiysem kanal tedavisi... Dedim ki ; " Benim yarına yetiştirmem gereken işlerim var. yarın ben tekrar geleyim" sonraki gün kızı ikna ettim tek başıma gittim. bu sefer o iğneden 2 tane yaptırdım peşin peşin. meğersem benim bünyeye az gelmiş o uyuşturucu miktarı. ağzımın boş kaldığı zamanlarda söylene söylene yaptırdım bitti. o iğnelerden bir tane de yolluk aldım.

Hikayenin anafikri şu; " Ne yaparsanız yapın, o dişler çürüyecek ve o beyaz koltuğa oturacaksınız! "
bana da dedi dişçi,yaptırmadım bakalım nereye kadar.
O kazınan dişin kokusu... Ağzına gelen tozu...
Kısa ölüm resmen.
ıkı kanal tedavısı olacak dısım var gunde uc kez fırcalıyorum ve agız bakım suyumuda kullanırım yınede curumus meretler sımdılık gotum yemedı yaptırmaya guz yarıyılında yaptıracagım .
çok kötüdür. 1 yıldır bir diş için 3 tane dolgu yaptırdım. amalgam, düz dolgu ve sonuncusu gümüş. dişi kurtarmak için bütün dolguları denediler. gümüşte tutmazsa sonunda kaplama olacak.
Dolgunun en kalitelisi siyah renkte olanıdır. Genelde gülerken görünmeyen dişlere ( üst ve alt arka dişler ) yapılır. 10 yılı gecik dayanma süresi vardır. Bana mısın demez.
güncel Önemli Başlıklar